Murat Güzel, Muhsin Mehdi’nin “İbn Haldun’un Tarrih Felsefesi adlı esrinden yola çıkarak; onun ne pozitivis ve ne de tarihsici olmadığının altını çiziyor.
Ali Bayramoğlu, toplumsal bir gelişmeyi vurguluyor, ancak, “…bu hususun, hiçbir şekilde, pozitivist beklenti ile değil, birey-kimlik zıtlığı, birinin diğerini eritmesi olarak düşünülmemesi..” gerektiğine de dikkat çekiyor.
Murat Fırat yazdı;
Müslüman hocamıza göre anlaşılan şudur ki; bu ve benzeri bela, musibet ve salgınlar için bir gerekçe bulmaya gerek yoktur. İnsanoğlu, kendi tedbirsiz ve vurdumduymaz yaşantısının bir sonucu olarak bu tür salgınlar ortaya çıkmaktadır.