Akşener’in Saraçhane yorumu: “İmamoğlu, oranın öznesiydi ancak özne kalmadı”

İYİ Parti lideri Meral Akşener, Sözcü yazarı Deniz Zeyrek’e siyasi gündeme dair açıklamalarda bulundu.

Akşener’in Saraçhane yorumu: “İmamoğlu, oranın öznesiydi ancak özne kalmadı”

İYİ Parti lideri Meral Akşener, Sözcü yazarı Deniz Zeyrek’in 26 Ocak’ta ev sahipliği yapacağı Altılı Masa toplantısı, Cumhurbaşkanı adaylığı tartışmaları ve partisinin Diyarbakır İl Kongresi’ndeki konuşması hakkındaki sorularına yanıt verdi.

Akşener, partisinin Diyarbakır İl Kongresi’nde “mesele silahlara veda, kan dökmeye de tövbe etmekse biz varız” diye konuşmuştu.

Zeyrek’in “Bu cümleler seçimlerde bu bölgede kendi partinizin oyunu almak için miydi yoksa cumhurbaşkanı adayınızın HDP oylarını alabilmesi için bir hazırlık mıydı?” şeklindeki sorusuna Akşener şöyle yanıt verdi:

“Diyarbakır’da cumhurbaşkanı adayı olarak 8 bin 500 oy almıştım. Hepsi benim için çok kıymetliydi. Şimdi partimizin 13 bin üyesi var. Hatalarından ders alan biriyim. Üzülüp özeleştiri yaptıktan sonra o hatayı mutlaka düzeltmişimdir. Dolayısıyla bugünkü söylediklerim normal.

“Bakan olduğum yıllarda batıda doğup büyüyüp Diyarbakır’a en çok gitmiş siyasetçiyim. Oy verirler vermezler bakmayız. Buradaki mevzu hukuk ve rıza meselesidir. Kayyum meselesi de öyledir. Diyarbakır’da bu kez kongreye katılıp ayrıldım. Bir daha geleceğim ve esnaf ziyareti yapacağım.

 

“HDP’ye benden başka kimse söz vermezdi”

“MHP’deyken ve Meclis başkanvekiliyken HDP’ye benden başka kimse söz vermezdi. Selahattin Demirtaş, ‘niçin siz’ diye sordu. ‘İçtüzük size bu hakkı vermiş. Yaptığım lütuf değil. Bu benim görevim. Siz de iç tüzüğe aykırı şekilde hareket edemezsiniz’ karşılığını verdim.

“Diyarbakır’da milletvekili çıkarabilir pozisyondayız. CHP de çıkarabilir. Şanlıurfa’da ortak listeyle 4 milletvekili çıkabilir.”

“41 ilde ayrı girilecek, diğer illerde ortak liste yapalım istiyoruz”

Akşener, Altılı Masa ve Cumhurbaşkanlığı adaylığıyla ilgili olarak 26 Ocak’taki toplantıda aday belirleme yöntemini konuşmaya başlayacaklarını belirterek sözlerine şöyle devam etti:

“Birbirinden farklı altı kişi var. Farklılıklara saygı duyuyoruz. Neticede seçim başkanlık sistemiyle yapılacak. Yani tek kişi seçimi olacak.

“Biz Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem çalışmalarını tamamladık. Sandık güvenliği konusunda her sandığa insan koyabilecek durumdayız. Sandık güvenliği çalışması çok güzel gidiyor. Son olarak da adayı belirleyeceğiz ve masa muhtemelen bir ittifaka evirilecek.

“Bir komisyon kurduk. 41 ilde seçimlere ayrı girilecek. Onun dışındaki illerde ortak liste yapalım istiyoruz.”

“İmamoğlu, özne kalmadı”

Akşener, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve ABB Başkanı Mansur Yavaş’ı neden bu kadar öne çıkardığıyla ilgili soruya da şöyle yanıt verdi:

“Ben iki arkadaşımız nezdinde diğer belediye başkanlarımıza dikkat çekmeye çalışıyorum. Bu belediye başkanları elbette CHP’li başkanlar. Ancak Millet İttifakı’nın adayları oldular. Onların başarısızlığı bize yazar.

“Hem Mansur Bey’in tehdit altında olduğunu düşünüyorum hem İmamoğlu’na yapılan hepimize yapıldı. O yüzden o gün Saraçhane’ye giderken bütün liderleri aradım. Hepsine ‘gidelim’ dedim. Kalabalık güçtür.

“Tayyip Bey cezaevine giderken ben de oradaydım. Bütün DYP oradaydı, herkesin işi vardı. Ben gittim. Ekrem Bey, ‘Bekler misiniz? Kısa bir konuşma yapar mısınız?’ dedi. Kabul ettim. Konuştuktan sonra otobüsten inmeyip Ekrem İmamoğlu’nun konuşmasını dinledim.

“Ekrem İmamoğlu oranın öznesiydi. Ancak özne kalmadı. Sahiplenmemek kabahat olacakken sahiplenmek kabahat oldu. Bütünleşmeyi sağlayamadık.”

‘Bir nevi hükümet programı’

Akşener, 30 Ocak’ta açıklayacakları programın bir nevi hükümet programı olacağına dikkat çekerek şunları söyledi:

“Aday da belli olduktan sonra onun da katkılarını alıp imzalayacağız ve yola çıkacağız. Kampanyada bunları vaat edeceğiz.

“Parlamento sürecine nasıl geçilecek, cumhurbaşkanı yetkileri nasıl kullanacak, yol haritasında bunlar olacak. Seçim kazanıldıktan sonra resmi olarak olmasa da psikolojik olarak parlamenter sisteme geçilmiş gibi hareket edilecek. Bunların detaylarını perşembe günü yapılacak basın açıklamasına ekleyeceğiz.

“Bu seçim 1995 seçimlerine benzeyecek, partiler az farkla dizilecek, biz birinci olmak istiyoruz.”

“Kendimden önce, bu seçimi almayı düşünüyorum”

Kendisinin bir buçuk yıl önce samimiyetle aday olmayacağını açıkladığını anımsatan Akşener, şöyle devam etti:

“Bazı endişelerim vardı. Birbirimize düşmekten, yürütememekten endişe etmiştim. Birinci parti olma hedefi koydum. Başbakan olabilmem için birinci parti olmamız lazım. Bu seçim 1995 seçimlerine benzeyecek. Partiler az farkla dizilecek. Biz birinci olmak istiyoruz.

“Kendimden önce, bu seçimi almayı düşünüyorum. Bunu almazsak bir daha parlamenter sistem konuşamayız. Seçimler Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle devam edip gider.”

 

Kaynak: serbetsiyet.com