Mert kime denir? Hilesi olmayana; kafasında kırk tilki olmayana; a, b, c hesabı olmayana; yani hasbi olana denir.
Mert olan her şeyden önce dosta da düşmana da dürüstür, güvenilirdir; dosta dost, düşmana düşman olandır.
Hinlik, hainlik ve kurnazlık namertin en görünür vasfıdır; arkadan iş çevirir, dolandırır; onlarca maskesi ve her bir maskenin altında ayrı bir yüz vardır…
Mert olan Amr/Ebu Cehil’dir mesela Hz. Muhammed’e ve inananlarına açıkça düşmanlığını ilan etmişti: Sizi Mekke’de yaşatmam, demişti de elinden gelen her şeyi yapmıştı. Erkekçe çıkıp Bedir’de savaşmış düşmanlığına canını bedel olarak ortaya koymuştu da oğullarıyla birlikte öldürülmüştü; namert olanın örneği ise Ebu Süfyandır: Şerefim, develerim sırtında, deyip sıvışıvermişti.
Mertlik adamlık vasfıdır; din, ideoloji, mezhep, ırk tanımaz. Kral Rişart, Selahaddin’e göre mert bir düşmandır; Selahaddin de ona göre mert bir düşmandır.
Tarih bunların örnekleriyle doludur, mevzumuz ise Avrupalı beyaz adam’ın namertliğidir.
Avrupalı Beyaz Adam -istisnaları olsa - hiçbir zaman mert olmadı. Hem yalan söyledi hem de de iftara attı. Yalan ve iftiradan daha şedidi; başkalarından çaldıklarını etiketleyip fahiş fiyatlarla ve türlü dalaverelerle sahiplerine satıverdi.
Mesela: Saol Paul’a Yahya Jean; İsa Nebiye Jessus; İbn Sina’ya Avicenna; İbn Rüşd’e Averreos isimlerini vererek önce Müslümanlara sonra da bütün dünyaya sattılar.
Yaklaşık iki yüzyıldır Müslüman ilim adamlarının ve özellikle de üniversite gençliği ile akademiyanın histerik bir şekilde okuduğu, etkilendiği Avrupalı Beryaz Adamlarından düşünürler- nedense bizimkiler bunlara filozof diyorlar- Kur’anın tam ifadesiyle mükezzip ve müfteri bir duruş sergilediler. Son zamanlarda top yekün bir saldırı ile “İslami fobia” adı altında İslamı terör, Müslümanları da Terörist ilan ettiler.
Birkaç örnek verelim:
Yuhanna Ed Dımeşki/ 720/ Muhammed sahte peygamberdir. İslam Hıristiyanlığın sapkın bir mezhebidir. İslam Deccalin habercisidir…
Hıristiyan dünyasının Gazalisi olarak kabul edilen Thomas Aquinas: Muhammed eski ve yeni ahitteki/tevrat ve incil/ ifadeleri almış ve kendisine mal etmiş bir sahtekârdır. Ona göre İslam sadece aptalların inandığı şiddet ve şehveten ibaret bir öğretidir.
Ragor Bacon/ ö.1294/: Muhammed sahte peygamber ve Deccaldir. Ona göre Farabi, İbn Sina gibi hükemadan alimler İslam gibi sapık ve irrasyonel bir dine mensup olması mümkün değil…
Paskal/ ö. 1662/: Muhammed ototritesi olmayan sıradan ve komik biriydi. Hz. Muhammed’in sahte peygamber ve şehvetperest bir olduğu iddiasını sürdürür.
Martin luther/ ö. 1546/ Son nefesimi verene kadarTürkler’e ve Türklerin tanrısına karşı savaşacağım. Ona göre İslam, Deccalin hizmetinde bir şiddet hareketidir…
William Muir/ ö. 1905/ : Muhammed Psikopattır…
Leibniz/ö. 1716/: Türkler/Müslümanlar akıldışı davranışlar sergileyen Asyalılardır. Ona göre Türklerin savaşlarda gösterdiği gözü peklik ve şehitlik isteği akılsızlıktan da öte uyuşturucu bağımlılığının payı vardır…
Voltair/ö. 1778/: Koşun peşinden şu Müslümanların/ kaldırın aradan engeli/ Yerle bir edin şu küstah sünnetlileri/ mücadele tutkusuydu dolu/ Alın ayaklar altına başörtüleri/ Bitirin artık şu yaşamı/ Osmanlıların sarayındaki.
Kant/ ö. 1804/: Ona İslam Peygamberinin tavrı kibir, cenneti ise şehvet üzerine bina olunmuştur. Hz. Muhammed inancını mucizelere değil, kılıç zaferlerine borçludur…
Hegel/ ö. 1831/: Doğu ışık dışı, batıda ise içi aydınlatır. Doğulular, İnsanın, insan olduğu için özgür olduğunu bilemezler. Bu nedenle doğuya özgü şeyler felsefeden atılmalıdır. Ona göre İslam ile kılıç ve savaş özdeştir. Muhammedanizmin en temel özelliği hızlı ve korkunç fetihçilik ve yayılmacılıktır. Bu coşkunun sonuç cümlesi Hegele göre: Fanatizmdir.
Marks ve Engels: Doğunun barbarları Osmanlılar yani Türklerdir. Engels hızını almayarak: Türkler ortadan kaldırılmalıdır, der.
Niezsche: Kutsal yalan Konfüçyüs’e, Mani yasasına, Muhammed ve Hıristiyan kilisesine dayanır. Muhammedin yasası egemen sınıfların kötürüm bir ürünüdür…
Papa Benediktus: Muhammedin tebliğ ettiği inanç kılıç zoruyla yayılmasını emreder. Ona göre Avrupa bir coğrafya değil, ortak inanç üzerine kurulu bir ideadır. Bu yüzden de Türkiye gibi halkı Müslüman bir memleketin avrupa birliğine girmesi mümkün olmamalı der…
Bunlar Avrupalı Beyaz adamın zihniyet ve niyetini gösteren aceberg’in su üstündeki görünen kısmı suyun altında kalanı varın siz düşünün! Avrupalı beyaz adam insanlığa vereceği hiç bir değer yoktur velhasıl, bilmekte fayda vardır...