KARAMOLLAOĞLU: ÖNCE SAĞDUYU VE DİYALOG

Saadet lideri Karamollaoğlu, basın toplantısıyla yeni dönemi değerlendirdi ve bir dizi tavsiyeler sıraladı? Karamollaoğlu, milletin iradesine duyduğu saygıdan dolayı hem TBMM Genel Kurulu hem de Külliye´deki yemine katılarak, Erdoğan´ın sözlü duasına yüre

KARAMOLLAOĞLU: ÖNCE SAĞDUYU VE DİYALOG

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, haftalık basın toplantısında yeni sistem, kanun hükmünde kararnameler ve Çorlu´da yaşanan elim tren kazası ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Karamollaoğlu, Erdoğan ve yönetimine ise yeni dönemde yapılmasının elzem olduğu tavsiyelerini de madde madde kamuoyuyla paylaştı.

Yeni dönemde önemli olan isimlerin değil, zihniyetin değişmesi gerektiğini kaydeden Karamollaoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan´a ve yönetimine şu soruları yöneltti:

Bundan sonra dış politikanız değişecek mi? Şahsiyetli, dik duruşlu bir dış politika mı izleyeceksiniz, yoksa savrulmaya devam mı edeceksiniz! n D-8´lerin güçlendirilmesi gündeminizde olacak mı? n Ekonomi politikanız değişecek mi? Rant ekonomisinden reel ekonomiye geçebilecek misiniz? n Yolsuzluğun, usulsüzlüğün, rüşvetin kökünü kazıyabilecek misiniz? İsrafı engelleyebilecek misiniz? n Eğitim politikanız değişecek mi? İnsan öğüten değil, insan yetiştiren bir eğitim sistemi tesis edecek misiniz? n Üslubunuz değişecek mi? Bugün bizce ülkenin en büyük problemi kutuplaşmadır.

KARAMOLLAOĞLU´DAN ERDOĞAN YÖNETİMİNE TAVSİYELER

Dış politikada savaş değil, barış dili kullanılmalıdır.

İç politikada öfke ile değil, merhamet ve adaletle hareket edilmelidir.

Çatışma ve gerilim değil, sağduyu ve diyalog esas alınmalıdır.

İsraf ve yolsuzluk mutlaka önlenmelidir. Beytülmale sahip çıkılmalı, fakir fukaranın hakkı korunmalıdır.

Şeffaf, şaibesiz ve dürüst bir yönetim anlayışı ortaya konulmalıdır.

Ekonomide milli, güçlü, süratli ve yaygın kalkınma için seferberlik başlatılmalıdır.

Tüketen değil üreten ekonomi için gerekli altyapı ve yatırımlara öncelik verilmelidir.

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, haftalık olağan basın toplantısında gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Partisinin Balgat´taki genel merkezinde gündemi değerlendiren Karamollaoğlu, Türkiye´nin Cumhurbaşkanlığı Sistemi´ne geçmesiyle birlikte Erdoğan´a yeni dönemle ilgili tavsiyelerde bulundu. Yeminlerin edildiğini ve kabinenin açıklanmasıyla yeni sistemin resmen başladığını hatırlatan Karamollaoğlu, milletin iradesine duyduğu saygıdan dolayı hem TBMM Genel Kurulu hem de Külliye´deki yemine katılarak, Erdoğan´ın sözlü duasına yürekten ?amin´ dediğini belirtti. Karamollaoğlu, sözlü yeminin fiiliyatta geçmesi temennisinde de bulundu.  ?Ancak bir sisteme yeni demekle yeni olunmuyor? diyen Karamollaoğlu,  şöyle devam etti: ?Yenilik sözde değil, özde olmalı. Lafta değil icraatta olması lazım. Politikalar değişmediği sürece isimlerin değişmesinin bir anlamı olmaz. Elbette yeni bir dönem, aynı zamanda yeni bir program, yeni bir vizyon, yeni bir umut, yeni bir heyecan demek.?

YENİ DÖNEM BİR UMUT, BİR HEYECAN OLUŞTURDU MU?

Yeni sistemle birlikte ?Gerçekten bir umut, bir heyecan var mı?´ diye soran Karamollaoğlu, ?Türkiye´de kaç kişi, bu değişiklikle birlikte yeni bir vizyonun ortaya konulacağına inanıyor! Kaç kişi; ekonominin düzeleceğine, dış politikanın rahatlayacağına, terörün önleneceğine, asgari ücretin artacağına, adalet mekanizmasındaki yanlışların düzeleceğine, işsizliğin azalacağına ilişkin bir umut ve beklenti içinde. Üzülerek söylüyorum, yeni dönem Türkiye´de bir heyecan meydana getirmedi? dedi. 

ÖNEMLİ OLAN İSİMLER DEĞİL, ZİHNİYETİN DEĞİŞMESİ

Yeni dönemde önemli olan isimlerin değil, zihniyetin değişmesi gerektiğini kaydeden Karamollaoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan´a ve yönetimine şu soruları yöneltti: ?Mesela bundan sonra dış politikanız değişecek mi? Şahsiyetli, dik duruşlu bir dış politika mı izleyeceksiniz, yoksa savrulmaya devam mı edeceksiniz! D-8´lerin güçlendirilmesi gündeminizde olacak mı? Ekonomi politikanız değişecek mi? Rant ekonomisinden reel ekonomiye geçebilecek misiniz? Yolsuzluğun, usulsüzlüğün, rüşvetin kökünü kazıyabilecek misiniz? İsrafı engelleyebilecek misiniz? Eğitim politikanız değişecek mi? İnsan öğüten değil, insan yetiştiren bir eğitim sistemi tesis edecek misiniz? Üslubunuz değişecek mi? Bugün bizce ülkenin en büyük problemi kutuplaşmadır. Mesela üslubunuz değişecek mi? Gönülleri kazanacak, iç barışı sağlayacak, kardeşliğimizi pekiştirecek bir söylem mi kullanacaksınız, ?yoksa ben iktidarım, istediğim kanunu çıkarır, istediğimi yaparım´ mı diyeceksiniz??

MENFEZ BAKIM İHALESİ İPTAL Mİ EDİLDİ?

Tren kazası ile ilgili kendilerine bilgiler geldiğini belirten Karamollaoğlu, bunlar doğruysa durumun vahim olduğunu kaydetti. Menfez bakım ihalesinin iptal edildiği şeklindeki iddianın doğru olup olmadığını soran Karamollaoğlu, ?Çok ciddi iddialar var: Demiryolundaki menfez bakım ve taş duvar işleri ihalesinin, ödenek tahsis emri çıkmadığı için iptal edildiği söyleniyor? Bu doğru mu? Doğru ise sorumlular ile ilgili işlem yapılacak mı? Makam ve mevkisine bakılmaksızın sorumluların üzerine gidilmeli. Tekrar söylüyorum; bu olay titiz bir şekilde araştırılıp aydınlatılmalı.  İhmali olanlar mutlaka ortaya çıkarılmalı ve adalet önünde hesap vermeli? diye konuştu.

KANAATLE ADALET SAĞLANMAZ

SON KHK ile ihraç edilen 18 bin 632 kişi ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Karamollaoğlu, ?Seçimden önce kamuya 110 bin kişi alacağız diyorlardı. Seçim bitti, tek kararname ile 18 bin kişinin işine son verdiler. Peki kriter ne? Bir ByLock, iki emniyet, üç kurum kanaati, dört sosyal medya hepsi var ama asıl olması gereken en önemli kriter yok: Adalet!  Adalet kriteri hiç dikkate alınmıyor. Savcılık takipsizlik vermiş. Hiçbir delil, hiçbir suç bulunamamış. Ama son KHK´de kamudan ihraç edilmiş.  Neden? Efendim kanaat böyle? Allah aşkına soruyorum; kanaatle adalet sağlanır mı?

KARAMOLLAOĞLU´DAN ERDOĞAN VE YÖNETİMİNE TAVSİYELER

Erdoğan ve yönetiminin Türkiye´yi gerçekten yeni bir anlayışla yönetmek istiyorsa tavsiyelere kulak vermesi gerektiğini kaydeden Karamollaoğlu, tavsiyelerini şöyle sıraladı:

Dış politikada savaş değil, barış dili kullanılmalıdır.

İç politikada öfke ile değil, merhamet ve adaletle hareket edilmelidir.

Çatışma ve gerilim değil, sağduyu ve diyalog esas alınmalıdır.

İsraf ve yolsuzluk mutlaka önlenmelidir. Beytülmale sahip çıkılmalı, fakir fukaranın hakkı korunmalıdır.

Şeffaf, şaibesiz ve dürüst bir yönetim anlayışı ortaya konulmalıdır.

Ekonomide milli, güçlü, süratli ve yaygın kalkınma için seferberlik başlatılmalıdır.

Tüketen değil üreten ekonomi için gerekli altyapı ve yatırımlara öncelik verilmelidir. Bunlar yapılmadığı takdirde kimin gelip gittiğinin hiçbir anlamı olmayacaktır. Çünkü ülkeler şahısların gücüyle değil, kurumlarının gücüyle kaimdir.

AVRUPA´YI ÖRNEK ALACAKSANIZ BURADA ÖRNEK ALIN!

ÇORLU´DA yaşanan elim tren kazası ile ilgili de konuşan Karamollaoğlu, kazada hayatını kaybedenlere Allah´tan rahmet, yaralılara ise acil şifalar dileyerek, kazanın detaylı araştırılması gerektiğini kaydetti. Tren kazaları konusunda ülkemizin karnesinin kötü olduğunu kaydeden Karamollaoğlu şöyle devam etti: ?Sadece 2016 ve 2017 yıllarını dikkate aldığımızda bile 112 ciddi tren kazası gerçekleşmiş. Yapılan araştırmalara göre tren kazası ölümlerinde Türkiye dünya ortalamasının 3 katı yüksekliğe sahip. Avrupa Birliği ile kıyaslandığında ise bu oran çok daha vahim, tam 7 katına çıkıyor. AB ülkelerinde tren kazalarındaki ölüm oranı 0,3. Aynı oran Türkiye´de 2,08! Avrupa´yı örnek alacaksanız işte bu konuda örnek alın! Avrupa´ya meydan okuyacaksanız işte bu konuda meydan okuyun!?