Tarih: 21.02.2019 17:16

ABD´nin Suriye planı Türkiye´yi de içine alıyor

Facebook Twitter Linked-in

Abdülkadir Özkan(*)

Artık ABD´nin Suriye planının hedefinin gizlenecek bir yanı kalmadı. Bu planın geleceğini tahmin etmek çok kolay. Hatta açıkça ortada. Çünkü ABD´li yetkililer yaptıkları açıklamalarda ve attıkları adımlarda bu hususa özellikle Türkiye´yi alıştırmaya çalışıyorlar. Suriye konusunda birlikte hareket ettiğimiz izlenimi verilen Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, ?ABD´nin Suriye´yi bölerek Fırat´ın doğusunda sözde bir devlet kurmayı hedeflediğini? söyleyerek, ABD´nin ateşkesle kurulan tampon bölgelere yasadışı olarak sızmak istediğine dikkat çekiyor. Lavrov´un bu açıklamasının da sonuç olarak ABD´nin Suriye planını bozacak bir yanı yok.

Yapılan iş bilinenin tekrarından ibaret. Ayrıca 8 yılı aşkın bir süreden beri Suriye´de çatışmalar devam ederken ABD ile Rusya´nın bir kez bile olsun karşı karşıya gelmedikleri, iki tarafın da Suriye´deki hâkimiyet alanlarını genişletmek konusunda birbirlerine destek verdiklerini söylemek bile yanlış olmaz. Bunun ötesinde Lavrov´un ABD´nin tampon bölgelere yasadışı yollarla sızmak istediği ifadesi de fazla bir anlam ifade etmiyor. İşgal altındaki bir Suriye´de hangi yasaya uymak söz konusu olur ki! İşgal altındaki ülkedeki yasaları işgalcilerin belirlediği bir gerçek değil mi?

 

Maksadım, Lavrov´un bu sözleri dolayısıyla Rusya´yı eleştirmek değil. Sadece Lavrov açıklaması yüz yıllık bir planının gelinen noktada ABD ve ortakları aracılığı ile hayata geçirilmeye çalışıldığı, bu gerçekleşirken arada bir Rusya´dan yapılan açıklamalar ile ABD eleştiriliyormuş görüntüsü verilerek Türkiye ve İran´ın sempatisi toplanmaya çalışmaktan öte gitmiyor. Kaldı ki, insanımız ABD´nin Suriye´yi bölerek burada bir Kürt devleti kurmak için çalıştığını Lavrov´un açıklamasından öğrenecek değildir. Bu gerçeğin gizli kapaklı bir yanı kalmamıştır. Çünkü ABD´den birbirini takip eden çelişkili açıklamalar bu ülkenin oyun içinde oyun peşinde olduğunu açıkça gösteriyor. Bunun ötesinde son günlerde medyaya yansıyan haberlerde ABD´nin DEAŞ militanlarını Suriye´deki üslerine ve Irak´a çekmekte olduğu belirtiliyor. Yani, ABD, DEAŞ militanlarını elinin altında tutarak ileride bu teröristleri Suriye´deki planını uygulamada maşa olarak kullanacağı da açıkça görülüyor. Zaten Suriye´nin DEAŞ´tan tamamen temizlendiği, bunun için de ABD´nin askerlerini çekmeye başladığı yolundaki haberlerde tam olarak gerçeği yansıtmıyor. Tam bir oyalama ve kandırmaca sergileniyor. Görünen o ki ABD, DEAŞ´lı teröristleri araziden kendi üslerine çekerek bir süreliğine ortada görünmelerini engellemeye çalışıyor.

Bu arada ABD, Türkiye´yi de tehdit etmeyi sürdürüyor. Özellikle Rusya´dan alınacak S-400 füze savunma sistemine karşı yürütülen kampanyada sonuç alamayacaklarını gördükçe de ülkemizi çeşitli yollardan sıkıştırmaya çalıştıklarını söylemek yanlış olmaz. Kısaca, ABD, Suriye´deki planını hayata geçirmek için Türkiye´yi hareketsiz bırakmanın peşinde.

Bu noktada cevaplandırılması gereken soru ise, Haçlı ittifakının Suriye planı, bu ülkenin parçalanması ile sonuçlanmış olacak mıdır? Bu soruya ?evet´ karşılığı vermek yeni bir aldanışa zemin hazırlar. Çünkü geçmişte Irak´ta da bu ülkenin özgürleştirilmesi için işgal edildiği söylendi, ancak sonuçta burada özerk bir Kürt yönetimi kurularak parçalandı. Suriye´de Esad ve zulmünden kurtarmak vaadi ile önce karıştırıldı ardından Haçlı güçleri bu ülkeye gelip yerleşti. Artık herkesin bilmesi gerekiyor ki, Haçlı-Siyonist ittifakının nihai hedefi büyük Kürdistan oluşturmaktır. Böyle olunca da hedefte Suriye´den sonra Türkiye ve İran vardır. Yani, Suriye´de Fırat´ın doğusunda bir devlet kurmakla mesele sona ermeyecektir.

____________________

(*)Abdülkadir Özkan, gazeteci yazar




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —