karar.com’dan Berfu Kargı’nın, “konu ile ilgili” haberi…
ABD Başkanı Donald Trump yönetimi, New York’taki Columbia Üniversitesi’ne sağlanan yaklaşık 400 milyon dolarlık federal fonu iptal etti. Beyaz Saray, kararın gerekçesi olarak üniversitenin antisemitizmle mücadelede yetersiz kaldığını öne sürdü. Ancak gerçek çok daha çarpıcı: Columbia Üniversitesi, İsrail’in Gazze’deki saldırılarını protesto eden öğrencilere yeterince sert müdahalede bulunmadığı için cezalandırıldı.
ABD, FİLİSTİN’E DESTEK VEREN GENÇLERİ HEDEF ALIYOR
7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarında 50 bine yakın sivil hayatını kaybetti, on binlercesinin ise enkaz altında olduğu tahmin ediliyor. Tüm dünyanın gözleri önünde yaşanan bu trajediye karşı, Columbia Üniversitesi’nde öğrenciler Filistin halkıyla dayanışma göstermek, ABD’nin İsrail’e verdiği koşulsuz desteği protesto etmek ve okul yönetiminin İsrail yanlısı yatırımlarını sonlandırmasını talep etmek amacıyla gösteriler düzenledi.
Nisan 2024’te başlayan “Gazze Dayanışma Kampı” adlı oturma eyleminde, Columbia öğrencileri, İsrail’in savaş suçlarına dikkat çekerek üniversitenin İsrail’le finansal ilişkilerini kesmesini talep etti. Üniversite yönetimi, Trump yönetiminin baskıları sonucu New York polisini kampüse çağırdı, çadırlar zorla kaldırıldı, çok sayıda öğrenci gözaltına alındı. Dahası, okul yönetimi öğrencilere uzaklaştırma ve disiplin cezaları verdi, bazılarını tamamen okuldan attı. Tüm bu baskılara rağmen Trump yönetimi, Columbia Üniversitesi’ni yeterince sert müdahale etmemekle suçladı.

TRUMP YÖNETİMİNDEN AKADEMİK ÖZGÜRLÜĞE DARBE
Trump yönetimi, Columbia Üniversitesi’nin öğrenci protestolarına yönelik müdahalesini yetersiz bulduğu için okulun 400 milyon dolarlık federal teşvikini kesti. Eğitim Bakanlığı, Adalet Bakanlığı ve diğer federal kurumların ortak açıklamasında, kararın “Yahudi öğrencileri korumada başarısız olan” Columbia Üniversitesi’ne bir uyarı olduğu belirtildi. Ancak uzmanlar, bu kararın akademik özgürlüğe ve öğrenci protesto hakkına doğrudan bir saldırı olduğunu vurguluyor.
Columbia yönetiminin, protestoları engellemek için elinden geleni yapmasına rağmen, Trump yönetimi ve Cumhuriyetçiler, daha fazla baskı uygulanmasını talep etti. Beyaz Saray’dan yapılan açıklamalarda, kampüslerinde İsrail’e karşı protestolara izin veren üniversitelere artık federal fon sağlanmayacağı belirtilerek, ABD’deki tüm akademik kurumlara bir gözdağı verildi.
İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNE VE AKADEMİK BAĞIMSIZLIĞA BÜYÜK TEHDİT
Bu fon kesintisi, sadece Columbia Üniversitesi’ne değil, ABD’deki tüm üniversitelere açık bir mesaj veriyor: İsrail’in Gazze’de işlediği savaş suçlarını protesto eden öğrenciler cezalandırılacak, üniversiteler de bu protestoları bastırmazsa büyük yaptırımlarla karşılaşacak.
Sivil haklar örgütleri ve akademisyenler, bu kararın ABD’de ifade özgürlüğüne büyük bir darbe olduğunu belirtiyor. Amerikan Üniversite Profesörleri Derneği (AAUP), kararı “demokrasiye ve akademik özgürlüğe aykırı” olarak nitelendirdi. New York Sivil Özgürlükler Birliği (NYCLU), Trump’ın Columbia Üniversitesi’ni fon kesintisiyle cezalandırmasının anayasal olmadığı ve ABD Anayasası’ndaki ifade özgürlüğü ilkelerine aykırı olduğu yönünde açıklamalar yaptı.

