Yüzyıldır; Hint kıtasında, Ortadoğu ve Afrika’da akan kanın baş aktörleri; Rusya’nın onayı ile adına Sykes-Picot anlaşması denilen işgal eylemi ile İngiltere ve Fransa’dır.
Anadolu ve Ortadoğu topraklarının paylaşımını içeren gizli bir anlaşma Sykes-Picot. Fransa adına François Georges Picot, İngiltere adına ise Sir Mark Sykes’in imza koydukları, onların adı ile anılan bu; böl, parçala ve yönet planının, bölgenin kaderi üzerinde kalıcı etkileri yakıcı ve yıkıcı olarak hala devam etmektedir.
Bölge halklarına rağmen cetvelle çizilen sınırlar ve oluşturulan devletçikler; adeta çatışma üzerine kurulmuşlardır. 1916 yılından bugüne kadar bu topraklarda darbeler, küçük ya da büyük savaşlar eksik olmamıştır. Milyonlarca insan ölmüş, yerlerinden edilmiş, açlık ve yoksulluk öğretilmiş çaresizliğe dönüşmüş; yer altı/yerüstü kaynakları heba olmuştur.
Sykes-Picot işgal girişimi farklı isimler altında da olsa varlığını devam ettirmektedir. Bu yüzyılda bunun adı Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) olarak hayata geçirilmek istenmektedir. Aktörler değişse de plan aynı şekilde işlemektedir. 100 yıl öncesinde Şerif Hüseyin’in üstlendiği ihanet rolünü, bu gün PKK, YPG ve DEAŞ üstlenmektedir. İngiltere ve Fransa’nın yerini ABD almıştır. Söylenilen hikaye aynı “bağımsız olmak.” Dünün bazı Arap aşiretleri Şerif Hüseyin’in sözde bağımsızlık sevdasına inanarak; İngiltere ve Fransa postallarını yaşadıkları topraklara davet ederken; bugün PKK ve YPG ekseninde Kürtler “bağımsızlık” adına başta ABD olmak üzere; batılı ve doğulu egemenlere; postal olmayı seçmişlerdir.
Ve Amerika müttefiki olarak ilan ettiği PKK/YPĞ özelinde Kürtleri yine yalnız bıraktı. Batı Kürtlere yönelik 100 yıldır uyguladığı; kışkırt, tahrik et, isyan ettir, silah sat ve imha edilmelerine seyirci kal politikasını devam ettirmektedir. Çatışma/savaş alanlarının en görünür özelliği, katliam ve göçler sonucu; sosyal hayatın durması ve insansızlaşmaya başlamasıdır.
Suriye savaşında gözden kaçan/kaçırılan ve stratejik bir şekilde yürütülen en büyük plan insansızlaştırma operasyonudur. Suriye’de insan sayısının en aza indirilmesi; devlet kılıklı terörist bir yapıya, yani İsrail’e işgal zeminin hazırlanmasıdır. İşte Sykes-Picot işgal ve katliam projesi ve BOP planı; İsrail’in önünü açma planıdır. Tarihsel ve stratejik açıdan bakıldığında Suriye savaşı; İsrail adına yapılan bir savaştır. Yani onların Nil’den Fırat nehrine kadar olan topraklarda; Arz-ı Mevud/vaad edilen bu topraklarda; büyük İsrail’i kurmak içindir.
Barış pınarı operasyonu egemen güçlerin planını boşa çıkarmak ve İsrail’e dur demek için gerçekleştirilen bir operasyondur. Bu barış harekâtının yanında; Kürtler, Araplar, İranlılar ve tabi ki Türkler her ne pahasına olursa olsun durmalılar ve destek vermelidirler.
İsrail'e hayır!
