Sivas’ta düzenlenen Erbakan’ı anma ve anlama programında konuşan Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Erbakan Hoca’nın en zor şartlar altında bile olsa davasından vazgeçmediğinin altını çizerek, 28 Şubat sürecinde dimdik durduğunu hatırlattı.
Hocamızın bir ufku vardı... Bizler de son nefesimize kadar mücadelemize devam edeceğiz
Erbakan Hoca’nın Saadet Partisi genel başkanı olarak hayata veda ettiğini söyleyen Karamollaoğlu, “Hocamızın bir ufku vardı. Siyasetçilerde o ufuk yoksa günlük meselelerde bocalayıp durur. Türkiye’de refah içinde bir hayat yaşayacaksak karşımızdaki güçleri bilmeliyiz. Biz dünyayı tanımazsak, onların metotlarını idrak etmezsek nasıl mücadele edeceğimizi bilemeyiz. Erbakan Hoca bizim ufkumuzu açtı. Biz Milli Görüşçüler olarak son nefesimize kadar mücadelemize devam edeceğiz. Onun için biz hak bildiğimiz politikalara devam edeceğiz” dedi.
Türkiye, İslam dünyası ve insanlık için ortaya koyduğu fikirlerle çığır açan Milli Görüş Hareketi’nin Lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan, vuslatının 9’uncu yıldönümünde dünyanın dört bir yanında düzenlenen programlarla anılıyor. Sivas’ta Erbakan Haftası kapsamında düzenlenen Erbakan’ı anma ve anlama programına vatandaşlar akın etti. “Üretim, Kalkınma ve Adil Paylaşım” temasıyla gerçekleşen programa Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Sabri Tekir katıldı. Kur’an tilaveti ile başlayan programda Erbakan’ı anlatan sinevizyonlar da gösterildi.
İNSANI ETKİLEYEN BİR KİŞİYDİ
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Milli Görüş’ün siyaset sahnesine çıkışının 50 yılında olduklarını dile getirerek, ”Erbakan Hoca ‘bu iş siyasetsiz olmuyor’ diyerek siyasete girdi. 1967 yılında Türkiye’ye ilk döndüğümde tanıdığım ilk kişilerden biri Erbakan Hoca oldu. Hakikaten konulara yaklaşımıyla insanları hemen etkisi altına alan bir kişiydi. Bir konuyu gündeme getirirken onun altyapısını oluştururdu. Türkiye’nin müteşebbis insanların sırtından kalkınacağını biliyordu. Bütün sanayicilerle irtibat halindeydi. Onları yatırıma teşvik ediyordu. Yurt dışında aldığı intibahı Türkiye’ye getiriyordu. Türkiye’mizde bir hava var ‘biz Batılılar gibi olamayız’ yaklaşımını konferanslarla kırdı. İnanıyorsak muhakkak çözeriz. Hocamızın bir ufku vardı. Siyasetçilerde o ufuk yoksa günlük meselelerde bocalayıp durur. Türkiye’de refah bir hayat yaşayacaksak karşımızdaki güçlerimizi bilmeliyiz. Biz dünyayı tanımazsak, onların metotlarını idrak etmesek nasıl mücadele edeceğimizi bilemeyiz” diye konuştu.
HERKESE HAKKI ANLATMAK ZORUNDAYIZ
Siyasi partilerin ülke menfaati için çalıştığını aktaran Karamollaoğlu, şöyle devam etti: “Biz bu noktada ülkeye fayda sağlayacak her partiyle çalışabiliriz. İlk kurduğumuz parti Milli Nizam Partisi kapatıldı. Ardından Milli Selamet Partisi kuruldu. Ve yüzde 13 oy aldık. O dönem Bülent Ecevit ile koalisyon kurduk. Biz her koalisyonda hâkim görüş olduk. Ecevit bile o dönem şaşırdı; ‘Biz bu arkadaşları tanıyamadık’ demişti. Biz hakkı her insana anlatmak zorundayız. İnkârcıya bile anlatmak zorundayız. Biz bugün herkesle bir araya gelmemiz gerekiyor. Sen herkese hain ilan edersen bu ülkeye nasıl idare edeceksin. Ağır sanayi hamlesi, Kıbrıs zaferi, Türkiye’nin ilk faizsiz bankası, imam hatiplerin hakkı 1974 yılında yapılan koalisyonla verildi.”
ERBAKAN HOCA 28 ŞUBAT SÜRECİNDE DİMDİK DURDU
Karamollaoğlu, Erbakan Hoca’nın en zor şartlar altında bile olsa davasından vazgeçmediğinin altını çizerek, 28 Şubat süresinde dimdik durduğunu hatırlattı. Erbakan Hoca’nın Saadet Partisi genel başkanı olarak hayata veda ettiğini söyleyen Karamollaoğlu, “Erbakan Hoca bizim ufkumuzu açtı. Zorlukla karşılaştı ama ‘inanç tekeden süt çıkarır’ dedi. ‘Eğer inanç varsa mutlaka çaresi var’ derdi. Bugün bize ışık veren onun düşünceleri, onun fikirleridir. İnanıyoruz ki, bu ülke Milli Görüş prensipleriyle refaha ulaşır. Şeffaflık olmadan olmaz. Herkesi kucaklayacağız. Maddi kalkınma olmazsa bağımsızlık olmaz. Bugün iktidarda olan arkadaşlar bu ülkenin problemlerini çözemezler. Bu arkadaşların İslam Birliği diye bir dertleri yok. Biz Milli Görüşçüler olarak son nefesimize kadar mücadelemize devam edeceğiz. Onun için biz hak bildiğimiz politikalara devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
TEKİR: DEVLET İŞİ DİKKAT İSTER
Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Sabri Tekir, ekonomide yaşanan krizin Tanzimat döneminden beri yaşandığını dikkat çekerek, ekonomide şu an yaşanan krizin Düyun-u Umumiye dönüşmeye başladığını vurguladı. Ekonomide yaşanan krizin Türkiye’nin elini kolunu bağladığını ifade eden Tekir, “Ekonomik kriz borç yönetiminin takip edilmemesinden dolayı kaynaklanıyor. Bu badireden Türkiye’nin kurtarılması gerekiyor. Düyun-u Umumiye benzer bir kuruluşla karşı karşıya kalabiliriz. Devlet işi dikkat ister. Hem dikkatli olmak gerekir hem de dikkatli bir şekilde takip etmek lazım. Borçların neden alındığı çok önemlidir. Şu an fabrikaları satmamızın en büyük sebebi borçları ödemektir” diye konuştu.
MEMURA VE İŞÇİYE EN FAZLA MAAŞ ZAMMI ERBAKAN HOCA TARAFINDAN YAPILDI
Refah-Yol iktidarında Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın başbakanlığı döneminde gerçekleşen icraatları anlatan Tekir, “Memurun ve işçinin maaşına yapılacak zam enflasyonu etkilemez. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde memura ve işçiye en fazla maaş zammı Erbakan Hoca tarafından yapıldı. Dışarıdan bize borç olarak verilen paralar aslında bizim paralarımızdır. Avrupa asla bize kendi parasını vermez. Vatandaşlar o dönem döviz hesabı açtıklarında o para Türkiye’de değil, yurt dışındaki bankalarda tutuluyordu. O dönem IMF’den 500 milyon dolar almak için büyük çabalar sarf ediliyordu. Ancak bizim bir kamu bankamıza ait 19 milyar doları yurt dışında tutuluyordu. Durumu Erbakan Hoca’ya aktardık. Erbakan Hocamız ‘o paralar gelecek’ dedi ve o para geldi. O para birinci kaynak paketinde yer aldı. Nobel ödülleri alan kişilerle de çalıştım, o kişiler Erbakan Hoca’nın ancak talebesi olur” ifadelerini kullandı.
KARAMOLLAOĞLU, “HAK BİLDİĞİMİZ POLİTİKALARA DEVAM EDECEĞİZ”
TOKGÖZ: SAADET PARTİSİ OLARAK ZİRVEYE ÇIKACAĞIZ
Saadet Partisi Sivas İl Başkanı Mehmet Sait Tokgöz ise, “Erbakan Hocamın mirasını istismar edenler ne siyasetten, ne hukuktan ne de bir sanattan anlarlar. Milli Görüş diğer siyasi akımlardan çok ayrıdır. Milli Görüş, ilim ve düşünmek üzerine kurulan bir görüştür. Emperyalistler, kurdukları yeni sistemle ülkeleri sömürüyorlar. Ve kurdukları sistemle köleleştirdiler. Korku insanlardaki fikri düşünceyi azalttı. Biz Milli Görüşçüler olarak korkuları yıkıp atacağız. Köleleştirilen sistemi yıkacağız. Erbakan Hocamızın zirveye çıktığı gibi biz de zirveye çıkmalıyız. Bu zirveye ancak Saadet Partisi’yle çıkabiliriz” dedi.
