Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz


Seyit Ahmet UZUN


ÇEYİZ SANDIĞI VEYA NAMAZI MUHAFAZA

Masal Terapisti Seyit Ahmet Uzun'nun yazısı;


 
 
 

Evlenecek kızların çeyiz sandığı olurdu. Değerli eşyalarını onun içinde muhafaza ederlerdi. Geleceğe yönelik umutlarını taşırlardı bu sandıkta. Ve hayalleri mutluluktu taşıdıkları.

O sandığa konulanlar evlenecek kızın en değerlileriydi. Onu her açtığında içi titrerdi sevinçle. Bunun içinde onu korumaya özel ihtimam gösterir ve kimse ona zarar vermesin diye de kilidini çok dikkatli bir şekilde saklardı.

İşte bizim kalbimizde, Rabbimize sunacağımız hediyeleri muhafaza sandığıdır. Mevlana’nın ölümü düğün günü olarak tanımlamasından yola çıkarak, hayatımızla yazdığımız kitabı, Rabbimize sunacağımız çeyiz sandığı olarak değerlendirebiliriz.

Bu çeyiz sandığı hükmündeki kalbimizi zarar görecek her şeyden muhafaza etmemiz gerekir. Bu çeyiz sandığımızın içindeki en değerli hediyelerden birisi de namazdır.

“Namaz gözümün nurudur.” Diyen Nebiye hürmeten göz nurumuz olan çeyizimizi, riya, haset, kibir, bencillik gibi eşkıyalardan, hırsızlardan korumamız gerekir.  Ki bu hırsızlar öyle bir ayna çıkarırlar ki dikkat etmesek onları kendimiz sanırız.

Öyle olunca insan kendisini kendisinden nasıl korusun ki?

O halde aynalarımıza dikkat etmeliyiz. İblisin aynasından mı görünüyor suretimiz yoksa Hakk’ın mı?

İşte Rabbimize sunacağımız bu değerli çeyiz sandığını, içimizden çıkacak eşkıyaların talan etmemesi için huşu duyan bir kalbe sahip olmamız gerekir.

Muhafaza ettiğimiz, koruduğumuz çeyizimizle huzuruna çıktığımız Rabbimiz, bizi en güzel yerde ağırlayacaktır. Çünkü O iyiliklere fazlasıyla karşılık verendir.

Firdevs cennetidir ağırlanacağımız, itibar göreceğimiz yer.

Ve onlar ki, namazlarını muhafaza ederler. İşte, asıl bunlar vâris olacaklardır; (Evet) Firdevs'e vâris olan bu kimseler, orada ebedî kalıcıdırlar.” Müminün/9-11

İşte namaz çeyizini muhafaza edenler bir gelin gibi, bir damat gibi karşılanarak mutluluk yurduna varis olacaktır.

Rabbimiz, inananları tanımlarken “Namazlarını muhafaza ederler.” Buyurmaktadır. Yani namaz korunacak, muhafaza edilecek bir kutlu hediyedir. Hem de hediyeyi sunacağımız varlık alemlerin Rabbi olan en çok seven ve en çok sevilen Vedut Allah’tır. O halde nasıl koruyacağız Namaz çeyizimizi?

Büyüklerimiz, atalarımız çeyiz sandığının içindekiler güvelerden zarar görmesin diye naftalin dökerlerdi. Bu şekilde güvelerin yanaşmasına izin verilmezdi. Ve çeyiz sandığı da korunmuş olurdu.

Peki bizim namaz çeyizimin naftalini nedir ki en değerlilerimizi sakladığımız çeyiz sandığını onunla koruyalım?

Bunu gelin isterseniz haşerelerin en tehlikelisi olan, her türlü kötülüğün piri iblisten öğrenelim.

“İblis) dedi ki: Rabbim! Beni azdırmana karşılık ben de yeryüzünde onlara (günahları) süsleyeceğim ve onların hepsini mutlaka azdıracağım!” Hicr/39

Bakın bakın gördünüz değil mi, aynayı nasıl kullanıyor? Kötülükleri güzel gösteren sihir gücü yüksek bir illüzyon yöntemiyle kalbimizin kapılarını kendisine açmamızı sağlamaktadır. Bunun için ilk önce tuttuğumuz aynaya çok dikkat etmeliyiz.

İkinci yöntemi nedir? Kötülüklerin sebebini sürekli başka yerlerde arayarak kendisini temize çıkarmaktır. Bu aynayı kullananlar, yaptıkları kötülüklere sürekli bir bahane bulurlar.

Bahanesi olmayan bir kötülük mi var ki?

Ama nihayetinde kötülüktür ve çeyiz sandığına güvenin girmesine bir yoldur.

İblis, bize çok enteresan bir şekilde kalbimizde muhafaza ettiğimiz ibadetler çeyiz sandığına hangi durumda zarar veremeyeceğini belirtiyor. Yani kendisini İbadetler Çeyiz sandığından uzaklaştıracak naftalini tanımlıyor.

“Ancak onlardan ihlâslı kulların müstesna. (Allah) şöyle buyurdu: "İşte bana varan dosdoğru yol budur." Hicr/39-41

İblis söylüyor, Rabbimiz tasdik ediyor. Kulların ihlaslı oluşu durumunda onlara yaklaşamayacağını ve böylece ateşinin yakıcılığından uzak durabileceklerini belirtiyor.

İhlas naftalini, ibadetler çeyiz sandığımızı her türlü haşerenin saldırganlığından, eşkıyaların hırsızlığından muhafaza edecektir.

İhlas neydi? “Biz, Allah’ı göremesek de, O’nun, bizi gördüğüne inanarak yaşamaktır.[1]

O zaman ne diyoruz? Namaz çeyiz sandığımızı ihlas naftaliniyle koruyalım ki zarar görmeden sevdiğimize ulaştırabilelim.

Yaptığımız iyilikleri başa kakarak, namazla Allah’a ne söz verdiğimizi bilmeden onu sadece yatıp kalkmak olarak değerlendirerek, yetimin, hakkına göz dilerek, harama bakıp, iffetimizi zedeleyecek ahlaksızlığa yönelerek, dedikodu, gıybet, yalan, iftira, kendini beğenmişlik vb haşerelerle Namaz Çeyizimizin zarar görmesini istemiyorsak İhlas naftaliniyle kalbimizi korumaya alalım.

Seyit Ahmet Uzun

 

 

Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz

YAZARLAR