Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz

Ahmet Özer: Kürt olduğum için buradayım, bu dava siyasi bir davadır

"Silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan 7 aydır tutuklu bulunan İstanbul-Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, “Ben, Esenyurt Belediyesine kayyım atamak istedikleri için buradayım. "

Ahmet Özer: Kürt olduğum için buradayım, bu dava siyasi bir davadır

"Silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan 7 aydır tutuklu bulunan İstanbul-Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, “Ben, Esenyurt Belediyesine kayyım atamak istedikleri için buradayım. Ben, İmamoğlu’nun arkadaşı olduğum için buradayım. Ve nihayet ben 'Kürt' olduğum için buradayım. Tüm bunlar suç ise, sahip olduğum tüm bu değerlerle onur ve gurur duyuyorum” dedi.

Hakkında, "silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istenen Ahmet Özer'in yargılanmasına İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde başlandı. Duruşma, Silivri'deki Marmara Cezaevi yerleşkesinde bulunan duruşma salonunda yapılıyor.

Ahmet Özer, savunmasında, Esenyurt Belediye Başkanı olduğu için yargılandığını belirterek, şunları söyledi:

"Ben, Esenyurt Belediyesine kayyım atamak istedikleri için buradayım. Ben, İmamoğlu’nun arkadaşı olduğum için buradayım. Ve nihayet ben 'Kürt' olduğum için buradayım. Tüm bunlar suç ise, sahip olduğum tüm bu değerlerle onur ve gurur duyuyorum. Herkes biliyor ki eğer Esenyurt Belediye Başkanı olmasaydım, bunlar hiç ama hiç yaşanmayacaktı.

Ayrıca ben mesleğim ve uzmanlık alanım gereği Kürt sorunu üzerine çalışan, bu sorunun barış ve demokrasi yoluyla çözülmesi gerektiğine inanan, bunun için çaba sarf eden bir akademisyenim. Bu takdir edilmesi gerekirken bundan yola çıkarak terör örgütü üyeliği ile suçlanmam çağdaş bir hukuk devletine yakışmayan bir trajedidir. Nitekim bugün benim gibi insanlara ihtiyaç duyulan bir dönemden geçiyoruz. Zira bugün en çok ihtiyaç duyduğumuz şey bu sorunun çözülmesi ve toplumsal barışın sağlanmasıdır."

Kürt sorununun üç çözüm biçimi olduğunu söyleyen Özer, "Bastırma, ayrılma ve demokrasi içinde bir arada yaşamadır bunlar. Ben hep eşit temelde demokrasi içinde bir arada yaşamayı savundum. Kürtler ve Türkler tarihi kavşaklarda birlikteydi. Bölünme sosyolojik olarak da mümkün değil" dedi.

"Adaletin olmadığı yerde eğitim, üretim, özgürlük ve umut kalmaz"

Özer, savunmasını şöyle sürdürdü:

"Adalet sadece mahkeme salonlarının konusu değildir. O, bireyin devlete olan güvenini, toplumun birbirine duyduğu saygıyı ve ekonominin istikrarını belirler. Yargının bağımsız olmadığı, temel hak ve özgürlüklerin güvence altında bulunmadığı bir düzende refah kalıcı olamaz. Adaletin olmadığı yerde eğitim, üretim, özgürlük ve umut kalmaz. Adaletin terazisi yeniden doğru tartmadıkça hiçbir ekonomik plan, hiçbir büyüme hedefi, hiçbir reform gerçek anlamda başarıya ulaşamaz. Demokrasinin ilk şartı adalettir. Adalet zaafa uğrarsa devlet zaafa uğrar. Bize düşen bu zaafları ortadan kaldırmaktır. Burada da en çok görev hukuka ve hukuk insanlarına düşüyor. Hukuk eğer zulme karşı savaşın bilimi olmazsa, kendisi zulmün aracı olur. Hukuk bizi bir arada tutan temel çimentodur. Bu çimento bozulursa, çürürse duvar yıkılır. Duvar yıkılırsa herkes, hepimiz altında kalırız.

Tüm kamuoyu, tüm Türkiye ilk günden beri bu yargılamanın siyasi olduğunu, sırf belediyeye kayyum atamanın alt yapısını oluşturmak için benim terörle ilişkili gösterildiğimi ve tamamen önyargıyla hazırlanan bir iddianameden ziyade adeta bir iftiranameyle suçlandığımı biliyor. Yapılmış bu büyük yanlışı, tüm kamuoyunun vicdanında mahkum olmuş bu yanlışı mahkemenizin düzelteceğine ve tüm halkımızın adalete olan inancını yeşerteceğinize inanıyorum. Zira sizin de çok iyi bildiğiniz gibi adalet mülkün temelidir ve bir gün herkese lazım olur. Bizim de Türkiye Cumhuriyeti’nin onurlu yurttaşları olarak adaletten başka sığınacağımız bir yer yoktur."

"Bu dava siyasi bir davadır"

Özer, "İddiaları çürüten lehimize hiçbir delil iddianameye konulmamıştır. Süreç delillerle değil, algılarla yönetilmeye çalışılmıştır. Bugüne kadar birçok önemli görevlerde bulundum. Bunların hiçbirine iddia makamı değinmemiştir. Soruşturma baştan sona ihlallerle yürütüldü" dedi.

"Bu dava siyasi bir davadır" diyen Özer, savunmasında şöyle konuştu:

"Ben bir bilim insanıyım, ülkeme yıllarca üst düzey görevlerde hizmet ettim. Konunun uzmanı olarak çatışmaların çözümü konusunda ülkemde yaşanan benzer sorunların çözümüne katkıda bulunmaya çalıştım. Her zaman her yerde terörün, şiddetin karşısında barışın, birlikte yaşamanın yanında oldum. Yıllarca edindiğim bilgi birikimimi halkımızın hizmetine sunmak için belediye başkanı adayı oldum ve halk teveccüh gösterdi kazandım. Kazandıktan sonra 7 ayda tek bir gün bile tatil yapmadan, gece demeden gündüz demeden çalıştım. Bu nedenle Esenyurt halkının sevgisini kazandım.

Buna rağmen bugün burada olmamın tek sebebi Esenyurt Belediye Başkanı seçilmiş olmamdır. Eğer Esenyurt Belediye Başkanı seçilmeseydim bugün karşınızda olmayacaktım. O nedenle bana açılan bu dava hukuki değil, siyasidir.”

Ahmet Özer'in savunması bitti, duruşmaya ara verildi.

 

Kaynak: rudav.net



Anahtar Kelimeler: Ahmet : olduğum buradayım siyasi davadır

Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


YAZARLAR

Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz

HABERLER