Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz


Ramazan Keskin


28 ŞUBAT

Yazarımız Ramazan Keskin'in "yeni" yazısı...


28 Şubat 1997 yılında yapılan “Post Modern Darbe”, Halkımıza reva görülen bir ihanet hareketidir.

28 Şubat, Tarihimizde ki kara bir lekedir.

Her 28 Şubat’ta bu karanlık dönemin unutulmaması ve yeni nesillere aktarılması için mutlaka hafızalarımızı tazelemeliyiz. Yeni neslimize karşı bu manevi bir sorumluluktur. Biz de bu sorumluluğumuzu yerine getirmek için O, günü yaşamış biri olarak, sizlere kısaca bir bilgi sunmak isterim.

ABD’nin Siyonist İsrail ile birlikte hazırladıkları meşum bir plandır

28 Şubat sürecine teslim olmayan ve direnen bütün Müslümanlara ve duyarlı insanlara selam olsun…

28 Şubat sürecinde Darbecilere teslim olmayan, diz çökmeyen başta Malatyalı kardeşlerime ve Türkiye’mizde direnen tüm Müslümanlara ve duyarlı İnsanlarımıza selam olsun.

28 Şubat’ta darbe yapan Zalim ve Hainlerin bir kısmı şimdi Ahiret’te hesap veriyorlar. Kalanları da ya burada ya da orada hesaba çekileceklerdir. Mazlum halkımıza çektirdikleri acı, işkence ve gözyaşlarının hesabını mutlaka bir gün vereceklerdir.

28 Şubat süreci İslam’a ve Müslümanlara karşı başlatılmış top yekûn bir savaştır. 28 Şubatçılar, bu başlattıkları harekete savaş demeye cesaret edemedikleri için bu hareketlerine "demokrasiye balans ayarı" demişlerdi. Bu 28 Şubat süreci Müslüman halkımızın inancına karşı yapılmış bir "post modern darbe"dir.

Darbeleri araştırma komisyonu başkanı Nimet BAŞ, yaptığı açıklamada Malatya’mızın pilot bölge seçildiğini bizzat kendisi açıkça ifade etmiştir.

28 Şubat 1997 yılında dünyaya gelen çocuklar, bu gün 22 yaşına girdiler. 28 Şubat 1997'de 20 yaşında olanlar, bu gün 42 yaşına geldiler. 28 Şubat 1997'de 40 yaşında olanlar, bu gün 62 yaşına girmiş bulunuyorlar.

Zalimler ve Hainler asla iflâh olmazlar!... Zalimler ve Hainler, yaptıklarının bedelini er veya geç ödeyecekler. Şayet bir vesileyle bu dünyada sorgulanıp da hesap sorulmasa dahi, yarın kıyamet gününde Mahkeme-i Kübra da hesaba çekileceklerdir. Zalimler ve Hainler yaptıklarının yanına kâr kalacağını sanmasınlar. Her şeyi gören, bilen, haber alan ve intikam sahibi olan Allah, bu Zalim ve Hainlerin, mazlum ve mağdur ettikleri İnsanların hesabını kendilerinden soracak ve hak ettikleri cezayı verecektir.

Ey 28 Şubatçılar! Ne oldu size? Dünyadaki durumunuzu gördük. Ahretteki durumunuzu da göreceğiz, İnşallah.

Ey kara ruhlu 28 Şubatçılar! Şimdiki durumunuzu beğeniyor musunuz? Hiç Vicdan muhasebesi yaptınız mı? Neyse ilerde yaparsınız...

28 Şubatçıların, Toplumumuza dayattıkları birçok husus, zaman içinde kısmi de olsa Sağcı Müslümanların gayretiyle düzeltildi. Milletimiz Darbecilere teslim olmadı. Sabırla direndi, sonunda kazanan Milletimiz oldu. Kaybedenler ise karanlık Ruhlu 28 Şubatçılar oldu…

28 Şubatçılar Milletimize şunları dayatmışlardı:
1- Başı örtülü kız öğrenciler Üniversiteye alınmayacak.
2- Başı örtülü olan biri Parlamentoda Millet Vekili olamayacak. Örneğin; Başı örtülü olduğu için Merve Kavakçı zorla Millet Meclisinden dışarı çıkartılmıştır. Bu işin baş aktörü de DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit’tir. O’nun marifetiyle olmuştur.
3- Başı örtülü kız öğrenciler, İmam-Hatip okulunda olsar dahi derslere alınmayacaklar.
4- Başı örtülü bayanlar, Kamu hizmetine alınmayacaklar, çalışanlar ya başlarını açacak ya da istifa edeceklerdir.
5- Başı örtülü 71 yaşındaki Medine isimli bir kadın, Devlet Hastanesinde tedavisi dahi yapılmadı. Örneğin; tedavisi için İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesine getirilen ağır hasta 71 yaşındaki Medine BİRCAN’ın sağlık karnesindeki fotoğrafı başörtülü olduğu için tedavisi yapılmamış, evine geri götürülen hasta birkaç gün sonra vefat etmiştir.
6- Ortaokul ve liselerde kız öğrenciler başörtüleriyle sınıflara alınmayacak.
7- Çocuklarını bu VATAN’A hizmet etsinler diye Askere gönderen Toplumumuza reva görülen durumlar: Anne, Baba, Kız kardeşleri, Hala, Teyze ve Eşleri nizamiyeye ve garnizonlara alınmayacak.  
8- Subay eşleri başı örtülü iseler Askeri lojmanlara dahi alınmamaları için genelgeler gönderilmiş ve Askeri alanlara girmemeleri emredilmişti.
9- Bazı işgüzar özel sektör yöneticileri dahi birilerine şirin görünmek için başörtülü personelini işten çıkarmışlardır.
10- Üniversite giriş imtihanlarında meslek okullarıyla, düz lise öğrencilerinin eşit fırsattan yararlanmayacaklar. Meslek okulları öğrencileri 30 puan geride yarışa başlatılıyordu.
11- Başı örtülü Avukatlar, mahkeme salonlarına alınmayacaklar. Bu ve buna benzer birçok yasaklamalar getirilmişti.

Bugün itibariyle (28 Şubat 2018) yukarıda sayılan yasakların tümü kaldırılmıştır. Bunlara ek olarak şunları da sayabiliriz. İsteyen herkes bugün itibariyle öğrenci de, memur da, Milletvekili de, Avukat da, Savcı da, Hâkim de, Polis de, Asker de ve isteyen her vatandaş bulunduğu mevki ve makamı ne olursa olsun dilerse başörtüsü takabilir

Değerli Genç kardeşlerim! Sizler bu Dünyamıza teşrif etmeden önce biz bunları yaşadık

Değerli gençler! Sizden önce bu gezegenimizde yaşayan büyükleriniz, sabrederek ve direnerek sizler için bu günleri sağlamışlardır. Lütfen, bu yapılanları bir an olsun bile hatırınızdan çıkarmayınız.

Değerli gençler! Sizler de sizden sonra gelecek olan Nesillere yaşanabilir güzel bir ülke bırakmak için azami gayret göstermelisiniz. 28 Şubat süreci bir daha tekerrür etmemek kaydıyla tarihin çöplüğüne atılmıştır. Bundan böyle bir daha kimse bunu tarihin çöplüğünden çıkarmaya cesaret edemeyeceklerdir inşallah. Her türlü gayri meşru oluşumlara karşı direnen ve diz çöküp teslim olmayanları sevgi ve saygıyla bir daha anıyoruz…

Vesselam.

Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


Osman Baharçiçek
1.03.2022 09:47:07
O dönemin canlı şahitleri olarak bugüne geldiğimiz de şunu altını çizerek söylüyorum o dönemde yaşananlar ve verilen mücadelelerden çokta ders çıkardığımızı düşünmüyorum. Eğer ders alınsaydı 15 temmuz süreci yaşanmazdı.DİZ ÇÖKMEYEN ADAMA selam olsun.

Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz

YAZARLAR