Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz


Sait ALİOĞLU


Fenomen, hakikat ve yanılgı?

Eğlence, birçok konuda olduğu üzere çift taraflıydı. Nitelikten ziyade, insan boyutu açısından çift taraflıydı; eğlence konusu ve eğlendiren ile eğlenen?


Hayat bir bütündür ve bütünlük içerisinde yaşanır. İnsan hayatı yaşarken, solurken, acısı, tatlısı, doğrusu ve eğrisiyle birlikte yaşardı. Bu değişmez ?eylem´ insanı insan kılardı, aynı zamanda?

Bunun içerisine, başta kulluk olmak üzere, ?insani´ olan her şey girerdi. Tabii ki, bir ölçü içerinde ve esastan, usülden şaşmadan eğlencede girerdi elbette?

Eğlencede ise, dikkat edilmesi gereken konular, mevzular, noktalar vardı ve olmalıydı da, ama kim için? Elbette ki Müslüman için?

Eğlence, birçok konuda olduğu üzere çift taraflıydı. Nitelikten ziyade, insan boyutu açısından çift taraflıydı; eğlence konusu ve eğlendiren ile eğlenen?

Doğu´da ve Batı´da, yönetim anlamında saltanat sistemlerinin hüküm sürdüğü dönemlerde; Sultandan, krala, valiye, paşaya, hatta kırsal kesimde beyden, ağaya kadar yönetim erkini ellerinde tutan iktidar sahiplerinin, en başta, kapalı bir mekân olan saraylarda, şatolarda, konaklarda ?ehl- idare´yi eğlendirmek için görevlendirilen, gelip görev isteyen, alan ?eğlendiriciler´ bulunurdu. Bunların bariz örneği, Firavun sarayında bulunan büyücüler idi.

Daha sonra bu insanlara, ?hak etmiş olsunlar, ya da olmasınlar hep birlikte ?soytarı? denmişti. Ki, toplumumuzda var olan ?saray soytarısı´ ifadesi, böyle bir kültürün ürünüydü.

Bugün ise, buna şov ehli, ya da sosyal medya denen ağın içerisinde kendine yer bulan dijital yapıların marifetiyle ?fenomen´ denilmekteydi.

Aslında, fenomen bir şahıstan ziyade, görüngü durumu için kullanılıyor olmasına rağmen, sosyal medya ağlarının marifetiyle, ?ağzı laf yapan, dili dönen, hatta dilinin kemiği olmayan´ birçok insanın, hem meşhur olmak, para kazanmak ve hem de o elde ettikleri meşhurlukla toplumda kendine âlâ bir statü kazanmaya çalışan ve kazandığında da, oradan inmeye pek niyetli olmayan bir ruh haline sahip oldukları bilinmektedir.

Özet olarak bu fenomenlere, birçok siyasetçiyi, çeşitli konularda ?meslekten´ uzmanlığı olan, ama uzmanlığını toplum için değil, meşhurluk, para ve makam için kullanan insanlarla birlikte, tahsil ettiği ilmi, salt Allah© için değil, onları laf kalıbına sokup muadili olan ?işin ehli´ insanları, ters köşeye yatırmaya meraklı âlimciklerde kendilerini fenomenleştirebiliyorlardı.

Kısacası ?fenomen´ görünendi, ?görünen´ şeydi, ama şahıslaştırıldı ve insana isim olarak uygun görüldü, Yukarıda da belirttiğimiz üzere, siyasetçiden, uzmanına, ilimle iştigal eden ?âlim´ine, oradan da, sosyal medya aygıtlarının marifetiyle, bu cilalı imaj çağında, gösteriş toplumunun ?isteğine´ ve onun bu isteğini ihtiyaç olarak ayakta tutan, küresel kapitalizmin bir ve etkili cüzü olan eğlence sektörüne dönüştü, dönüştürüldü. Fenomen ayaklara düştü, onun adına oluştuğunu bildiğimiz bir ilgi alanı olan ?fenomenoloji? giderek sıradanlaştırılan bir bir işe dönüştü ve birçok soytarı çoğaldı; sözde, bu stres çağında, giderek yalnızlaşan insanları eğelendirmek oldu bu işin adı? Hele birde bu ?iş´ için birilerinin Müslümanlar arasından insanları seçtiğini, onları, en masum bir şekilde, herkesin günlük hayatından kullandığı bir ihtiyaç maddesi ve ürünün reklamında oynadığını ?mazbut bir giyim kuşam içerisinde olsa da- reklam onun farklılaştıracak ve şöhrete yöneltecek ve Allah© bilir, ama adım adım ateşe sürükleyecekti!

Biz tamam kapitalist sistem içerisinde bulunuyoruz ve ihtiyacımız var, ama ondan ne kadar azade olabilirsek, bir o kadar da soytarılıklara maruz kalmazdık değil mi?

 

Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz

YAZARLAR