Serdar ÇALIŞ

Tarih: 01.10.2019 18:21

SERZENİŞ

Facebook Twitter Linked-in

Herkes oportünist herkes her şey…

Kimse kendi işiyle meşgul değil.

Her konuda bilen ve her şeyden anlayanız.

Asılla uğraşılmadığı için herkes paramparça olmuş.

Devletiz ,vatandaşız amma işimizin ehli değiliz.

Avrupa’da tanımlanmış otuz bin civarı meslek grubu var iken bizde beş bin civarı olarak istatistiklere yansımaktadır.

Pratisyen doktordan her hastalıktan anlaması ve bunlara yönelik çözüm beklentimiz olması gibi herkesten ve her meslek grubundan beklentimiz bu yönde….

Hal böyle olunca da doyumsuz yetinmeyi bilmeyen kendi mesleği dışında her şey olmaya çalışan patolojik vakalar karşımıza çıkmaktadır.

Çözüm….

Muamma…

Neden?

Cevap yok.

Şikâyetlerimizi sıralamaya başlarsak İstanbul’dan Adıyaman’a yol olur.

Sen ne yapıyorsun deyince bir ‘susmuşluk hali’…

Ben buna çözümsüzlük içerisinde çözüm bulmaya çalışanlar için kullanıyorum.

Sen önce kendin ol…

Gerisi ip yumağı gibi kendiliğinden oluşur.

Devlet dairelerinin ağır aksak ilerlediğinden şikayetçi olan memur kendi söküğünü göremez.

Ya çok hipermetrop ya da …

Her kes başkan herkes vekil devlet kurup devlet yıkıyoruz.

Okey masalarında…

İş yok.

Peki var olan işlerde çalışan yok.

Çok tezat bir durum…

Herkesin vekil memur masa başı iş talebi olduğu bir gariplik diyarındayız.

Konjonkturel davranışlarımızın tavan yaptığı, liderlere tapınıldığı ta ki iktidar kaybı yaşanılana kadar….

Kralını tanımadığımız kucak dolusu kralla yaşadığımız tuhaf bir denklem.

Bira felsefe biraz matematik biraz da ilahiyat olunca uçmaya başlarız artık.

Kralda biziz liderde…

Toplumsal olarak psikiyatriye muhtacız her davranışımız bir kitap olacak kadar.

Sızlanma sızlanma sızlanma….

En büyük tepkisel davranışımız bu olmuş.

Körler ülkesinde tek gözlüyü kral yapmak gibi.

Önce davranışı sergiliyoruz sonra düşünüyoruz. Mantıksal usa vuruyoruz.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —