Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz

İlk aşama pürüzsüz geçti. Gazze’de ikinci aşamada ne olacak?

Planın ikinci aşamasında ne var? Şartlar halen kırılgan olsa da dikkatler şimdi ikinci fazın uygulanmasına çevrildi. Zirvede Trump, planın ikinci aşamasına ilişkin görüşmelerin başladığını açıkladı.

İlk aşama pürüzsüz geçti. Gazze’de ikinci aşamada ne olacak?

Gazze’deki ateşkesin yürürlüğe girmesini takip eden günlerde, Hamas 20 canlı İsrailli rehineyi serbest bıraktı; karşılığında İsrail ise yaklaşık 2.000 Filistinli siyasi mahkûmu ve tutukluyu serbest bıraktı. Bu adımlar, Trump’ın 20 maddelik barış planının ilk aşaması tamamlandı

Barış zirvesi kapsamında Mısır’ın Şarm el-Şeyh kentinde yapılan imza töreninde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump, Mısır Cumhurbaşkanı Abdel Fattah el-Sisi ve Katar Emiri Tamim bin Hamad Al Thani niyet bildirisini imzaladılar.

Deklarasyonda öne çıkan taahhütler şöyle:

Herkes için tolerans, onur ve fırsat eşitliği: ırk, inanç ya da etnik kökene bakılmaksızın insanların barış, güvenlik ve ekonomik refah içinde hayallerini sürdürmelerini güvence altına alma vurgusu.

Karşılıklı saygı ve ortak gelecek ilkesi temelinde barış, güvenlik ve ortak refah vizyonunun desteklenmesi.

Gazze Şeridi’nde kapsamlı ve kalıcı barış düzenlemeleri kurulması yönünde ilerlemenin memnuniyetle karşılanması; İsrail ile bölgesel komşuluk ilişkilerinin dostane ve karşılıklı yarar sağlayan düzeyde geliştirilmesi isteği.

Bu mirası uygulamak ve sürdürmek amacıyla kolektif çalışma taahhüdü; gelecek nesillerin birlikte barış içinde gelişebileceği kurumsal temelleri inşa etme sözü.

Deklarasyon, Şarm el-Şeyh Sözleşmesi olarak da anılıyor ve ifade edilen niyetler, Gazze’de kalıcı ateşkes, insani durumların düzeltilmesi ve yeniden inşa sürecinin uluslararası gözetimle yapılmasına dair ortak taahhütleri içeriyor.

Planın ikinci aşamasında ne var?

Şartlar halen kırılgan olsa da dikkatler şimdi ikinci fazın uygulanmasına çevrildi. Zirvede Trump, planın ikinci aşamasına ilişkin görüşmelerin başladığını açıkladı.

İlerleyen aşamalar, çok daha karmaşık konularla yüzleşmek zorunda olacak:

Gazze’nin savaştan sonraki yönetimi: Kim yönetilecek? Önce teknokratlar mı olacak, Hamas’ın rolü ne olacak?

Hamas’ın silahsızlanması: İsrail bu talebi güçlü şekilde savunuyor, ancak Hamas bunu reddediyor.

Filistin talepleri: Bir devlet talebi ve bunun nasıl ele alınacağı. Mevcut İsrail hükümeti, Filistin devleti kurulmasına karşı çıkıyor.

Uluslararası ve bölgesel işbirliği: Barış planı, bölgedeki ve uluslararası aktörlerin Gazze’de güvenlik ve yeniden inşa süreçlerinde rol almasını öngörüyor

Yeniden inşa: Gazze’nin yıkılan altyapısı için büyük yatırımlar gerekecek. Dünya Bankası ve Mısır’ın önerdiği planlar, bölgeyi yeniden inşa etmek için en az 53 milyar dolar gerektiğini öngörüyor. Mısır, gelecekte bir yeniden inşa konferansı düzenlemeyi planlıyor.

Hamas silahlarını bırakacak mı?

Bu en zor sorulardan biri. İsrail, zayıflatılmış bir Hamas’ın tamamen silahsızlandırılmasını istiyor. Hamas bunu reddediyor ve İsrail’in tamamen çekilmesini şart koşuyor.

Şu ana kadar, İsrail ordusu Gazze Şehri, Khan Younis ve bazı bölgelerden çekildi, ama bölgenin yaklaşık %53’ünü hâlâ kontrol ediyor. Rafah’ın büyük kısmı, Gazze’nin kuzeyi ve İsrail sınırı boyunca geniş bir şerit hâlâ askerî kontrol altında.

Başbakan Netanyahu, İsrail’in Hamas’ı her yönden sıkıştırdığını söyleyerek, “Hamas silahsızlanacak ve Gazze demilitarize olacak. Eğer bu kolay yoldan olabiliyorsa, o daha iyi; olamıyorsa zor yoldan olacak” dedi.

Gazze’yi kim yönetecek?

Deklarasyon ve plan metinlerinde, Gazze’nin geçici olarak uluslararası teknokratlar veya bağımsız bir geçiş yapısıyla yönetilmesi önerisi yer alıyor. Bazı öneriler, eski İngiltere Başbakanı Tony Blair’in liderlik edeceği “Gazze Uluslararası Geçiş Otoritesi (GITA)” kurulmasını içeriyor.

ABD planına göre, uluslararası bir yapı Gazze’yi yönetecek; günlük işleri Filistinli teknokratlar yürütecek, Hamas ve diğer fraksiyonlar yönetimde rol almayacak.

Plan, Filistin lideri Mahmud Abbas’ın Filistin Otoritesi’nin (Batı Şeria’da yetkili) bir rol almasını öneriyor — ancak Netanyahu uzun süredir bunu reddediyor. Plan aynı zamanda bu otoritenin kapsamlı bir reform geçirmesini gerektiriyor, ama bu süreç için net bir zaman çizelgesi öngörmüyor.

Hamas ise Gazze yönetiminin Filistinliler arasında kararlaştırılması gerektiğini söylüyor.

Plan ayrıca bağımsız bir Filistin devletini “Filistin halkının özlemi” olarak tanıyor, ancak devlet kurma konusunun ne zaman veya nasıl tartışılacağı belirsiz. Netanyahu birçok kez bir Filistin devletine izin vermeyeceğini açıkladı.

Uluslararası güvenlik gücü

Arap öncülüğündeki çok uluslu bir güvenlik gücünün Gazze’ye konuşlandırılması planlanıyor; bu güç, sınır güvenliği sağlama, yerel polis kuvvetlerini destekleme ve İsrail’in güvenlik endişelerini gözetme rolünü üstlenecek.

Güvenlik gücü Mısır ve Ürdün tarafından eğitilecek. Filistinli polis güçleri yer alacak. İsrail kuvvetleri, bu birlikler konuşlandıkça ek alanlardan çekilecek.

Plan, bu güvenlik gücünün sınır bölgelerini sağlamlaştırmak için İsrail ve Mısır ile birlikte çalışmasını öngörüyor.

Mısır dışişleri bakanı Badr Abdelatty, bu uluslararası gücün kullanımına ve konuşlandırılmasına Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararı gerektiğini söyledi.

Yaklaşık 200 ABD askeri şu anda İsrail’de ateşkesi izlemek ve barış planının ilk aşamasını desteklemek için görevlendirildi. Bu askerlerin görevini, ortak ülkeler, sivil toplum kuruluşları ve özel sektör aktörleriyle birlikte yürütmeleri bekleniyor.



Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


YAZARLAR

Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz

HABERLER