Karşı olmak alternatif olmak demektir. Alternatif olamamak geçerli bir rakamın sol tarafında sıfır rakamı konumunda olmaktır. Eylemsiz sözün bir anlamı yoktur. Eylemsiz söz, sözü de itibarsız yapmaktadır. Eylemsiz söz eyleme yönelik bir suikasttır.
Takvim yaprakları yine bir 14 Şubat gününü gösterecektir. Bazı insanlar için sıradan bir gündür. Ama öyle değil. Küresel egemen güçler o güne bir felsefe yüklemişlerdir. Nikâhsız ilişkilerin yaygınlaşması, talep edilir olması ve normalleşmesi. Nikâhtan yana olanların yalnızlaştırılması ve aykırı ilan edilmesi.
Ve o günden beslenenler tüm hızıyla hazırlıklarını yapmaktadırlar. Dine, tarihe, ahlaka, kültüre ve aileye rağmen; açık bir şekilde hatta meydan okuyarak sömürü düzenlerini sürdürmektedirler. 14 Şubat kalbin ve nikâhın kutsalı olan sevgili sözünün; bitpazarına düşürülmesidir. Sevgililer çocuk sahibi olmazlar. 14 Şubat felsefesi yaygınlaştıkça nüfus da düşecektir. “Yıllık nüfus artış hızı 2022 yılında binde 7,1 iken, 2023 yılında binde 1,1 oldu.”
14 Şubat pazarı dine, ahlaka ve insanlığa rağmen müşteriyi nasıl bulmaktadır? Reklamını kim yapmaktadır? Sivil toplum örgütlerinin, cemaatlerin, tarikatların ve vakıfların bundaki payı nedir? Milli eğitimin ve içişleri bakanlığının payı nedir? Diyanet kurumunun ve güvenlik güçlerinin payı nedir? Medyanın rolü nedir? Yerel yönetimlerin derdi nedir? Tüm bunların sorgulanması gerekmektedir.
Nitelikli birey ve ailenin yetişmesi sabırlı ve uzun bir çalışmayı beraberinde getirmektedir. Yasaların desteklemediği toplumsal çalışmalar ve toplumsal çalışmaların desteklemediği yasalar bir değer ifade etmeyecektir. Tarikatların, cemaatlerin ve sivil toplum örgütlerinin müfredat eksenini ahlak sosyolojisi oluşturmalıdır. İşitsel ve görsel medya ve iletişim dilinin sorumlu bir dil olması kaçınılmazdır.
Hedefe kilitlenmiş kapsamlı çalışmaların olmayışı veya eksikliği “14 Şubat sevgililer günü” gibi günah ve suç üreten gün ve gecelerin; yaygınlaşmasını beraberinde getirecektir. Reklamını yapmaktan ve gündem edinmekten başka bir işe yaramayacaktır. Eylemsiz söz öğretilmiş çaresizliğe neden olmaktadır.
En uzun yolculuklar bir adımla başlar. İffet yürüyüşü yavaş da olsa devam etmelidir. Hedefin zorluğu ve uzaklığının bilincinde olarak; nakış nakış işlenmelidir. Seküler sistemin ve yaşam kararlılığının farkında olunmalıdır. Hayal kırıklığına ve ümitsizliğe asla izin verilmemelidir. Eyleme dönük olmayan söz sahiplerinin söz hakkı olmamalıdır.
