Mustafa YENEROĞLU’ndan Dernekler Yasasına Tepki:

Bu Düzenleme, Anayasaya ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine Aykırıdır

Mustafa YENEROĞLU’ndan Dernekler Yasasına Tepki:

 

Deva Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa YENEROĞLU TBMM Genel Kurul’unda kabul edilerek yasalaşan “Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile Dernekler Kanunu’nun 23. maddesinde yapılan değişiklikle ilgili olarak Hertaraf Haber’e açıklamalarda bulundu.  

Yeneroğlu, Anayasa Mahkemesinin geçmişte bu yönde açıkça bir iptal kararı varken üyelerin koruma altına alınan ve toplanması yasaklanan kişisel verilerinin idareye bildirilmesine yönelik böyle bir düzenleme yapılmasının abesle iştigal olduğunu belirtti. Mustafa Yeneroğlu, temel haklara getirilen sınırlamaların demokratik toplumun gerekli kıldığı zorunlu bir toplumsal ihtiyaçla yapılması gerektiğini, muallak gerekçelerle, sınırlamaya yönelik meşru bir amaç konulmaksızın, zorunlu toplumsal bir ihtiyacı karşılamayan ve kişisel verileri koruyacak özel koruyucu düzenleme içermeyen bu tür düzenlemelerin, Anayasa’ya ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine aykırı olduğunun altını çizdi. Deva Partisi milletvekili Yeneroğlu, bu kanunun . Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edileceğini ümit ettiğini ifade etti.  

Mustafa YENEROĞLU’nun Hertaraf Haber Sitemize Yaptığı Açıklama :

TBMM Genel Kurul’da kabul edilerek yasalaşan “Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile Dernekler Kanunu’nun 23. maddesinde yapılan değişiklikle tüm derneklere; üyeliğe kabul edilen, üyelikten çıkarılan veya üyeliği sona eren kişilerin, ad-soyadı, doğum tarihi ve kimlik numarasını 45 gün içinde Mülki İdare Amirliği’ne bağlı Dernekler Birimine bildirme yükümlülüğü getirilmiştir. Bu değişiklikle açıkça dernek üyelerinin fişlenmesinin önü açılmış, sivil topluma önemli bir darbe vurulmuştur. Ne yazık ki, artık vatandaşlarımız fişlenme korkusuyla derneklere üye olmaktan imtina edecek, bu durum da sivil toplumun faaliyetlerini ve çok sesliliğini daha fazla zayıflatacaktır. Özellikle de muhalefetin ve toplumsal azınlıkların örgütlenme ve ifade özgürlükleri ile kişisel verilerin korunması hakları önemli ölçüde zedelenecektir. Otoriter düzen kurma çabasında zincirlerden sadece son bir halka olan bu düzenleme, 28 Şubat döneminde başkalarının arzu edip de gerçekleştiremediği adımlardan sadece birisi. O dönem toplumda daha güçlü demokratik direnç vardı. Bugün mitlerle, hikayelerle ve benzer bin bir bahaneyle demokratik bilinç yok edilmeye çalışılıyor. Her geçen gün temel hakların altı oyuluyor, toplum sindiriliyor ama maalesef geniş kesimler nasıl olsa bize dokunmaz düşüncesiyle sessiz.

Katılımcı ve çoğulcu bir demokraside, derneklere ve üyelerine bu şekilde meşru bir amaç olmaksızın müdahale edilemez. Aksine derneğe üye olunmasına saygı gösterilir ve üye olmak kolaylaştırılır. Örgütlenme özgürlüğü, toplumda var olan farklı görüşlerin kendi düşünce ve menfaatleri doğrultusunda yer bulması ve savunulması amacıyla demokratik ve sivil toplumun önemli bir parçasıdır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarında açıkça dernek üye bilgilerinin üçüncü kişi ya da kamusal makamlara bildirilebilmesini; ifade ve örgütlenme özgürlükleri ile özel hayatın korunması hakkı kapsamında değerlendirmekte ve dernek üyelerine ilişkin kişisel verilerin paylaşımını ancak; yasal düzenlemelerde müdahale için meşru bir amacın bulunması, bu meşru amacın belirli-açık olması ve sınırlamanın demokratik bir toplumda gerekli-ölçülü olması durumlarında mümkün görmektedir.

Ayrıca Anayasa Mahkemesinin geçmişte bu yönde açıkça bir iptal kararı varken üyelerin koruma altına alınan ve toplanması yasaklanan kişisel verilerinin idareye bildirilmesine yönelik bir düzenleme yapılması abesle iştigaldir. Temel haklara getirilen sınırlamalar demokratik toplumun gerekli kıldığı zorunlu bir toplumsal ihtiyaçla yapılmalıdır. Muallak gerekçelerle, sınırlamaya yönelik meşru bir amaç konulmaksızın, zorunlu toplumsal bir ihtiyacı karşılamayan ve kişisel verileri koruyacak özel koruyucu düzenleme içermeyen bu düzenleme, anayasaya ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine aykırıdır. Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edileceğini ümit ediyorum. “

Fuat TAŞCI – Hertaraf Haber/Ankara