Tarih: 21.12.2018 15:58

YEREL YÖNETİMLERİN GENÇLİK POLİTİKALARI İLE İMTİHANI

Facebook Twitter Linked-in

15 Aralık 2018 tarihinde Akademi Beyoğlu´nda Medeniyet Derneği tarafından sivil toplum kuruluşlarının gençlik birimlerinin katılımı ile ?Yerel Yönetimler ve Gençlik Politikaları Forumu´ düzenlendi. Bu forumda gençlik STK temsilcileri tarafından dile getirilen eleştiriler bana anne ve babaların evlatlarından daha çok şey bekliyorlar ise onlara ?her istediğinizi verdik, ne istiyor iseniz yapıyoruz. O zaman siz de adam olun, bizi fazla yormayın´ nasihatlerini, sitemlerini hatırlattı. Yani yerel yönetimler gençlere diyor ki ?biz o kadar işin içerisinde sizler için de çok şey yapıyoruz ancak yine de bazı şeyleri sizlere beğendiremiyoruz, yaptığımız yatırımın karşılığını alamıyoruz.´ Buna karşılık gençlik STK temsilcileri ise yerel yöneticilere ?siz nerede ne yapılması gerektiğini bilmiyor, sivil toplum kuruluşlarına nasıl davranılması gerektiğini bilmiyorsunuz, sivil toplum kuruluşlarının alanına giren işler yapıyorsunuz, yersiz müdahalelerde bulunuyorsunuz.´ şeklinde eleştiri ve sitemlerde bulunmakta. 

Geçmişten bugüne gençlerle iletişimi devam eden biri olarak yeri geldiğinde yerel yönetimlerin gençlik politikaları konusunda çeşitli sorunların olduğunu dile getirmeye çalışıyordum. Ancak yerel yönetimlerin çok bilen bazı yetkilileri her şeyi çok iyi bildikleri ve onlar adına projeler üreten; paragöz bazı ajanslar her şeye onları ikna ettikleri için kimin ne söylediğine pek bakılmıyor. İşler böyle yapılınca başta gençler yapılan işlere pek ilgi göstermemeye başladılar. Gençler aynı zamanda imtiyazlı kişilere yakın olan isimlerin istişare yapılmadan doğrudan atanmalarından da rahatsızlıklarını ifade ettiler.
Yıllar önce eksikliği çekilen ancak bugün sayıları hayli fazla olan birçok gençlik ve kültür merkezinde, salonlarda ikramlı, hediyeli yapılan etkinliklere ilgi giderek azalmakta. Elbette bunun başka nedenleri de var. Ancak işin temelinde olması gereken samimiyet ve istişare kültürünün olmaması yapılanların bereketini alıp götürmektedir. Yeni Şafak Gazetesi yazarı Kemal Öztürk´ün ?
Özellikle belediyeler için söylüyorum, kültür etkinliği adıyla düzenledikleri konferansların bir ekonomik rant kapısı olmaya başlaması da ayrı bir tartışma konusu. Ne yazık ki, belediyeler bu tür etkinliklerini ihaleyle birilerine veriyor ve bu nedenle artık ?kültür müteahhitleri? oluştu. Devlet kurumlarının ya da belediyelerin kültür ihalelerini almak için, tıpkı inşaat işlerinde olduğu gibi, piyasayı takip eden insanlar var. Bunlar alt yapı ya da bina yapımı gibi, bu kültür etkinliklerini ?ucuza kapatmak´, sonra da kâr etmek için de ?ucuza mal etmek´ için uğraşıyor. Bu yüzden konferanslar bu alanda en kullanışlı araç olmaya başladı.´ Belirttiği gibi bu işlere artık kültür müteahhitleri karar veriyor. (11 Aralık 2018, Yeni Şafak)

Bu forumda dikkat çeken bir şey de hem belediye başkanı hem de Ak Parti ile birlikte çalışan STK temsilcilerinin de geçmişte gençlere yönelik değerli faaliyetler yapan MTTB, Akıncılar ve MGV gibi kurumların özgünlüklerine, samimiyetlerine değinmiş olmalarıdır. Elbette bu tür toplantılarda konuşulanlar gerekli yerlere ulaşacaktır. Ancak bu öz eleştirilerin yapıldığı anda Ak Partide karar verici konumda olan yetkililerin bunları birebir dinlemiş olmaları gerekir ki bu toplantılardan sağlıklı sonuçlar elde edilsin. Aksi halde belediye başkanlarının kendi ceplerinden çıkmadan israfa dönüşen harcamalarla yaptıkları birçok icraat; vatandaşları, gençleri bedavacılığa alıştıran faaliyetlerden geri dönüş alınması mümkün değildir. Dünyanın en önemli ulaşım hizmeti olan Marmaray´ı her gün kullanan kişiler buna rağmen Ak Parti´ye oy vermeyeceğini beyan ediyor ise demek ki burada mesele sadece insanlara yedirmek, içirmek, barındırmak ve lojistik destekte bulunmak değildir. 

İstanbul´da gençlikle ilgili dikkat çeken çalışmalardan dolayı foruma davet edilen Bağcılar Belediye, Beyoğlu Belediye ve Üsküdar Belediye başkanlarının STK temsilcilerinin sorularına cevap verdikleri bu toplantıyı izleyince daha iyi anladım ki Ak Parti beslendiği asıl gelenekle, mirasla olan iletişiminde bazı sorunlar yaşamaktadır. Her ne kadar Prof. Dr. Numan Kurtulmuş Ak Parti´nin bu gelenekle, bu mirasla bugünlere geldiğini ifade etse de birçok uygulama ve konuşan STK temsilcilerinin dile getirdikleri sorunlar bunu tam doğrulamıyor. Aslında Ak Parti bu eksikliği fark etti. Şimdilerde yapmaya çalıştığı şey de kırılan kalpleri tekrar kazanmak, merdiven altı olmakla suçlanan bazı kişi ve kurumların kırılan kalplerini tekrar kazanmaktır. Ancak bu hem vakit alacak hem de fedakârlık gerektirecektir.. 

Esenler Belediye Başkan Yardımcısı Hasan Taşçının yönettiği oturumda söz alan Gençlik Kuruluşları Birliği Genel Sekreteri Nurullah Mahmut Dündar´ın söylediği ?Üç K Belası olan kariyerist, konformist ve kurtarılmış olma belası gibi sorunlar yaşıyoruz. Tüm işleri herkes adına zaten Recep Tayyip Erdoğan yapıyor rahatlığı. Bize gerek kalmadı tehlikesi. Üç K Tehlikesi devam ettikçe gençlik çalışmalarından gereken verimin elde edilmesi zor olacaktır.´ şeklindeki açıklamaları konunun ciddiyetini anlatmaktadır. Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen´in ?Dile getirdiğiniz eleştiriler çok önemli. Bunları biz söyleseydik yanlış anlaşılabilirdi. Sakin bir kafa ile ortak bir çalışma yapmak için iş bölümü yapamadığımız için herkes bir kütük kapma yarışında olduğundan çalışmalardan gereken verim alınamıyor´ sözü birçok şeyi ifade etmektedir.

Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen´in de işaret ettiği üzere Ak Parti´nin yerel yönetimlerde zorlanmasının nedenlerinden biri de 15 Temmuz Hain Darbe Girişimi öncesinde yaşananlardan gereken derslerin tam alınamaması, sürecin sağlıklı yürütülememesi benzer sorunların hala devam etmesine yol açmaktadır. Şurası bir gerçektir ki bazı işler dev bütçelerle, ve çok sayıda insanın içinde yer almasına rağmen iktidar ve devlet eliyle yapılamazken bu işler milletin istemesi durumunda çok daha az imkânla kolayca yapılabilir. Yerel Yönetimler ve Gençlik Politikaları Forumunda söz alan bir STK temsilcisinin söylediği ?model alınacak insan azlığı ve model olan kişilere olan güven meselesi, STK kadrolarının sıkça değişmesi´ ciddi bir sorundur. Bu forumda yapılan eleştirilerin, birçok öz eleştirinin, getirilen önerilerin dikkate alınması gerekir. Bu veriler Cumhurbaşkanına doğru şekilde sunulmalı. Ak Parti yöneticilerinin de işin bu tarafı üzerinde kafa yorması halinde özellikle gençlere yönelik çalışmalardan verim elde edilebilir. Bu sorunların Türkiye´nin birçok yerinde aynı sorunlar olduğu kabul edilmeli. Gençlere yönelik hazırlanmış paket programların ahlaki, kültürel ve sosyal faaliyetlerden gereken verim alınamayacağı kabul edilmelidir. Hem evrensel hem de yerel şartlar, ilkeler ve ihtiyaçlar dikkate alınmalı. Geleceğimiz olan gençlere sahip çıkmak hepimizin görevidir. Bu görev hangi partiye mensup olursa olsun her vatandaşımızı ilgilendirmektedir. Temsilcilerin de belirttiği üzere şık giyimli, mahrumiyet yaşamamış kişilerin içinde yer aldığı faaliyetler sonuç alınacak türden gençlik faaliyetleri değildir. 

Programı organize eden Medeniyet Derneği Başkanı Ali Öztürk´ün açılışta söylediği ´Gençlik önemli bir kavram. Türkiye´nin yaklaşık 13 milyonluk bir genç kitlesi var. Yakın zamanda açıklanan Türkiye Gençlik Araştırması bize gösterdi ki gençlerin dünyasından habersiziz. Bu tablo bizi ümitsizliğe düşürmesin. Bu daha çok çalışılması gerektirdiğini göstermektedir. Geçmiş mirası devralmadan yolumuza devam ediyoruz. Bir medeniyet mefkuresi anlayışı ile çalışmalıyız. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve yakın ekibinin çabalarına gereken desteği göstermiyoruz. Gençlere sadece devlet eliyle ulaşmak mümkün değildir. Biz de aynı çalışmaları yapmalıyız. Yerel yönetimler ve hükümet daha çok çalışmalı.´ şeklinde özetlediği bu hususun tüm sivil toplum kuruluşları tarafından dikkate alınması gerekir. 
Yazımı programın açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Numan Kurtulmuş´un konuşmasından birkaç not ile bitirmek istiyorum: ´Ak Parti Hareketi hem yakın tarihimizde hem de İslam coğrafyasındaki İslami çabaların siyasi birikimlerin toplamında hayat bulmuş bir siyasi harekettir. Gençleri sadece resmi bir ideoloji anlayışı ile yetiştirmek yanlıştır. Gençlerin yetişmesinde yerel yönetimlerin büyük rolü olmalıdır. Gençlerin merkeze alındığı çalışmalar yapılmalı. Milletin işin içine girmesi gerekir. Fiziki mekânların içinin doldurulması gerekir. Fikri, vicdanı hür, değerlerine sahip, dünyaya meydan okuyacak gençler yetiştirilmesini istiyoruz. Daha nitelikli daha güçlü bir sessiz devrimi gerçekleştirmek istiyoruz. İman, İdeal, Ahlâk, Aksiyon sahibi olan ve iktidarın nimetleri için koşmayan, iktidarın kölesi olmayacak, medeniyet fikri olacak bir gençlik hedefliyoruz. Gençlerin siyasal katılımı zayıf. Bu eksikliği gidermek gerekir. Gençlerin siyasette yer almasını istiyoruz. Eğitimi hayatın her tarafına yansıtmak istiyoruz. Gençlerin ekonomik hayatın, üretimin içerisinde olacak, gençlerin akıl ve ruh sağlığını sağlayacak her türlü bağımlılığa son verecek çalışmalar yapmak gerekir. Bu işleri stk ve yerel yönetimlerle birlikte yapacağız.´


Mahmut Balcı

Eğitimci Yazar




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —