Tarih: 10.06.2020 12:46

Rusya, Suriye’de ve Libya’da yanımızda mı?

Facebook Twitter Linked-in

Başlığa bakar bakmaz akla, Suriye ve Libya’da Rusya yanımızda görünmüyor da ABD yanımızda mı sorusu gelebilir. Böyle bir sorunun akla gelmesi de gayet doğaldır. Bu bakımdan Suriye ve Libya’da bir yandın yanımızda imiş görüntüsü verirlerken, aynı zamanda karşımızda tavır aldıklarını, bunun da ötesinde Türkiye’nin attığı adımları tökezletmek için hamleler yaptıklarını belirteyim. Zaten yazımın içeriğinde ağırlıklı olarak Rusya’nın üzerinde duracağım ama bu arada ABD’nin de özellikle Suriye’de bir Kürt devleti oluşturma planından vazgeçmemiş olduğuna vurgu yapacağım.


Bu tespitlerin ardından Rusya’nın bir yandan Türkiye ile Suriye’de özellikle İdlib çevresinde devriyeye çıkarken havadan İdlib’i vurduğu, bu saldırıda sivillerin hayatını kaybettiğini hatırlatmak istiyorum. Rusya’nın bu tutumu gazetelerde değişik başlıklar altında yer aldı. Bunlardan birisi, “İdlib’de ateşkes ihlali” başlığı ile verilirken şöyle deniyordu:


“Rus savaş uçaklarının yerleşim ve cephe hatlarına düzenlediği 20’den fazla hava saldırısı sonucunda en az 3 sivil hayatını kaybetti, 3 kişi de yaralandı.
Rusya darbeci Hafter’e destek amacıyla gönderdiği 14 savaş uçağının ardından şimdi de Suriye’deki terör gruplarını Libya’ya sevk ediyor.”


Sanıyorum sadece bu haber bile Rusya’nın Suriye ve Libya’da Türkiye’nin karşısında yer aldığını göstermeye yetecektir. Geçtiğimiz günlerde yazılı ve görsel medyada yer alan bir başka haberde de Libya’da devlete bağlı güçlerin ilerleyişi karşısında Hafter yanında yer alan bazı ülkelerin ateşkes çağrısı yapmaya başladıkları hatırlatılarak şöyle deniyordu:


“Türkiye destekli Libya ordusunun Hafter’e darbe üstüne darbe vurması ve teröristlerin dağılmaya başlaması sonrası Rusya, BAE, İtalya, Fransa ve Almanya ateşkes için baskı yapmaya başladı. Hafterci güçler, ateşkesle hem Hafter’i kurtarmak hem de gelecek için yeni plan yapmak amacında.”
Bu arada gene medyada yer alan bir başka haberde de, ABD’nin Suriye’de bir Kürt devleti kurulması için çalışmalarını sürdürdüğü belirtiliyordu. Konu ile ilgili haber, medyada “Terör örgütü PKK/YPG’ye Barzani modeli” başlığı altında yer alırken özetle şöyle deniyordu:


“Suriye’de 2011’den beri en kritik dönem başladı. Suriye Ulusal Kürt Konseyi ile terör örgütü PKK/YPG’nin çekirdeğini oluşturduğu Demokratik Suriye Güçleri arasında görüşmeler başladı.

Müzakereleri ABD, Fransa, Rusya ile Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Barzani ailesi destekliyor. Toplantılara ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Danışmanı William Robak başkanlığında bir heyet de katıldı. Bu toplantıları Fransa Dışişleri’ne bağlı bir heyet de takip etti.”

Haberlerde detaylar da vardı. Ancak, sanıyorum bu kadarı olayı tespit bakımından yeterlidir.
Bu arada gerek Libya ile ilgili açıklamalar, gerek Suriye’de yaşananlar konusunda tam bir Haçlı ittifakının yaşandığını gözler önüne seriyor. Bu bakımdan uluslararası ilişkilerde Haçlıların her zaman kolaylıkla bir Haçlı-Siyonist ittifakı oluşabiliyor ama Müslümanlar ile bir ittifak oluşamaz. Zaman zaman oluştuğu sanılan ittifaklar ise sadece Haçlıların ve Siyonistlerin çıkarlarını korumaya yöneliktir. Böyle olunca da bu tarz ilişkilerde zarar görenler daima Müslümanlar olurken, Haçlı-Siyonist planlarının yürüdüğü dikkati çeker. Zaten Suriye ve Libya konusundaki gelişmeler de bu gerçeği bir kez daha gösteriyor.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —