Neden, La İlahe diyoruz.? Tevhid'in manası nedir? La ilahe illallah sıradan bir cümlemidir? Peygamberler sabahtan akşama kadar, hoplayarak, zıplayarak bu kelimeyi sürekli söyleseler di şayet, ebu cehiller yinede karşımı çıkarlardı.?
La ilahe illallah bir hayat nizamıdır. Allah'tan başkalarının hakimiyetini reddetmektir. Her konuda Allah'ı bilen, işiten, gören, yaratan, yöneten olarak kabul etmektir.
La ilahe illallah demek, Allah'tan başka sığınılacak, dayanılacak, güvenilecek, kendisinden yardımda bulunulacak kimse yok demektir.
Kurtarıcı aramamak demektir. Yönetici, Allah'a rağmen kanun koyucu, hüküm verici kabul etmemek demektir.
Yegane doğrunun, Allah'ın olduğunu kabul etmek demektir.
Bunları bu şekilde iman edip kabul etmeyenlerin de, tağut olduğunu, bunun bir Allaha isyan, aynı aynı zamanda da O'na başkaldırı, zulüm, haksızlık ve hadsizlik olduğunu, Allah'ın yetkilerini gasp ettiklerini ve bunları reddetmenin imanın bir gereği olduğunu Yüce Rabbimiz kitabında bizlere defaatle açıklıyor ve bizleri uyarıyor.
Kur'an'da neden bunu anlamaya çalışmıyoruz? Allah'tan başka ilahlar ve rabler ne demek? yarattığını öldüren, dirilten, düzene koyan, tasavvur eden, rızıklandıran, hayat veren, dua edildiğinde icabet eden, her şeyi belli bir kurala ve kanuna, karara göre yaratan, yaşatan ve öldüren, sadece bir ilah değil mi?
Allah'tan, başka ilahlar da mı var? Neden Allah'tan başkalarına, Allah'ın(cc) yetkilerini veriyor, onun sıfatlarını, onun yaratma, yönetme sıfatını kabul ediyoruz da, hükmetme, yardım istenecek tek ilah olma, kendisinden başkasına sığınmama inancı ve düşüncesini neden ondan başkalarına veriyoruz?
Nneden, neden yalnız ve yalnız, onunla irtibat kurmuyor, sadece ondan yardım istemiyor, ona sığmıyor ve onun istediği bir düzeni, sistemi, rejimi, toplumu, hukuku, adaleti inşa etmiyoruz ya da etmek için niyetlenmiyor, O yola çıkmıyoruz?
Mesele, Allah'ın varlığı ve yokluğu meselesi değil..! Mesele, Allah'ı tüm alanlarda, tüm yönleriyle, bir bütün olarak, kabul edip, O'nun tüm yetki ve sıfatlarını, sadece ve sadece, O'na ithaf edip, O'na vermektir. O'nu öyle kabul etmektir. O'(cc) bütün noksanlıklardan, eksikliklerden, zayıflıklardan, zaaflardan, kusurdan, çaresizlikten, güçsüzlükten, münezzehtir, uzaktır...
O'nun gücü her şeye yeter. "O"sizin zannettiğiniz gibi, bir ilah değil, O'nun haşa, yardımcıları falan yoktur. Melekler ve Peygamberler, bütün insanlar, O'nun kulu ve kölesidirler. O'nun izni olmadan, onlar hiçbir şey yapamaz, O'nun yardımcıları, şefaatçileri, onun katında, sözü geçen, itibarı olan diye bir şey yoktur.
O'bir düzen, nizam yaratmış, ona göre bütün kainati yönetmektedir. O'nun izni dışında, bir sinek bile uçamaz. Bir karınca gezemez. Her şey O'nun izni, sonsuz ilmi, müsaadesi çerçevesinde hayatını idame ettirebilir.
O'(cc) bir şeyin olması istediği zaman ona ol der,hemen oluverir, O'nun gücü herşeye yeter. Ondan başka sığınacak, dayanılacak, görüşlerine başvurulacak, Yüce her şeyi bilen, işiten bir başka ilah yoktur..
Peygamberler ise Onun sadece birer elçisidir. Tebliğ ile insanları, Tevhid'e davet etmekle mükelleftirler.
Şirki, küfrü ve tağut'u reddetmek ile mükelleftirler. Eğer görevlerinin bir kısmını bile yapmazlarsa, hatta bir ayeti bile açıklamazlarsa, onun şah damarını koparırız diyor Allah(cc).
Peygamberlik, öyle basit bir olay değildir. Peygamber, Rabbimin o gün bana nasıl bir muamelede bulunacağını bilmem diyor..!
Bir başka bir ayette ise, kişinin elinin kazandığından başkası yoktur diyor. Demek ki, çaba bizden, mücadele etmek, gayretimizi, imkanımızı ve niyetimizi doğru tutarak elimizden geleni ortaya koymak, sonra da Rabbimize sığınmak ve ondan yardım istememiz gerekiyor...
Allah(cc)şayet size yardım etmezse, kimse size yardım edemez. Allah (cc) sizi tutmazsa, kimse sizi tutamaz. Allah (cc) size vermezse, kimse size bir şey veremez. Allah (cc) size hayır murad ettimi, sizden onu engelleyecek yoktur. Allah size şer isabet ettirdi mi, onu da ortadan kaldıracak bir güç, kuvvet, kudret yoktur...
Bütün güç, kuvvet ve kudret Allah'ındır. La havle vela kuvvete illa billahil aliyyil azim...
