Tarih: 08.02.2018 08:29

ORDUYA ÇAĞRI: ŞİRKETLERİNİZİ HEMEN SATIN

Facebook Twitter Linked-in

Dünyanın en büyük 30´uncu ekonomisine sahip olan İran, şu sıralar zor zamanlar geçiriyor. Ekonomik gidişattan memnun olmayan İran halkı, protesto için ayaklandı ve sokağa çıktı. Ülkenin çeşitli şehirlerinde düzenlenen gösterileri tetikleyen sebepler yükselen enflasyon, işsizlik ve yolsuzluk oldu. Öte yandan İran ekonomisine kamu ile özel sektörün yanı sıra askeri gücünde etkisi oldukça yüksek. Ülkede bulunan Devrim Muhafızları´nın kontrol ettiği şirketler ağı da bu sektördeki önemli oyunculardan biri. Orduların ellerinde inşaat, ağır sanayi, bankacılık, sigorta, ticaret, gıda ve telekomünikasyon gibi sektörler hatta futbol kulüpleri bile var. Özellikle Tahran havalimanına inen her yolcu istese de istemese de devrim muhafızlarının müşterisi oluyor. İran başkentindeki İmam Humeyni havalimanını işleten İslam Cumhuriyeti´nin elit muhafız ordusu uçaklardan tahsil ettiği havalimanı vergisi üzerinden büyük gelir elde ediyor. İran´ın diğer hava alanlarıyla limanlarındaki dış sınırları da devrim muhafızları tarafından kontrol ediliyor. İran´a hangi malın sokulacağına onlar karar veriyor. Devrim muhafızları gümrük vergisi ödemedikleri gibi, karaborsada ne kadar mal sattıkları ve ne kazandıkları hakkında da kimseye hesap vermek zorunda değiller. İran´ın stratejik silahlarını da kontrol eden devrim muhafızları muazzam bir holding çatısı altında göz klinikleri işletiyor, motorlu araç üretiyor, otoyollar, demiryolları ve metro istasyonları inşa ediyor. Aynı zamanda petrol ve doğalgaz şirketleriyle de bağlantıları var. Madencilikte ve barajlarda da devrim muhafızlarının sözü geçiyor. İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani 2013´te Devrim Muhafızları´ndan ekonomik faaliyetlerini azaltıp özel sektöre alan açmalarını istedi. Hatta Ruhani önceki gün, orduya sahip oldukları tüm enerji ve iş varlıklarını satma talimatı verdi. Bloomberg News´in haberine göre, Ruhani dün Tahran´da bir konferansta yaptığı konuşmada, İran Silahlı Kuvvetleri´ne ait olan ve ABD yaptırımı altındaki şirketlerin ve varlıkların, İran ekonomisini ayağa kaldırmak için satılması gerektiğini söyledi. Ruhani, ?Silahlı kuvvetleri dışında hükümet yetkilileri de sahip oldukları ticari varlıklardan vazgeçmeli. Ülke ekonomisini kurtarmanın tek yolu bu? açıklamasında bulundu.

TİCARETTE ABD YAPTIRIMI

İran Araştırmaları Merkezi (İRAM) Ekonomi Koordinatörü Doç. Dr. Murat Aslan, Türkiye ve İran arasındaki dış ticaret hacminin 1980´den önce 1 milyar doların altında olduğunu ve iki ülke ticaretinin Türkiye´nin ülkeden yaptığı petrol ithalatına dayandığını söyledi. Aslan, Türkiye ve İran arasında 2002´de 1,3 milyar dolar olan dış ticaret hacminin 2010´dan itibaren 10-15 milyar dolar bandına oturduğunu bildirdi. Aslan, İran´a uygulanan Birleşmiş Milletler (BM) yaptırımlarının kalktığını ancak ABD´nin yaptırımlarını daha da sertleşerek devam etmek istediğini ifade ederek, ?İş adamları, ABD´nin İran´a tutumundan ve ABD kurumlarının yaptırımlarına maruz kalma riskinden dolayı İran ile yatırım ve ticaret yapmaya çekiniyor. Dolayısıyla siyasi irade bulunmakla birlikte iki ülke arasındaki ticaret bir türlü istenilen seviyeye gelemiyor? diye konuştu.

18-02/08/resize_t5quyg6rgb3bx14s9shuz7wedhkv0riy_980x590.jpg

BANKACILIK SİSTEMİ ÇÖZÜLEMİYOR

Türk İran Sanayicileri ve İş Adamları Derneği Başkanı Engin Alp de devrimden sonraki dönemde İran´a uygulanan ambargolardan dolayı ülkenin Türkiye ile ticaret yapmaya ağırlık verdiğine dikkati çekti. Devrimden önce İran´da üretimin daha az olduğuna işaret eden Alp, daha sonra ülkenin üretime başladığını, bu nedenle ham madde alışının da azalarak ülkenin ihracatçı duruma geldiğini söyledi. Alp, iki ülke arasındaki ticaret hacminin istenilen seviyede olmadığını belirterek, Türkiye ve İran arasında petrol ve doğal gaz ticaretinin ön planda olduğunu, ülkelerin imal ettiği ürünlerin ve özel sektörün ticarette önünün açılması gerektiğini dile getirdi. Ülkeler arası ticarette karşılaştıkları en büyük sorunun bankacılık sistemiyle ilgili olduğunun altını çizen Alp, ?Ambargolardan dolayı hala sıkıntılar var. Her iki ülkede de şubesi olacak ortak bir bankanın kurulmasını öneririm? dedi.

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —