Korona virüsüsalgını, hayatımızı kökten değiştiren bir tablo ortaya çıkarmıştır. Korona virüsüne karşı en etkili mücadele biçiminin eve kapanmak ve insanlarla aramıza fiziksel mesafe koymak olduğunu söyleyebiliriz. Fiziksel mesafe, doğal olarak insanlarla olan sosyal ve duygusal ilişkilerimizin niteliğini değiştirmektedir. Kendimizi ve başkalarını korumak için fiziksel yalıtım, bir ihtiyaç olmanın ötesinde bir zorunluluk haline gelmiştir. Virüsün yayılmaması için birbirimize güvenerek ve saygı duyarak hep birlikte hem kendimizi, hem diğer insanları korumak için üzerimize düşen insani ve ahlaki sorumluluğu ve görevi yerine getirelim. Korona günlerinde yapılacak en en önemli iş, salgına karşı kendimizi ve başkalarını korumaya devam etmektir. Virüse karşı aldığımız tedbirler konusunda hiçbir şekilde gevşememek ve bıkkınlık göstermemek konusunda sebatla ve azimle davranmaya devam etmeliyiz.
Asıl yaşam alanımızın evlerimiz olduğunu yeniden keşfettiğimiz bugünlerde en çok okumaya, düşünmeye ve anlamaya ihtiyacımız vardır. Korona günlerinde yapılacak en önemli iş okumak, düşümek ve anlamaktır. Kitaplar, düşünmemizi ve anlamamızı besleyen ana kaynaklardır. Balzac’ı, Hugo’yu, Sartre’ı, Camus’yu, Stendhal’i, Tolstoy’u, Zweig’ı bugünlerde yeniden okumalıyız. Kitapsız bir hayatın, her türlü olumsuzluğa davet çıkarttığını fark etmeliyiz. Kitapların sınırsız ve zengin dünyasında kendimizi ve diğer dünyaları keşfetmeliyiz. Bugünlerde bize iyi gelecek tek şeyin kitap olduğunu, kitap sayesinde iyileşebileceğimizi ve olgunlaşabileceğimizi fark etmek önemlidir. Bugünlerde ihtiyaç duyduğumuz şey can sıkıntısı değildir. İhtiyaç duyduğumuzu şey, “can sevinci”dir. Can sevinciyle günlerimizin geçmesi için maksimum düzeyde kitaplarla hayatımızı donatmalı, okumayı asli iş haline getirmeliyiz.
Korona günlerinde bizi geliştirecek ve ufkumuzu açacak kaliteli ve klasik nitelikte filmler izlemeliyiz. Şimdiye kadar izlemediğimiz önemli filmleri tespit etmeli ve izlemeliyiz. Al Pacino’nun Kadın Kokusu isimli filmini izledim ve emekli bir subayın ilginç kişiliğini izleme fırsatı buldum. Sinema dünyasının kaliteli romantik filmlerini izlemek bugünleri verimli bir şekilde geçirmemize yardımcı olabilir. En son izlediğim Yeni Dünya isimli film harika bir yapıt olduğunu söylemeliyim. Gabriel Garcia Marquez’in ünlü eseri Kolera Günlerinde Aşk isimli romanından derlenen film her zaman izlenebilir. Sırada Days of Heaven isimli 1978 yapımı bir film var. Bu film, bugünlerde seyredilebilecek en güzel yapıtlardan biridir. Dr. Şivago ve Anna Karenina gibi klasik filmleri yeniden izlemeyi planlıyorum. Film ve belgesel izleme konusunda yeni alışkanlıklar kazanabiliriz. Doğaya, insana ve bilime dair film ve programlarla yeni bilgileri ve tecrübeleri öğrenebiliriz.
Aile fertlerinin hep birlikte olduğu günler yaşıyoruz. Evdeki işleri hep birlikte yapabiliriz. Mesela bugünlerde mutfak işlerinde birbirimize daha çok yardımcı olabiliriz. Evdekilere kendi emeğimizle güzel yemekler hazırlayabiliriz. Mutfakta vakit geçirmenin ve uğraşmanın hepimiz için eğlenceli ve keyifli olabileceğini keşfetmenin yollarını bulabiliriz.
Evin içinde bütün günümüzü televizyon başında ve elinde telefonla tüketmemeliyiz. Canlı ve hareketli bir hayatımız olmalıdır. Evin içinde hareket etme ve egzersiz yapma oranımızı arttırmalıyız. Günlük en az 45 dakika ev içi spor yapmaya özen göstermeliyiz. Sağlıklı beslenme ve spor evdeki hayatımızın olmazsa olmazı olmalıdır. Can sıkıntısını bahane göstererek yemek merkezli bir hayatla sağlığımızı bozmamalıyız.
Herkesin kitlesel olarak virüsle mücadele ettiği günlerden geçiyoruz. Kitlesel panik, korku ve ümitsizlik hepimizi olumsuz etkileyebilir. Kitle psikolojisinden etkilenerek bireyselliğimizi yitirmemeliyiz. Bugünleri bireyselleşmeyi ve özgürleşmeyi yeniden keşfedeceğimiz imkanlar olarak değerlendirebiliriz. İşlerimiz, ilişkilerimiz ve alışkanlıklarımız konusunda kendimizi yeniden değerlendirebilir, kendimize yeni hedefler koyabilir, yeni ilgi alanları belirleyebiliriz. Başka bir ifade ile bugünleri birey olarak kendimizi yenilemenin imkanlarını araştırdığımız özgürleşme zamanları olarak değerlendirebiliriz.
Evde olmak ve evdekilerle olmak, harika bir fırsattır. Bugünlerimizi okumayla, öğrenmeyle, sporla, sinemayla, sevinçle geçirebiliriz. Can sıkıntısından şikayet etmek yerine, can sevinci için neler yapabileceklerimizi aramalı, bulmalı ve yapmalıyız.
Kaynak: Milat Gazetesi
