Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz

Mehmet Uçum: Terörü sona erdirmek için mutabakat aramak, komisyon kurmak, yasama yetkisine atıf yapmak abes, işi yokuşa sürmek

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum, MHP lideri Bahçeli'nin çağrısıyla başlayıp DEM Parti heyetinin PKKlideri Öcalan'ı ziyaretiyle devam eden sürece ilişkin olarak bir yazı kaleme aldı.

Mehmet Uçum: Terörü sona erdirmek için mutabakat aramak, komisyon kurmak, yasama yetkisine atıf yapmak abes, işi yokuşa sürmek

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum, MHP lideri Bahçeli'nin çağrısıyla başlayıp DEM Parti heyetinin PKK lideri Öcalan'ı ziyaretiyle devam eden sürece ilişkin olarak kaleme aldığı yazıda; "Terörün sona ermesine yönelik Devlet İnisiyatifi çok nettir: Terör her anlamda ve her mecrada devamlı surette sonlandırılacaktır. Bunun hiçbir farklı konuyla ilişkisi yoktur. Bunun için bir müzakere ve pazarlık söz konusu değildir. Terörü sona erdirmek için mutabakat aramak, komisyon kurmak, yasama yetkisine atıf yapmak abestir. Bunlar işi yokuşa sürmektir. Devlet; terörün eylemine, diline, vesayetine, örgütüne her yerde ve her hal ve şartta son verecektir" dedi.

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum, X hesabından haftalık yazısını paylaştı. Uçum, yazısında şu ifadeleri kullandı:

"Cumhurbaşkanı Erdoğan 6 Ocak Kabine toplantısından sonra net bir mesaj verdi: “Biz iktidar ve ittifak olarak Terörsüz Türkiye hedefimizi öyle veya böyle ama mutlaka gerçekleştireceğiz”.

Bu mesajda Terörsüz Türkiye hedefine yönelik güvenlik pratiğinin yanında farklı imkânları devreye sokmak için alınan Devlet İnisiyatifi “istismar edilmesin” uyarısı da vardır.

İlk dikkat çeken; bu yeni aşamayı bir müzakereymiş gibi gösterme çabası, İmralı görüşmesi üzerinden politik şovlara yeltenilmesi ve konuya yeni aktörler katma girişimi oldu. Bunlar tarihi fırsatı tahrip edecek tutumlardır. Burada Devletin açtığı imkânlarla sorumluluk alanlar ve siyasi olarak sorumlu olanlar azami özen göstererek olası zararlandırıcı sonuçların önüne geçmelidir.

Yine emperyalist bir proje olan dış Kürt sorununun dili; bağımsızlık, özerklik gibi yeniden piyasaya sürülüyor. Hukuki bağ olan Türk vatandaşlığı etnik kimliğe indirgenerek tartışmaya açılıyor. Tümden ideolojik bir çarpıtma olan ve esasen yapay dış Kürt sorununun iki ulus tezinden türetilen “eşit vatandaşlık” söylemi öne çıkarılıyor. Eşit vatandaşlıktan ne kast edildiği ise açıklanmıyor. Tüm bunlar Türkiye’nin bölünmesine giden bir yol yapmaktır.

Eşit vatandaşlık etnik ve dinsel kimliğine bakılmaksızın devlete hukuken bağlı herkesin vatandaş olmasıdır. Bizim hukuk sistemimiz vatandaşlığı etnik, dini ya da ırki bir bağ değil hukuki bağ olarak düzenler. Hukuken eşit vatandaşlık konusunda bir sorunumuz yoktur.

Öte yandan Gazze örneği vererek Devleti ve Halkı kaos, kargaşa ve yıkımla tehdit eden hadsizler ortaya çıktı. Umut hakkı, ev hapsi, af gibi konuları yersiz yere veya başka niyetlerle tartışanlar oldu. Oysa Sayın Bahçeli sadece terörün bitmesi, teröristlerin teslim olması ve terör örgütünün lağvedilmesi şartına bağlı olarak umut hakkı demişti.

 

Devamı >>>



Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


YAZARLAR

Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz

HABERLER