Hayat bir mekteptir. Mektebi dünya. Bu dünya hem mekteptir hem de değirmen. Hepimiz bu dünya mektebinin talebeleriyiz aynı zamanda.
Dünya aynı zamanda bir değirmendir de. İnsanı öğüten eleyen bir değirmen…
İnsaniyet mektebi aynı zamanda; ilke, irfan, iman, ihlas, ahlak, karakter mektebidir de. Bu mektebin öğretmenleri önce Peygamberler (as), sonra âlimler, arifler, abidlerdir.
Bu mektepte ilim, ahlak, fazilet, erdem, amel, şehadet vs. konular hem yaşanır hem okunur.
Bu mektep bildiğimiz türden donuk, sönük, cılız, anlamsız, dünyacı mektepler değildir.
Aksine canlı, dinamik, aktif, anlamlı, uygulamalı mekteplerdir. Bu mektepte ölüler(ölümsüzler) şehitlerde baş öğretmendir...
Bu mektepte önce insanlık, vicdan, ahlak öğretilir sonra da; iman, ihlas, ittika, irfan, şehadet öğretilir. Burada öğretimden daha çok eğitim yapılır. Yani; dersler uygulamalıdır.
Bu okulların başı, en önemlisi Mekke deki Kâbe i Muazzamadır. Her şeyden önce ve önemli olanı bu okulların başöğretmeni Yüce Rabbimiz (cc)’dir.
O bizi tasarlar, yaratır, müfredatlandırır, kodlar ve eğitir. Dünya bir okuldur. İnsanlar bu okulun öğrencileri.
Her okulda olduğu gibi bu okulda da yaramaz, kural tanımaz, ilkesiz, sorumsuz, tembel öğrencilerde bulunur. Hem de çokça!
Dünya okulunun en ahlaksız, kural tanımaz, kötü niyetli, dersi kaynatan, haylaz, hayta öğrencisi şüphesiz ki şeytandır.
Bu öğrenci yaptığı ahlaksızlıklar, kötü niyet, kötü örnek sayesinde okuldan kovulmuştur.
Bu mekteplerden biriside Mekke de Hz. Peygamber (as) tarafından kurulan mektebi Suffa’dır. Orada İslam davasının temeli atıldı ve bu okuldan mezun olanlar dünyanın dört bir yanına dağılarak mezun oldukları bu güzide okulun şubelerini açtılar ve mesajını yaydılar.
Bu durum çeşitli inkıtalara, bir takım kırılma engelleme, ihanet, savrulmalara rağmen günümüze kadar geldi. Bundan sonrada kıyamete kadar da devam edecektir.
Bu mektebin ilk mezuniyet töreni Veda Haccı’nda yapıldı. Bu güzide okulların güzide, seçkin öğrencileri her yıl Mekke de bir araya gelir görüşmeler, istişareler yapılır.
Bu okulun Mürebbilerinin ileri gelenlerinden biriside şüphesiz İbrahim (as)’dır. O bize tevhidi öğretti. Okulda tevhit dersi şüphesiz Ona aitti.
Başka bir öğretmen daha vardı. Şehadet dersimize girerdi. Onun adı Hz. Hüseyin’di (ra.). O da bize şehadeti uygulamalı öğretti, belletti, gösterdi.
Bu büyük insaniyet mektebinde kimler yoktu ki; Âdem, Nuh, Hud, Salih, Eyyüp, Davut, Süleyman, Yusuf, İbrahim, İsmail, İshak, Musa, İsa, Muhammet (AS.) Meryem, Hatice, Aişe, Sümeyye (r.anhüma) Ebubekir, Ömer, Ali, Osman (ra.) bunlar ilk dönem mezunlar.
Daha sonra nice değerli, önemli sahasında usta, üstatlar, âlimler şehitler, şahitler yetişti bu güzide, seçkin mektepten.
İmamı Azamlar, Şafiler, Hanbeliler, Caferi Sadıklar daha sonraları; Hasan el Bennalar, Seyyit Kutuplar, Mevdudiler, Şeriatiler, Şeyh Saitler, Şeyh Şamiller, Bediüzzamanlar, Necmeddin Erbakanlar, İmam Humeyniler, Şeyh Ahmet Yasinler, Abdulhamit Turgut, (ra.) vs. hep bu güzide okulun talebeleridir.
Bu mektepler kıyamete kadar da devam edecek şüphesiz. Bu mektepler karanlık dünyanın aydınlık yüzüdür. Kararmış ruhlara, aydınlık bir nefes, umutsuzlara umut, kötülere iyilik, cimrilere cömertlik taşımışlar.
Hep yeni bir ruhla, aşkla, ümitle meşale olmuşlar.
Rabb demek aynı zamanda eğiten, öğreten, terbiye eden demektir. İşte bu okulda talim ve terbiye yapılır. Rabbimiz bu okulun terbiyecisi, denetleyicisi, gözetleyicisidir aynı zamanda.
İnsaniyet mektebinde fakir fukara gözetilir. Onların bu mektepte güzide bir yerleri vardır. Onlar bu okulun özel öğrencileridir.
Bu mektepte insanlığın faydası, iyiliği için kafa yorulur, plan ve projeler yapılır. Bu okulda nice bedeller ödenir. Kalite söz konusudur.
Sürekli olarak O büyük sınav gününe hazırlık yapılır. Onun için her derse ayrı bir önem verilir.
Bu okulların bir başka adı da mektebi şehadettir!
Burada şehadet anlatılmaz yaşanır adeta buram buram.
Şehadet anlatılmaz yaşanır. Bu uğurdaki en büyük paye, onur ödülüdür. En önemli bir makamdır, değerdir.
Şehadet; içsel bir duygu, dürtü, fetihtir. Şehadet bir adanış, duruştur. Yaşatmak için kendini feda etmektir.
İnsaniyet mektebi eşitlik mektebidir de. Tek ölçü takva, vera, ihlastır.
Bu mektepte yarış söz konusudur. Ama bu yarış cahiliye de olduğu gibi hırs, haset, kin yoktur. Bu yarışta ihlas, takva, kardeşlikte yarış söz konusudur.
Ey kardeş insaniyet mektebine kayıt olaya varmışın? Selam ve dua ile
