Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz


Fedakar KIZMAZ


Gazze’den yana olmanın samimiyeti ya da “Eylemler neyi çözer?” mantığı...

Fedâkar Kızmaz'ın " yeni" yazısı...


"Meydanlarda toplanmakla, yollarda yürümekle, slogan atmakla hiçbir şeyi değiştiremezsiniz, boş işler bunlar!" diyen abileriniz var. İlave ediyorlar:

"İslami Sivil Toplum Kuruluşları Hükümetin emrine girmiş; artık 'adanmış'lar değil 'atanmış'lar konuşuyor mikrofonlara!" 

Haklılar mı, bence eksik bile söylüyorlar.

Neredeyse bütün STK(!)'ların (elbette istisnalar var) başkanlıklarının Bilal Erdoğan"ın tek koltuğunun altına sığdırıldığı bir realite var ne yazık ki. STK değil, KTK (Kamusal Toplum Kuruluşu) olmuş neredeyse her biri; ya Vakıflar'ın ihya edilen bir külliyesinde formalite kiralarla çay kahve muhabbetindeler, ya kulaklarını Ankara frekansına ayarlamış, "Cumhurbaşkanımızın Talimatı"nı bekliyorlar koca koca "Hoca"larımız!!!

Gözler ise; Gençlik ve Spor Bakanlığı'ndan, "Bizim" Belediyelerden, Milli Eğitimden, Diyanet'ten gelecek fonlar ve açılacak çalışma alanlarında... 

Ama... 

Bireysel olarak mitinglere katılan insanlar, çoluğuyla çocuğuyla DAVET'e icabet etmekle kendileri kazanmış oluyorlar. 

Dedesinin omuzunda, annesinin kucağında "Ya Allah Bismillah" sloganı atan/duyan bebeklerin hafızalarına kazınan o kadar çok hatıra var ki o meydanlarda; kalbe, zihne, vicdana ekilen o direniş, adalet, merhamet, aidiyet tohumları hangi yaşta filizlenecek kim bilir?!

"Kahrolsun!"larla kimse kahrolmayacak, "Mehmetçik Gazze'ye!" gidebilir mi, "Gemicik"ler 'Boykotu Deliyor' mu biz faniler bilemeyiz; devlet aklının bileceği sorular bunlar.

Uluslararası konjonktür ve güç dengelerine ilaveten, Liderlik reflekslerinin de etkileri göz ardı edilemez alınacak kararlarda...

Ancak, tek tek hepimiz aynı zamanda kendi imtihanımızı veriyoruz ve kayda geçiyor her ân'ımız.

Bizim o yürüyüşlerde attığımız adımlar ve sloganlar Gazze"yi kurtaramaz belki, ama kendimizin, oralara götürebildiğimiz eşimiz, dostumuz, 'kanka'mız/'canka'mız, çocuklarımız ve torunlarımızın kurtuluşu için bir aşı, bir maya olabilir.

Bir de; ölüm sırasının her an kendine gelebileceğini bilerek nefes alan Gazzeliler;  insanlığın ölmediğini görürler/duyarlar da, kendileri için çırpınan yürekler sayesinde heyecanlanır ve direniş ruhu yeniden canlanır...

“Müslüman olmalarını bir lütufta bulunmuş gibi sana hatırlatıyorlar. De ki: “Müslüman olmanızı bir lütuf gibi bana hatırlatıp durmayın. Tam tersine eğer doğru kimselerseniz sizi imana erdirmesinden dolayı Allah size lütufta bulunmuş oluyor.” (Hucurat: 17) ayetinde hatırlatıldığı gibi: 

Mitinglere katılmakla kimse ne Gazze'yi, ne Filistin'i, ne Mescid-i Aksa'yı, ne Hükümeti ne Muhalafeti desteklemiş olmuyor... 

Yaptığımız hardal tanesi büyüklüğünde bir samimiyet ve hayr varsa, kendi kurtuluşumuza vesile olur sadece... 

Gerisi; havada uçuşan Balon Köpüğü..

Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz

YAZARLAR