Atasoy Müftüoğlu belgeseli 1 Haziran tarihinde ilk gösterimiyle sahneye çıktı. Eskişehir’de gerçekleşen gösterim ses getirdi. “Atasoy Abi” adını taşıyan yapım, belgeselci Sefa Sarı’nın yönetmenliğini taşıyor. Şair Asuman Susam metinde, gazeteci Yaşar Taşkın Koç seslendirmede yer alan diğer isimler. Üç isim, geçen sene gösterime giren çok kapsamlı Gülten Akın belgeselini de yine beraber kotarmıştı.
Belgeselde yer alan isimler güzel bir yelpaze oluşturmuş. Yazarı farklı zaman dilimlerinde farklı zaviyelerden tanımış, kimi yoldaşlık etmiş, kimi yazdıklarını takip etmiş isimler var: Felsefeci Sadık Usta, Gazeteci Mustafa Hoş, Yazar Cihan Aktaş, Eskişehirli Basri Özgür… Herkesin kendi zaviyesini samimi şekilde ortaya koyduğu bir düzlem sağlanmış. Yapım bu yönüyle oldukça rahat ve diplomatik olmayan bir akışta ilerliyor.
Belgeselin adı da zaten bunu imliyor: “Atasoy Abi”. Fakat metin bir “düşünsel hikaye” olayından hiç kopmuyor. Merkez tamamen bu. Bütün bir anlatı böyle bir disipline doğallığınca oturtulmuş. Bir çevrenin, bir şehrin hikayesi değil, bir fikir serüveninin izleri aranmış. Belgesel bu yolla Atasoy Müftüoğlu hayatında neyi merkeze almışsa onu almış, neyi öne koymuşsa onu koymuş. Böylece konumlama açısından tam 12’den vurmuş denebilir. Yine de kararında bir şekilde gündelik hayat ve anıların devreye girdiği yerler var. Sabah ezanı vakti, sokakta koşuşan kedi köpeklerle beraber yürümenin keyfini siz de hissediyorsunuz.
Atasoy Müftüoğlu bir muhasebe olarak “Farkındalık; çevremizde o kadar oluşmadı” diyor. O’nda eleştiri muhakkak ki yine hep yakın çevreden uzağa doğru gidiyor. İslam geleneğinin 1000 yıllık iki kolu gibi, iki miras önümüz sıra uzanıyor. Tarihte Haçlıları eleştiren, bugün Batı’yı eleştiren, Şia’dan hep şikayetçi, sorumluluğu -o da sıra gelirse- en son kendine konduran gelenek.
Diğeriyse öbür gelenek: Bu çağda Malik bin Nebilerle, Cevdet Saidlerle bildiğimiz, karşıya saldırı hüviyetinde olmayıp, kendinde olanı sorgulayan akıl.
İkinci geleneği sevenlerin özellikle sevdiği bir kalemdir Atasoy Müftüoğlu. Belgesel içinde bu başlıklara girecek yerler mevcut. Kendisiyle bu belgesel için yapılmış mülakatlar bunlar. Bu yönleriyle, tek düze olmayan gayet akıcı bir yapıt ortaya çıkmış.
Kaynak: halkadergi.org