Düzce’den Filistin’e selam: ‘Gazze’de yaşananları sinema diliyle anlattım’

Türk yönetmen Abdullah İlhan’ın Filistinli tutuklu şair Mosab Abu Toha'nın hikayesini konu alan ‘Free Words: A Poet From Gaza’ belgeseli Düzce Konuralp Uluslararası Film Festivali’nde gösterilen ilk film oldu.

Düzce’den Filistin’e selam: ‘Gazze’de yaşananları sinema diliyle anlattım’

karar.com’dan Saliha Sultan’ın, konu ile ilgili” haberi…

Düzce Valiliği’nin öncülüğünde ilki düzenlenen Düzce Konuralp Uluslararası Film Festivali başladı. Toplamda 18 yapımın yarıştığı festivalin ilk gösteriminde ise Filistinli tutuklu şair Mosab Abu Toha'nın hikayesini konu alan ‘Free Words: A Poet From Gaza’ filmi gösterildi. Festivalin finalistleri arasında yer alan yönetmen Abdullah İlhan’ın Türkiye, Mısır, Hollanda ve Filistin ortak yapımı filmi, festivalin Gazze duruşunun da simgesi oldu.

Filmin 16 Mayıs saat 10.30’da Düzce Üniversitesi İstiklal Konferans Salonu’nda gerçekleşen gösterimine Düzcelilerin ve üniversite öğrencilerinin ilgisi büyük oldu.

cx.jpg

Gösterimin ardından, belgeselin yönetmeni Abdullah İlhan ile konuştum. Amerika, İngiltere, Güney Kore, Katar ve Türkiye’de sinema eğitimi almış 30 yaşındaki genç sinemacı İlhan, 11 yaşında kısa film çekmeye başladığını, bugüne kadar 100 kadar film çektiğini anlattı. ‘Free Words: A Poet From Gaza’ belgeselini ise 7 Ekim’in ardından Filistin halkının maruz kaldığı İsrail soykırımı sinema diliyle izleyiciye ulaştırmak istediğini söyleyen İlhan, şunları dile getirdi: “Haberlerde, sosyal medyada Filistin’de yaşanan dehşeti yansıtan sayısız içerikle karşılaşıyoruz. Ben ise Gazze’de yaşananları Filistin şiirine de ilgi duyan biri olarak bir şair ve şiir üzerinden anlatmak istedim. İlk başta Rerafaat Al Areel’in ‘Eğer Ölmem Gerekirse’ adlı şiirinden etkilendim ve kendisinin belgeselini yapmak istedim ancak birkaç hafta içinde maalesef İsrail’in hava saldırısında öldürüldü. Sonuçta bu yola çıkmıştım, ardından onun arkadaşı olan Filistinli şair Mosab Abu Toha’ya ulaştım.”

Toha’nın önceden Amerika’da yaşadığı ve çocuklarından birisi Amerikan vatandaşı olduğu için yasal olarak Gazze’den dışarı çıkma hakkı varken, geçen yıl İsrail askerleri tarafından tutuklandığını aktaran İlhan, şöyle devam etti: “Ardından bir toplama kampında işkenceye maruz kalıyor. Sonrasında da özellikle Amerika’daki şair yazar dostlarının tepkilerinin ardından serbest bırakıldı ve bir şekilde Mısır’a ulaştı. Biz de belgeselin ana eksenini o süre zarfında Kahire’de çektik.”

İlhan, belgeseli geçen yılın sonunda tamamladıkları bilgisini vererek, “2025 Ocak itibari ile festival sürecimiz başladı, şu an 20 festivalde ya gösterilecek ya da gösteriliyor. Dört beş kadar ödül de aldık bu süreçte. Bir amacım da bu filmin festivallerde aldığı ödül gelirlerinin bir kısmını Mosab’ın Gazze’deki ailesine ulaştırmak” diyor. İlhan, projenin uygulayıcı yapımcısı Aslıhan Eker Çakmak’ın belgesele büyük destek verdiğini belirterek, “Onun desteği olmasaydı bu proje bu kadar etki oluşturamazdı” diye ekliyor.

whatsapp-image-2025-05-16-at-14-16-20.jpeg

‘BİR SİNEMACI OLARAK KENDİMİ GAZZE KONUSUNDA SORUMLU HİSSETTİM’

Dünyanın birçok ülkesinde kötü olaylar yaşandığını vurgulayan İlhan, kendisinin Filistin temalı bir çalışma yapmasının ardındaki düşünceyi ise şöyle ifade ediyor: “Filistinliler on yıllardır sistematik bir haksızlığa maruz kalıyorlar ve maalesef hiçbir şey değişmiyor. Sürekli devam ediyor ve bu beni gerçekten bir insan olarak kötü hissettiriyor. Bir sinemacı olarak da kendimi Gazze konusunda sorumlu hissediyorum.”

İlhan belgeselinde hikayesini işlediği Filistinli şair Mosab’ın Mayıs ayının ilk haftasında The Nev Yorker’da İsrail’in Filistin’e saldırıları sırasında yaşananları aktardığı yazıları ile Pulitzer Yorum Ödülü’ne layık görülen ilk Filistinli olduğunu belirterek, şu anda Amerika’da bir üniversitede öğretmenlik yaptığını, kendisiyle zaman zaman görüştüklerini kaydetti.

 

Devamı >>>