Son yıllarda özellikle işverenlerimiz (Sanayici, serbest meslek erbabı, tarım sektörü, ticaretle uğraşanlar) işlerinin büyüdüğünü ya da büyütmek istediğini, ama çalışacak eleman bulamadıklarını söylüyor.
Aylar önce Kayseri Sanayi Odası Başkanımız bir ziyaretimizde Kayseri OSB’de 20.000 çalışacak elemana ihtiyaç olduğunu, ama eleman bulmakta sıkıntı çekildiğini ifade etmişti. Geçen günlerde İstanbul İkitelli Sanayi Bölgesi yetkililerinden biri çalışacak 50 Bin elemana ihtiyaçlar olduğunu, ama eleman bulmakta büyük sıkıntı içinde olduklarını söylüyordu.
Kayseri'de çiftçilik ve besicilikle uğraşan bir vatandaşımızın 6.000 TL'ye çalışacak eleman bulamadıklarını, zorunlu olarak Suriye ve Afganistan uyruklu insanlara iş verdiklerini söylediğini birkaç ay önce bu sütunlara taşımıştım.
Geçen günlerde Kayseri Lokantacılar ve Pastacılar odası başkanımızla bir esnaf ziyaretimizde benzer sızlanmalara yine şahit oldum. Esnaf arkadaşlar asgari ücretin üzerinde maaş ve sigorta imkanı sunmalarına rağmen eleman bulmakta büyük sıkıntı yaşadıklarını, bunun mutlaka çözülmesi gereken bir problem olduğunu dile getiriyorlardı.
Sahi tarım alanında (Ekim, biçim, hasat, depolama) hayvancılık alanında (Hayvanların bakımı, sütün sağımı, mandıraya ve süt mamülleri bölümüne aktarılması, kesimlik hayvanların mezbahaneye nakli) fabrikalarda yani sanayide (Hammaddenin indirilmesi, işlenerek mamul hale getirilmesi, paketlenip pazarlamaya hazır hale getirilmesi, yüklenip pazarlara alıcıya nakledilmesi) gibi işleri kimler yapacak. Uzaydan ya da Asya, Avrupa, Afrika ve Avustralya’dan çalışacak eleman getirmememiz lazım. Zira bu saydıklarımın hepsi insanımızın ve ülkemizin geleceği için yapılması gereken işlerdir.
İşverenlerimizin ortak şikayeti, bizim yerli insanımız masa başı kol ve el gücüne dayanmayan kolay işler istiyor. Yani taş atıp kolunu yormak istemiyor. Bunun karşısında işverenlerimiz ve sanayicilerimiz de başta Suriyeli ve Afganistanlı sığınmacılara iş vererek onları istihdam ediyor. Nasrettin Hoca'nın sen de haklısın sözü misali işçi iş bulamamaktan şikayet ediyor, işveren ise işçi bulamamaktan şikayet ediyor. Acaba hangisi doğru.
Ne garip değil mi, 1960'larda Batı Avrupa ülkelerini Türkiye'den giden vatandaşlarımız kalkındırmıştı. Sanırım şimdi de bizim ülkemizi Suriyeli ve Afganistanlılar başta olmak üzere göçmenler ve sığınmacılar kalkındıracak.
Bu durumda sığınmacılar gitsin söylemlerinin de bir karşılığı kalmamış oluyor. Allah kimin eli ile kimi kalkındıracağını elbette bizden iyi biliyor.
Selam ve dua ile
