Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz


Musab Aydın


MALCOLM X 2. BÖLÜM

Musab AYDIN'IN Yazısı; Ayakkabı boyacılığı yanında bu kirli işleri de yaparak suç dünyasına adım attığında Malcolm, henüz on beş yaşındaydı. 


Şubat şehadet ayıdır. Malcolm X’in şehadetinin sene-i devriyesini idrak ettiğimiz zamanları yaşıyoruz. Bu vesile ile Malcolm X’i, mücadelesini ve bize miras bıraktığı değerleri hatırlamak amacıyla kaleme aldığım yazı dizisinin ikinci bölümü. 

MALCOLM X

Balo ve gösteri salonunda ayakkabı boyacısı olarak işe başlayan Malcolm Little, daha ilk akşam asıl görevinin davetlilere, müzik gruplarına kadın ve uyuşturucu temin etmek olduğunu öğrenmişti. Ayakkabı boyacılığı yanında bu kirli işleri de yaparak suç dünyasına adım attığında Malcolm, henüz on beş yaşındaydı. 

Dönemin Amerika’sında siyahi gençler, evli de olsa paralı bir beyaz kadınla arkadaş olduktan sonra çalışmak zorunda kalmıyorlardı. Malcolm da aynı yolu izlemişti. Cezaevine girinceye kadar beraber yaşadığı beyaz kadın Sophia ile bu gösteri salonunda tanışmıştı ve bir süre sonra da çalışmayı bıraktı. Eğlence ve gece hayatına alıştı. Uyuşturucu kullanarak ve sabahlara kadar dans ederek çalışmadan yaşıyordu artık. Ablasının ısrarı ile demir yolu şirketinde bulaşıkçı olarak işe başladı. Daha sonra çay ve kahve satmaya başladığı trenin bir New York seferinde sabaha kadar Harlem’i dolaştı. Eğlence mekanlarını gezen ve tutku ile bağlanan Malcolm, Harlem’den ayrı yaşayamayacağına karar verdi.

Demir yolundan ayrılıp Harlem’e yerleşti. On altı yaşında barmenlikle işe başladığı Harlem de kaçak içki dağıtımı, esrar satıcılığı, mafyanın organize ettiği piyangoculuk, yol kesmek, soygun yapmak ve hayat kadınlarına kılavuzluk gibi her türlü kirli işe bulaşmıştı. Demir yolu kartını kullanarak dost olduğu müzik gruplarının gittikleri şehirlere uyuşturucu kuryeliği yaptı. Askerlik, hapis ve düzenli çalışmaya “korktuğum üç şey” derdi Malcolm. Ancak korktuğu başına gelmişti ve askerliğe çağrılmıştı. Tam da savaş zamanıdır. Harlem sokaklarında Beyazlar adına birçok siyah ajanın gezdiğini ve siyah gençler hakkında raporlar tuttuklarını bilen Malcolm, zencilerin giydiği uçuk kıyafetlerden birtakım giyer ve sokaklarda dolaşarak “Beyaz adam beni askere çağırıyor. Savaşa götürecek, evet bende gideceğim ama Zencileri örgütleyip silah depolarını ele geçireceğim ve beraberce beyaz adamları haklayacağız.” diye bağırarak konuşmalar yapar. Hakkında rapor düzenlendiği kanaati oluşunca gittiği askerlik şubesinde Psikiyatra gönderirler. Psikiyatride de aynı minval üzere konuşmalar yapınca, askerliğe elverişli olmadığı gerekçesiyle salıverilir.

Tekrar dümenciliğe dönen Malcolm, birçok insanın hedefi haline gelmişti. Polis bulaştığı kirli işlerden haberdar olmuş, suç üstü yapmak için fırsat kolluyordu. Dövdüğü yeni yetme dümenci bir siyahi ise belinde silahı intikam için Malcolm’un peşine takılmıştı. Çalıştığı piyango çetesinin organizatörü de kendisini aldattığı gerekçesiyle iki kez alnına silah dayamış, öldürmek için uygun yer ve zamanı kolladığını söylüyordu. Gün içinde çeşitli uyuşturucu maddelerini karıştırarak alan Malcolm’un ayık zamanı olmadığı gibi sağlığı da iyice bozulmuştu. Bu durumundan haberdar olan dostu Shorty, bir gece operasyonu ile onu tekrar Boston’a götürür. 

Her türlü dümenciliği öğrenmiş olan Malcolm, kendi işini yapmaya karar verir. Shorty’e bir hırsızlık çetesi kurma fikrini açıklar. Malcolm, bu fikre sevinen Shorty, arkadaşı Rudy, Beyaz kadınlar Sophia ve kız kardeşinden oluşan beş kişilik çetesini kurar. Rudy masaj için gittiği evlerde, beyaz kadınlar da anketörlük numarasıyla girdikleri evlerde kıymetli eşyaların yerlerini tespit ederler. Amerika’da her suç örgütünde olduğu gibi bu çetelerde de patron yine beyaz adamdır, çalınacak eşyaları belirleme, fiyatını ve satışını o yapar.

“Her örgüte bir reis şart, tek kişilik bir örgüt dahi olsa” diyen Malcolm, çetenin lideri olarak koyduğu kural gereği, çete üyeleri çaldığı bir eşyayı asla kendilerine almayacaklardır. Kuralı kendisi ihlal eder ve çaldığı bir arızalı saati kendisine ayırır. Bıraktığı tamirciden almaya gidince yakalanır, böylece büyük soygunlar yapan çetenin ömrü sadece beş ay sürer. Çete yakalanan diğer üyeleriyle mahkemeye çıkartılır.

Beyaz kadınlar hırsızlıktan iki yıl hapis cezası alırlar ve bunun için ödedikleri az bir kefaletle serbest kalırlar. Malcolm ve Shorty hırsızlıktan iki yıl, beyaz kadınlarla yaşamaktan sekiz yıl olmak üzere on yıl hapis cezasına çarptırılır. Hapishaneye giren Malcolm uzun süre konuşmaz, kurallara uymadığı gerekçesiyle işkencelere maruz kalır. Uyuşturucu krizlerine girer. Cezaevi rahibi ve Psikiyatrının ilgilenmesine, hakaret ve küfür ile karşılık verir. Bu sebeple uzun zaman tek kişilik hücrede kalır. Malcolm hiçbir dine inanmaması ve küfürbazlığından dolayı “İblis” lakabıyla ünlenmiştir. Yaşlı ve bilge bir mahkûmun ilgisi, Malcolm’da değişime sebep olur. Dini değerlere hakaret etmenin ve dinsizliğin tehlikesinden bahseder. Dini değerlere hakaret etmekten vazgeçen Malcolm’un hidayete doğru attığı ilk adım bu olmuştur. 

Ablasının yardımı ile daha iyi şartlara sahip bir cezaevine nakledilir. Her türlü kitabın bulunduğu cezaevi kütüphanesini mesken tutar. Kendisini ifade edemediğini fark eden Malcolm, mektupla dil eğitimi almaya başlar. Yazısını düzeltir, okumaya başladığı sözlüğü bitirdiğinde bir milyondan fazla kelime yazmıştır. Din, tarih ve felsefe alanında uzun yıllar okumalar yapar. Öyle ki yapılan bütün münazaraların arananı da galibi de her zaman Malcolm’dur. Elijah Muhammed’e mensup kardeşinin telkiniyle domuz eti, uyuşturucu ve tütünü bırakarak Elijah’a mektup yazar. İman ettiği ve bağlandığı Elijah ile mektuplaşması mahkumiyeti boyunca devam eder. Yedi buçuk yıllık mahkumiyetin sonunda şartlı tahliye ile salıverilince Detroit’e abisinin yanına yerleşir. Malcolm, bir süre sonra Elijah Muhammed’in konferansına katılmak için Chicago’da gider. Elijah, konuşmasının arasında daha önce hiç görmediği Malcolm’a ayağa kalkmasını söyler. Onun trajik çocukluğunu ve gırtlağına kadar suça batmış gençliğini ve hapishanede yaşadığı müspet değişimini anlatır. Elijah her yeni üyesine yaptığı gibi Malcolm’unda soyadını değiştirir. Beyaz efendilerinin(!) siyahlara verdiği soyadını reddederek, kayıp atalarına atfen X soyadını veriyordu. Amerika, beyaz ırkçılığa karşı haklı öfkesiyle haykıran Malcolm X’i tanıyacaktır.

 

“devam edecek”


 

Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz

YAZARLAR