Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz

Masada çözüm olmayacağı bir daha görüldü

Abdülkadir Özkan yazdı.

Ermenistan dayak yemeye başlayınca Rusya duramadı ve Azerbaycan ile arasında arabuluculuğa soyundu. Neticede Ermenistan ve Azerbaycan Dışişleri bakanları Rusya Dışişleri Bakanı’nın arabuluculuğunda Moskova’da bir araya geldiler. Uzun görüşmeler sonunda iki taraf arasında ateşkes imzalandı. Aslında iki taraf arasında demek pek doğru değil. Çünkü ateşkes kararına Azerbaycan uyarken daha masa dağılıp Azerbaycan Dışişleri Bakanı ülkesine dönmeden Ermeniler yerleşim merkezlerine saldırılarını başlattı. Böyle olunca iki taraflı ateşkes kararı uygulamaya geçilmeden kâğıt üzerinde kaldı. Hemen belirteyim ki, böyle bir durum hiç sürpriz olmadı. Çünkü daha görüşmeler başlamadan Karabağ’ın işgalden kurtarılması masada mümkün değildir. Bu işin tek yolunun arazide Ermenilerin sopa ile Karabağ’dan çıkartılmasından geçtiğini bu köşede ifade etmeye çalıştım.

Derdim ‘Ben demiştim’ değil. Çünkü bu gerçeği benim gibi bölgemizde cereyan eden olayları biraz olsun takip eden herkesin görmesi mümkündür. Peki biline biline Moskova’da bir masa kurulmasının anlamı neydi? Bunun tek anlamı vardı; Rusya köşeye sıkışmış olan Ermenistan’a nefes aldırmanın kendisi için bir zorunluluk olduğunu düşünüyordu. Çünkü Ermenistan varlığını Rusya’ya borçlu, buna karşılık Rusya da Ermenistan’ı uzun yıllardan beri bölgede bir sopa olarak kullanıyordu. Yani nasıl Suriye’de terör örgütlerine destek verdiler, Türkiye terör örgütlerinin kökünü kazımak için harekete geçip de teröristleri araziden süpürmeye başladığında Rusya ve ABD harekete geçerek ateşkes çağrılarını dile getirmeye başladılar. Benzer bir durum bu defa Ermenistan’a karşı aynı taktik uygulandı. Çünkü Ermenistan’ın Azerbaycan’a saldırısı ile başlayan çatışmalarda Ermenistan bu defa karşısında dişli bir Azerbaycan bulunca yani, Ermeni hedefleri bir bir vurulmaya başlayınca Rusya bir süre gelişmeleri seyretmeyi tercih etti. Böylece hem Ermenistan’ın tek başına bir şey yapamayacağını, kendilerine mecbur olduğunu gösterdi, hem de güya tarafsız davranıyor izlenimi vermeye çalıştı.

Ermenistan, ısrarlı bir şekilde Rusya’nın devreye girmesi gerektiği çağrılarını tekrarlamaya, araya girmesi için Rusya’ya yalvarmaya başlayınca görüşme ve anlaşma çağrılarını dile getirmeye başladı. Sonuç olarak Moskova’da masa kuruldu, böylece Ermenistan nefes alma ve toparlanmak için zaman kazanmış oldu. İstediğini elde eden Ermenistan, bir yandan masada ateşkes anlaşmasına imza atarken, öbür yandan insanlar uykuda iken Azerbaycan’ın yerleşim yerlerini vurmaya başladı. Bu gelişme karşısında Rusya ne yaptı? Arabulucu olarak üzerine düşeni yaptı mı? Bu soruya evet demek mümkün değil. Rusya’nın üzerine düşen, sıkışan Ermenistan’a nefes aldırmaktı ve bu arada Ermenistan’ın ne yapacağını biliyordu. Dünyaya söylenen ile düşünülen farklıydı…

Rusya, Suriye, Doğu Akdeniz ve Libya’da uyguladığı taktiği aynen uyguladı. Peki bu bilindiği halde niçin Azerbaycan Moskova’da kurulan masanın etrafında yer aldı? Bu soruya farklı cevaplar verilebilir. Ancak Rusya’nın Ermenistan’ın çağrılarına Putin, ”Çatışmalar Azerbaycan topraklarında sürüyor. Ermenistan topraklarında olmadığı için devreye girme görevim yok” karşılığını vermişti. Bu açıklama aslında Azerbaycan biraz daha ilerler, çatışmalar Ermenistan topraklarına kayarsa Rusya’nın ilgisiz kalamayacağının açıklanması anlamına geliyordu. Putin’in bu açıklamasına rağmen Rusya, Ermenistan’ı korumak için harekete geçmeyi, çatışmaların Ermenistan topraklarına sıçramasını bekleyemedi. Rusya bilinen taktiğini bir kez daha uyguladı, maşa olarak kullandıklarına nefes aldırdı. Bunun için işgal altındaki topraklarda Ermenilerin sivillere yönelik saldırıları bile görmezden gelindi.



Anahtar Kelimeler: Masada çözüm olmayacağı görüldü

Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


YAZARLAR

Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz