Arş. Gör. Dr. Rumeysa Köktaş Independent Türkçe’de “Kays Said'in Tunus'a vaadi: Otoriterliğin geri dönüşü” yayınladı. Adı geçen yazıyı iktibas ediyoruz…
Ali Bayramoğlu, Dünyada ve ülkemizde yönetim bazında, hazcı ve hedonist anlayışa uygun savıyla liberal anlayışın yerine “yerli ve milli” etiketli görünen, ama apaçık bir otoriterliğin yer bulduğunu belirtiyor.
Yıldıray Oğur, kendi ülkesine muhalif olan sözde özgürlükçü tiplerin birtakım mezhebi ve ideolojik vs. saiklerle otoriterliğin ve diktatörlüğün hüküm sürdüğü Suriye’deki rejimi desteklemelerinin tuhaflığına dikkat çekiyor.
Taha Akyol, İran’da, Şahlık rejimine karşı İslam’dan hareket ederek bir devrim gerçekleştirildiğini, ama gelinen süreçte –yenilenme çabalarının hiç dikkate alınmadan- otoriterliğin giderek pekiştirildiğini belirtiyor.
Alper Görmüş, basını/medyayı düzene sokma düşüncesine dayandığını söylediği Cumhurbaşkanlığı iletişim Modeli’nde kastın; medyanın, “yerli ve milli” anlamda her yanıyla başa tabi olunması olarak değerlendirileceğini belirtiyor.
