Bir haber düştü medyaya; İHD Ankara şubesi, Diyanet İşleri Başkanı sayın Ali Erbaş hakkında suç duyurusunda bulunmuş!
Hangi suçu! İşlemiş Sayın Ali Erbaş; "İslam zinayı en büyük haramlardan kabul ediyor. Lûtîliği, Eşcinselliği lanetliyor." Demiş. Hay ağzına sağlık hocam. Bu yetmez, bu sapkınlık üzerine seri Tv. Programlar yapmalı ve konferanslar vermelisiniz.
Öncelikle suç duyurusunda bulunarak suç işleyen, bu kuruluş; tabelasındaki “insan” adını kaldırmalıdır. Çünkü talep ettiği şey insan hakkı değil. Hayvanlarda çok azda olsa görülen bir davranış biçimi, nasıl insani olabilir ki!
İsterseniz Darwin’e soralım, o cevap versin? “Hayvanlar da eş cinsellik var mı!” ya da “eşcinsel hayvan türü var mı” hayvanları kendisine bilim alanı seçmiş Darwin size cevap verecektir.
Suç nedir veya hangi davranışlar suçtur, biliyor musunuz? Size söyleyeyim. Kur’an ve Sünnetin kati emirlerle yasakladığı her davranış biçimi; suçtur. Ve dini söylemle; günahtır.
İşte bakın Kur’an ne diyor “Lut, kavmine demişti ki : 'Siz gerçekten, sizden önce alemlerden hiç kimsenin yapmadığı çirkin bir utanmazlığı yapıyorsunuz. Siz (yine de) erkeklere yaklaşacak, yol kesecek ve bir araya gelişlerinizde çirkinlikler yapacak mısınız?'' (Ankebut suresi / 28)
Peki Lut kavminin yaptığı bu çirkin ve utanmaz davranışını Allah nasıl karşılamıştır. Onları ödüllendirmiş midir! Yoksa yerin dibine mi geçirmiştir. Sodom adı verilen Lut kavmi ve miladi 70. Yılda italya’nın Pompei kentini Allah yerin dibine geçirmiş ve üzerlerini kireçlemiştir.
Yahudilik’te çirkin bir davranış olarak kabul edilen erkekler arası eşcinsel ilişkiler yasaklanmış ve bu tür ilişkide bulunanların cezalarının ölüm olduğu belirtilmiştir. (Levililer, 18/22; 20/13)
Semavi dinler (Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam) eşcinselliğe izin vermez yasaklar. Bu kapsamda dini bir kuruma başkanlık yapan Sayın Ali Erbaş dinin kurallarını paylaşırken; saldırıya uğraması ve linçe tabi tutulması en hafif tabirle ahlaksızlık ve hukuksuzluktur; suçtur.
Hele adı hukuk olan bir baro tarafından böylesi “Aldığımız ibretse, anılan şahsın içinde bulunduğu takvim yılında yaşamasına rağmen bundan sekiz-dokuz nesil önceki büyükleriyle aynı zihinsel ve dogmatik sınırlara sahip olmak için insan onuruna karşı gösterdiği büyük direnişten kaynaklanmaktadır.” Onursuz sözlerle Sayın Ali Erbaş’ın şahsında İslam’a ve Müslümanlara yönelik hakaret ve yok sayma cüretini nereden aldığını; nefret ve tahrik kokan operasyonunu ciddi bir analize tabi tutmak gerekir.
Bunun adı; Müslümanların mahallesinde salyangoz satmaktır.
İnsanlık korona virüs tehdidiyle karşı karşıyadır. Tüm dünya küresel ölçekte Koronaya karşı işbirliği içerisinde mücadele veriyor. Bireylerden tutun devlet başkanlarına kadar insanların ilk gündemi; korona.
Aslında korona virüsü insanı bulunca gücü yeterse öldürüyor. Daha çok ileri yaş grubundaki insanları öldürüyor. Ama öldüremediği de bir gerçek. Ancak eşcinselliğe gelince bu virüs her yaş gurubunu etkilemesi ve üremeyi durdurduğu/durduracağı gerçeğinden hareketle çok tehlikelidir. İnsan neslini imha edecek ve gelecekte insan da kalmayacaktır. Bu anlamda eşcinsellik bir soykırım eylemidir. Dolayısıyla eşcinsellik korona virüsünden daha tehlikelidir.
Ben, eşcinsellikten dolayı hastaneye yatan kimselerin tedavi masraflarında; ödediğim verginin kullanılmasına itiraz ediyorum.
Evet, itiraz ediyorum.
