Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz


Seyfi Pınarbaşı


SINAV BİLİNCİ

Yazarımız Seyfi PINARBAŞI'NIN "YENİ" YAZISI...


"Biliniz ki, mallarınız ve çocuklarınız ancak sizin için bir sınavdır. En büyük mükâfat ise Allah katındadır." enfal. 8/28                                             

Sınav aracı olan tüm emanetlerin bizi ayartıcı bir unsura dönüşmesinden Allah’a sığınmak lazım. İnsanı Allah’a ve kendisine karşı yabancılaştıran bir unsura dönüşmek ne kötü kendini bilen erdemli insanlar, elimizde çok et, kalbimizde yok et diye dua ederlermiş. Bu İslam terbiyesinin insana verdiği derin bakış açısı. Hz. Peygamber sevgili torunları Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin efendimizi severken bu derin bakış açısını şöyle ifade edermiş. Hem öper sever hem de; Siz var ya siz, siz adamı Allah yolundan alıkoyarsınız diye öpermiş. Bu çok önemli muhatap olduğunuz değerin bir tehlikeli bölgesi olduğunu hatırdan çıkarmamak. Size verilen her bir nimetin bir yan tesiri olduğunu akıldan çıkarmamak ve ondan korunmaya çalışmak. Mal, evlat ve sahip olduğunuz her şey eğer ahlaki değerleri size çiğnetiyorsa, o sizin için bir nimet olmaktan çıkmış, başka bir şeye dönüşmeye başlamıştır. Aslında hepimiz bir başkasının sınavıyız.                                                                                 

Sınav hazırlığında olan bir insanın sınav bilincine sahip olması için öncelikle ne tür bir sınavdan geçeceğini çok iyi bilmesi ve sınav sürecinde nasıl bir yol ve yöntem izleyeceğini belirlemesi gerekir. Bilinç farkındalık halidir. Bilgiyi işleyebilme durumudur. İnsanın hayatı boyunca duygu, düşünce ve davranışlarını kontrol etmesi ancak bilinç ile yani sınav bilinci içerisinde olması ile gerçekleşir. Kişi duygu veya düşüncelerini tanırsa, ,tepkilerini de buna göre düzenler.                                                                                                                                                                                        

Her türlü bağlayıcı, sınırlayıcı, yüksek ilke ve ahlaki kurallardan, hesap verme sorumluluğundan sıyrılan, aşkın bir merkezle bağını koparan, sınav bilincini yitiren bir zihin yeryüzüne acı, gözyaşı ve mutsuzluk ve fesattan başka ne verebilir ki Dünya görüşümüzü, ahiret hayatını kazanmaya yönelik kurgulamalıyız.                                                                                                     

İnsan olarak dünyaya gelme sebebimiz yeryüzü halifeliği yani kendi tekâmül yolculuğumuz. İnsan olarak kendimizi elimizden gelenin en iyisini ortaya koyarak makbul işler yapmakla yükümlü hissetmeliyiz. Zaferden değil, seferden sorumlu olduğumuz bilincine sahip olmalıyız. Çabasız geçen bir ömrün bize fayda sağlamayacağı bilincinde olmalıyız.                                                       

"Her insanın önünde ve arkasında, kendisini Allah'ın emrine bağlı olarak koruyup denetleyen melekler vardır. Gerçek şu ki, insanlar kendi iç dünyalarını değiştirmedikçe, Allah onların genel durumunu değiştirmez. Allah bir topluma kendi kötülüklerinin bir sonucu olarak, bir felaket tattıracağı zaman, onu geri çevirecek yoktur. Zaten o insanların, Allah'tan başka koruyup kollayanları da yoktur."rad.13/11                                       

Aşkın bir merkeze bağlı olarak bizi denetleyen bir kamera sistemi tarafından kayıt altına alındığımızı ve sınava tabi tutulduğumuzu unutmamalıyız. Tarihin zor bir dönemini yaşıyoruz yani gündönümündeyiz hem Allah’la, hem imanımızla, hem de birbirimizle sınavdayız. Doğru işler yaptıkça bunun meyvelerini alacak, insana inanarak yaptığımız her işin karşılığını Allah bize nasip edecektir.                                         

Uhud'da savaş vardı
Bu savaş bir imtihandı
Gerçi her savaş bir imtihandı
Tüm yaşam bir imtihandı
Tüm yaşam bir imtihandı
Ama Uhud İmtihan içinde bir imtihandı.                                                                                                                                              

Erdem Bayazıd'ın bu mükemmel şiir dizeleri İnsanın hayat içerisinde verdiği sınav mücadelesini ne kadar güzel ifade ediyor. Savaş bir imtihandı ve hayatın kendisi de zaten bir imtihandı. Aslında düşünürsek hepimiz imtihan dünyasındayız.                                   

Savaş her zaman insanların düşünce dünyasında başlar ve bu düşünceler içeriden itekleyerek fiziksel eylemlere dönüşür. Biz günlük yaşamımızdaki Savaş’ı sonlandıracak olursak, nefret ve şiddet içeren düşünceler üretmeyi gerçekten bırakabilirsek işte o zaman bir şeylerin, yakın çevremizden başlayarak değiştiğini görmemiz için umut vardır ve mükemmel şeylerin ortaya çıkması mümkündür. Eğer kendi içimizdeki felaketi sonlandırmanın bir yolunu bulursak, dünya çok daha iyi ve yaşanacak bir yer olacaktır. Sınavın sonucu ise insanları mutlu edecektir.    

Düşüncelerimizin hangi yönde gayret sarf etmekte olduğunun farkında olmamız gerekiyor. Önce kendimizi ve insanlığımızı anlamak zorundayız İnsanlığın kendisini yenilemesi için kitlesel bir devrime gerek yoktur. İnsanlığın gerçek dönüşümü, bütün insan paradigmasını kavramış ve kendi birliğine ulaşan bireylerin dönüşümü ile gerçekleşir.                                                                    

Dünya garip bir yöne doğru hareket ediyor ve dünyadaki büyük çaplı tüm problemler çözülmeyi bekliyor sorunları fark edip çözüm üretecek sınav bilincinde olan gençleri yetiştirmemiz gerekiyor. Uzun yolculuklar atılan tek adımla başlar.

Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz

YAZARLAR