ÜMMET YİNE BÖLÜNMEDİ!

23 BM ülkesi, Doğu Türkistan vahşeti için Çin’e ‘insan hakları’ çağrısı yaptı. Pekin ise 54 ülkeye ‘karşı bildiri’ imzalattı. Ancak kirli oyun İslam dünyasının utancı oldu. Kınamayı görmezden gelen Müslüman ülkeler Çin’e destek verdi.

ÜMMET YİNE BÖLÜNMEDİ!

Karar.com'dan Seda ÇAKIR'ın "KONUYA DAİR HABERİ... 

Birleşmiş Milletler (BM) üyesi 23 ülkeden Çin’e, Doğu Türkistan’daki Müslüman Uygur azınlığa yönelik politikaları nedeniyle insan haklarına saygı duyma çağrısı yapıldı. Çağrıya Türkiye dahil katılan Müslüman ülke olmadı. Salı günü toplanan BM Genel Kurulu İnsan Hakları Komitesine hitaben 23 ülke adına söz alan İngiltere temsilcisi, Doğu Türkistan’daki insan hakları ihlalleri iddialarına ilişkin endişeleri dile getiren bir açıklama yaptı. İngiltere’nin BM daimi temsilcisi Karen Pierce, konuşmasında “Bölgede kitlesel gözaltılar, kültürel ve dini pratikleri kısıtlama çabaları, etnik Uygurları orantısız bir biçimde hedef alan kitlesel gözetim ve diğer insan haklar ihlallerini ve istismarları gösteren güvenilir raporlar var” ifadelerine yer verdi. 

Aralarında ABD, Kanada, Japonya ve Avustralya’nın da bulunduğu 23 ülke Çin’i ‘uluslararası ve ulusal yükümlülüklerini ve insan haklarına saygı duyma taahhütlerini yerine getirmeye’ çağırdı. Kurulda ayrıca Çin’den, uluslararası gözlemcilerin Doğu Türkistan’a erişimini sağlaması istendi. Açıklamada ayrıca, Çin’e İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet’nin Sincan Uygur Özerk Bölgesi’ni ziyaret etmesine izin vermesi çağrısında da bulunuldu. ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Kelly Craft ise toplantı sonrası İngiliz Büyükelçi Karen Pierce ve Alman Büyükelçi Christoph Heusgen ile yaptığı ortak açıklamada, Sincan’da ‘’bir milyondan fazla Uygur Türk’ünü ve diğer azınlıkları keyfi gözaltına alan Çin’i kınayarak’’ uluslararası toplumun insan hakları ihlallerine karşı çıkması gerektiğini söyledi.  

Çin’e çağrı yapan ülkelerin tamamı ise şöyle: Arnavutluk, Avustralya, Avusturya, Belçika, Kanada, Danimarka, Estonya, Finlandiya, Fransa, Almanya, İzlanda, İrlanda, Japonya, Letonya, Litvanya, Lihtenştayn, Lüksemburg, Hollanda, Yeni Zelanda, Norveç, İsveç, ABD ve İngiltere. 

Öte yandan BM İnsan Hakları Konseyine üye 22 ülke, temmuz ayında Çin’in, Sincan Uygur Özerk Bölgesi’ndeki Uygur Türkleri ve diğer azınlıklara yönelik muamelesinin eleştirildiği ve kitlesel gözaltıların durdurulması çağrısına yer verilen bir mektubu imzalamıştı.       

İngiltere’nin açıklamasından kısa bir süre sonra, Belarus 54 ülke adına Çin’in Doğu Türkistan’daki ‘terörle mücadele’ programının onaylandığını ifade eden başka bir açıklama yaptı. Belarus’un öncülüğünde hazırlanan ‘Terörle mücadele’ programını imzalayan ülkeler arasında Rusya, Mısır ve Sırbistan da yer aldı. Müslüğn ülke Mısır’ın Çin’in zülmüne karşı ses çıkarmayıp destek vermesi dikkat çekti. Çin’in BM Daimi Temsilcisi Zhang Jun ise ABD’nin de içinde bulunduğu 23 ülkenin bildirisine yönelik, bunun “Washington ile Pekin arasındaki ticari görüşmelere yardımcı olmadığı” açıklamasını yaptı. Gazetecilere konuşan Jun “Bir yandan bir ticaret anlaşması yapmaya çalıştığınızı, diğer yandan ise başkalarını suçlamak için herhangi bir meseleyi, özellikle de insan hakları meselelerini kullandığınızı hayal etmek zor” ifadelerini kullandı. BM’ye göre 1 milyon, Uluslararası Sivil Toplum Kuruluşlarına göre ise 3 milyon kadar Uygur, Çin tarafından toplama kamplarında tutuluyor. Çin makamları iddiaları reddederek buraların İslam’ın radikalleşmesine karşı kurulan ‘mesleki eğitim merkezleri’ olduğunu iddia etse de basına yansıyan görüntülerde Pekin’in eğitim merkezi dediği kamplar Nazilerin toplama kamplarına çok benziyor.