Tarih: 13.07.2020 03:10

Din, İnsanın Bütünlüğünü Sağlar

Facebook Twitter Linked-in

Her dünya görüşünün kendine özgü bir insan tanımı vardır ve bütün dünya görüşleri, insan konusunda bir yere kadar ortak bir paydaya sahiptirler. Sorun, bu ortak paydadan sonraki tanımlamalar ve görevlerle ilgilidir. Biz müslümanlara göre, insanın ne olduğuna dair ölçütler ilâhî vahiy kaynaklıdır.

Kur'an bize insanın sadece iç dünyasıyla ilgili bilgi vermez; aynı zamanda bu insanın tarihteki serüvenini de anlatır. Bir tarafta Allah'a itaat edenler, diğer tarafta ise Allah'a isyan edenler vardır.

İnsan, bir bütündür; bir an gelir kötü bir iş yapar, bir an gelir iyi bir iş yapar. Bize göre iyi ile kötünün ölçütü de ilâhî vahiydir.  Bu konuda insan  aklı ölçüt olamaz.

Müslümanlar olarak dünyadaki hedeflerimizi yeniden gözden geçirmeliyiz. Çünkü modernleşmeyle beraber müslümanlar, İslam'ın hedeflediği gelecek tasavvurundan epeyce uzaklaşmışlardır. Batı, kendi insanına yeni idealler sundu. Batılı insanlar dört yüzyıldan beri bu ideallerin peşinden koşmaktadır. Bu idealleri biz de içselleştirdik. Dolayısıyla bizim, dünyaya yönelik ideallerimiz, ahirete ilişkin ideallerimizden giderek daha fazla ağır basmaya başladı. Yani, dünya hakkında çok uzun emeller besliyoruz. Bu emelleri yeniden gözden geçirmemiz gerekir.

Batılı insanlar kendilerine ve akla çok güveniyorlardı. Bugün o güven kırılmıştır. Müslümanlar bu boşluktan faydalanmalıdırlar. Çünkü bu boşluk oluşmadan önce modernist düşünce zihinlerimiz üzerinde müthiş bir tahakküm kurmuştu. Şimdi bu tahakküm çatlamıştır. Artık çok daha özgür ve müslümanca düşünebiliriz.

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —