Ulvi Saran, cezaevlerindeki yetersizliklere yönelik olarak af yerine, suç üreten kültüre ve odaklara dikkat edilmesi gerektiğini ve büyük adalet sarayları yapılacağına, bunların cezaevlerine dönüştürülebileceğini belirtiyor.
İmdat Demir, imdatdemir.com’da “Görünürlüğün Kurgusu: Modern Çıplaklığın Estetik Politiği ve Kültürel Kodları” başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Emekli vali ve yazar Ulvi Saran, herhangi bir sebepten dolayı toplumun büyük kesimine, ya da belli bir azınlığa yönelik olarak icra edilen ve asla haklılık içermeyen linç olgusuna ve onun oluşturan kültüre vurgu yapıyor.
Ulvi Saran, selama dair sözcüklerin salt dinin bir içeriğe sahip olmadıkları, o tür ifadelerin “dinin devletten ayrıştırılması” anlamında değil, laikler tarafından kültürel sürekliliğin sert biçimde reddedilmesine bağlıyor.
Kadir Canatan Yazdı;
Diziye yönelik tepkilerde, ‘Ortadoğu coğrafyasındaki kültürel fay hatlarını tetiklemeye hizmet edeceği ve toplumsal fitneye yol açabileceği’ görüşü öne çıktı.
Kadir Canatan Yazdı:;
Mehmet Altan, Almanya'daki son gelişmeleri, Batı ittifakı içinde sağcı popülistler ile liberal demokratlar arasındaki mücadelenin bir açıdan kültürel iktidar mücadelesinin keskinleştiğinin işareti olarak da gördüğünü belirtiyor.
Alaattin Karaca, muhafazakâr kitlenin, AK Parti iktidarı döneminde; iktidarında bu konudaki politikasızlığının da etkisiyle kendine ait kültürel değerleri koruyamadığını ve toplumsal çürümeye uğradığını belirtiyor.
Alaattin Karaca, Karar Gazetesi’ndeki yazısında dindar camianın Ak Parti dönemindeki “kültürel iktidar” tartışmalarını kaleme aldı.
Umran Dergisi 2025 Şubat sayısında Küresel Müesses Nizam Kırılırken” manşeti altında ‘Kültürel/Siyasi Şoklar, Tekno-Oligarşi ve Sallantıdaki Avrupa’ konusunu işliyor.
ŞakirDiclehan:“Kültüre ve düşünceye hizmet etmek, türkücülere ve şarkıcılara milyonlarca lira para harcayarak sağlanamaz.Türkiye’nin en büyük handikapı kültürsüzlüktür.Bu engeli aşmanın yolu, ona verimli bilgiler vermekten geçer."
M. MÜCAHİD SAĞMAN; İsrail üzerine toplanan sömürge karşıtı tepkinin kültürel, ekonomik, siyasal ve sosyal arka planı inşa edilebilirse İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra dünyayı kasıp kavuran kriz de aşılabilir.
İran Cumhurbaşkanı İbrahimReisi, ülkede Mahsa Amini'nin ölümü sonrası başlayan protestolarla birlikte zorunlu başörtüsü uygulamasında yaşanan sorunlar hakkında, "Başörtüsü sorununu kültürel bir yaklaşımla çözme arayışındayız" dedi
17 Kasım 1999 tarihinde UNESCO, 21 Şubat’ı Uluslararası Anadil Günü olarak ilan etmiş ve 2000 yılından bu yana dünyada kültürel çeşitliliği ve çok dilliliği desteklemek amacıyla “Dünya Anadili Günü” olarak kutlanmaya başlamıştır.
Muhammed Esiroğlu, siyasi tercihte esas belirleyenin, ekonomik durumlar olmadığın, aksine, en önemli belirleyen unsurun kültürel farklılıklar olduğunu ve buna da aidiyetin etki ettiğini belirtiyor.
DEVAPartisi G. Baş. Yardımcısı SanemOktar’ın “kabul edeceğimiz vatandaşlık anlayışında herhangi bir etnik, dini ya da kültürel kimliğe atıf yapılmayacak” ifadeleri, sosyal medyada“DEVAAnayasa’dan Türklüğü çıkaracak”a dönüştürüldü.
Mücahit Gültekin, CİA’nın 60’lı yıllarda komünizme karşı savaşmak için komünist yapılar oluşturup onları kullandığını, bugünde birçok sol çevrenin eski söyleminin yerine LGBT benzeri yollarda karar kıldıklarını belirtiyor.
Yasin Aktay, Moritanyalı çağdaş Müslüman düşünür Muhtar el-Şankıtî’nin, bir kısmı Türkçede de yayınlanan eserleri üzerinden, Şankıtî’nin, Müslümanların en büyük sorununun istibdat olduğunu vurguladığını belirtiyor.
Naman Bakaç, Noam Chomsky ile konuştu.
Ayşe Böhürler, Evrensellik, küresellik, dünyalı olmak gibi liberal söylemlerin çok hızla tarih olduğunu,. Bunun yerine yeniden milli, yerli kimlikler ve de kültürel ırkçılıkların yükselen değer haline geldiğini belirtiyor..
Prof. Dr. Mehmet Görmez Örtünme meselesinin sadece kadınlara has bir durum olarak ele alınamayacağını, bu yaklaşımın konuyu kısır ve kültürel bir değerlendirmeyle sınırlandırmak olacağını söyledi.
H. Pedram Küçük, perspektif.online’da “Üsküdar’ın Karnı ve Kültürel Yaşam” başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Süleyman Seyfi Öğün Yazdı;
Türkiye’deki akademisyenlerin yarısından fazlasının annesi,üçte birinin ise babası ilkokul veya altı eğitim seviyesinde;üçte biri dört ve üzeri çocuklu ailelerden geliyor;çoğu erken çocukluk dönemlerini köy veya kasabada geçiriyor
Roni Margulies yazdı;
Umran Dergisi, 2022 Nisan Sayısında, “Varoluş Krizlerini Yeniden Düşünmek“ üst başlığı altında “Ahlaki Kayıtsızlık, Kültürel Müphemlik ve Hayatın Anlamı“ üzerinde duruyor.
İsmailKılıçarslan, ramazanın sadece farz kılındığı için kabul görmesini; ne ondan faydalanma, ne de kapitalist tüketime kurban etmek ve ne de konuya dair oluşan yanlış kültüre karşı yeni kültürler icat etmek olmadığını belirtiyor.
Süleyman Seyfi Öğün, 15-20 yıldır Batıcı kültürel elitin, dünyanın gidişatına bakarak, oluşan durumu“güzel günler” olarak değerlendiren kültürel elitin, süreç içerisinde savrulma yaşadığını ve bozguna uğradıklarını belirtiyor.