Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz


F. Yılmaz ALTUNÖZ


INDEPENDENT TÜRKÇE NEREDE DURUYOR

Yazarımız F. YILMAZ ALTUNÖZ'ÜN 'YENİ' YAZISI...


Hani Bacon’un bir tespiti var “ ortaçağda matbaanın icadına kadar herkes sabahleyin kalktığında güne İncil’le başlardı. Matbaanın icadından sonra herkes güne gazeteyle başlar oldu.” Bacon’un tespiti o gün için Avrupa’daki Hıristiyan ve Yahudiler için söz konusu olsa da; bugün 21.yy.da küresel ölçekte Müslümanlar dahil, herkes güne görsel, yazılı ve işitsel medya organlarıyla başlıyor.

Farkında olunsun ya da olunmasın; insanlar inandıkları bir kutsal kitaplarının varlığından söz etseler de; o inandıkları kitaplarının yerine hayatı ve çevreyi medya ile anlamlandırmaktalar. Özellikle 28 Şubat sürecinde Televizyonların haber bültenleri için şöyle bir tanımım vardı. hani Tv’ler haber başlarken “X haber merkezi” diyerek haberleri verirlerdi. Benim tanımım ise şöyleydi “Piskolojik Harp Merkezi.” Aslında medya hep böyle oldu. Egemenlerin baskı ve yönlendirme aracı. Şimdilerde ise en hafif deyim ile “Psikolojik Algı Merkezi”

“Independent Türkçe’yi” de takip ediyorum başka medya araçlarını da.  Şüphesiz ki düşünce dünyanıza bir şeyler katıyor. Ama yerli olmayan haber ve iletişim ağlarına hep kuşkuyla bakmışımdır. Bu siteye de! Ancak Yayın yönetmeni olarak Sayın Nevzat Çiçek’i görünce içim bir nebze de olsa rahatlamıştı. Daha okunur, daha adil, daha özgür, sermaye ve güç odaklarına rağmen haktan/halktan yana bir çizgi bekliyor okuyucu. Sitenin bu beklentiyi karşıladığını söylemek çok zor. Küresel ölçekte okuma yapanlar; sermaye ve güç odaklarından bağımsız bir medya yönetiminin olamayacağını bilirler. Etki alanı az, ya da çok durum böyledir.

Nevzat beyin kaleme aldığı yazısı üzerine düşüncelerimi paylaşıyorum. Yerel ve küresel ölçekte; İndependet’in konuştuğu dilin, özellikle makalelerde; “mazlumların dilini” konuştuğu söylenebilir mi? “Çok sesli habercilik,” cidden kulağa hoş geliyor. Bir olayın sunulmasında; egemenlerin dilinin öne çıkarılması, taraflardan birini yok sayıcı bir dilin kullanılması; çok seslilik olarak görülebilir mi? Sömürünün en iğrenç biçimi olan “genel evlerinden” olumlayıcı tarzda haberler yapılması; mazlumların dili olarak kabul edilebilir mi ?

“Farklı görüşlerin kendisine yer bulacağı bir platform mu?” Evet! İndependent Türkçe’de önemli ölçüde; sol, alevi, ezidi, marksist, pkk görüşleri yer bulmuştur. Onların bakış açılarıyla sorunlara çözümler sunulmuştur. Ancak İslami yaşam tarzı olarak seçmiş bir başka ifade ile İslamcılar yer bulmuş mudur? Onların ümmetçi anıları yayımlanmış mıdır? Milliyetçi ve ülkücüler yer almışlar mıdır? Bu platformda!

“İdeolojik, tetikçi veya birilerine yaranmak için habercilik yapanlardan olmayacağız;” Çin’deki insan hakları ihlalleri çok sık bir şekilde gündeme getirilirken; Rusya’daki ve Arabistan’daki insan hakları ihlalleri; makalelerde ve haberlerde; olması gerektiği kadar yer almıyor. Hâlbuki Rusya emperyalist bir güç ve S.Arabistan emperyalist güçlerin ileri karakoludur. Cemal Kaşıkcı olayında baş şüpheli Selman b. Muhammed hakkında nötr bir hava estirilmiştir. Ayrıca bu olayda Arabistan’ın rolü ciddi anlamda makalelere konu olmamıştır.

“Bütün siyasi partilere eşit mesafede olacağız”; "Türkiye'den Sesler ve Dünyadan Sesler" bölümünde farklı ideolojik bakış açısına sahip insanların fikirleri için zemin oluyoruz”; sitenin böyle bir iddiası var. Ama örnek olarak 15 Nisan 2020 siteden dünya sayfasından ASYA bölümüne bakıldığında; Haberlerin çoğu Çin ve Çin’in aleyhine ait, Makale ve haberlerden oluştuğu görülecektir. Siyaset başlığı altında AK Parti hakkında haber ve Makaleler genelde olumsuz, CHP hakkında ise olumlu, HDP’nin  ise tamamen lehinde, Amerika hakkında hep olumsuz. Türkiye’den sesler bölümünde ise yazarların çoğunluğunun; kadim değerlerimize muhalif yazarlardan oluştuğu görülecektir.

Kırmızı çizgi, herkesin bir çizgisi var. “Bütün siyasi partilerin üzerinde ülkemizin milli güvenliği ve çıkarları kırmızı çizgidir”. ABD’nin havada uçan siyah bir sineğe tahammül edemeyen ve gökyüzünde vurulmuş bir kuşun tüyleri yeryüzüne düşerken, Kızılderili geliyor zannederek ateş açan katil Amerika’nın; Halkların benliğine ve kimliğine savaş açmış Rusya’nın, Orta Doğuda soykırımların müsebbibi olan İsrail’in; dahası Avrupa’nın finanse ettiği; düşünce ve kalemlere sessiz kalmak ile milli güvenlik apayrı şeylerdir. İndependent; azınlık bilinci mi oluşturuyor sorusu akılara geliyor.

İnsanlar güne medya ile başlıyor. İnsan; ciddi bir sorumluluk.

Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz

YAZARLAR