Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz

İTTİFAK TÜRKİYE OLMALI

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, haftalık olağan basın toplantısında gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

İTTİFAK TÜRKİYE OLMALI

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Barış Pınarı Harekâtı’nda devlet ve milletin beraber hareket ettiğine vurgu yaparak, “Bu süreç birlik ve beraberliğe en fazla ihtiyaç duyduğumuz anlardan birisidir. Bu birlikteliğin sürekli olması ve hiç kimsenin yaşanan hadiselere partizanca yaklaşmaması önemlidir. Millet ve Cumhur İttifakı söylemi ülkemize hiçbir fayda sağlamaz. Eğer bahsedilecek bir husus var ise biz bu süreçte sadece ‘Türkiye İttifakı’ndan bahsetmeliyiz” dedi.

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, haftalık olağan basın toplantısında gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Balgat Eğitim Merkezi’nde gerçekleşen toplantıda Karamollaoğlu, Suriye’nin kuzeyinde devam eden Barış Pınarı Harekâtı’yla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Barış Pınarı Harekâtı’nda şehit olan askerlere ve sivillere Allah’tan rahmet dileyerek konuşmasına başlayan Karamollaoğlu, Mehmetçiğin bölgede huzur ve barışın gelmesi noktasında çok hassas ve kararlı olduğunu ifade etti.

TÜRKİYE İTTİFAKINDAN BAHSETMELİYİZ

Karamollaoğlu, Barış Pınarı Harekâtı’nda devlet ve millet olarak beraber bulunduklarını dile getirerek, “Bu süreç birlik ve beraberliğe en fazla ihtiyaç duyduğumuz anlardan birisidir. Bu birlikteliğin sürekli olması ve hiç kimsenin yaşanan hadiselere partizanca yaklaşmaması önemlidir. Milletimiz arasında oluşan birlik ruhuna zarar gelirse, bu zararı ortaya çıkaranlar mesuldür. Bu operasyon üzerinden kim siyasi rant elde etmek isterse aziz şehitlerimizin ruhunu incitir. İktidarı bu konuda uyarmayı vazife olarak görüyorum. İktidarın bu konuda kullandığı dil bizi endişelendiriyor. Millet ve Cumhur İttifakı söylemi ülkemize hiçbir fayda sağlamaz. Eğer bahsedilecek bir husus var ise biz bu süreçte sadece ‘Türkiye İttifakı’ndan bahsetmeliyiz. Bizim şu an en çok birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var. Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçmişte bundan bahsetti. Umarım tekrar bahseder” diye konuştu. 

FARKLILIKLARIMIZI ZENGİNLİK OLARAK GÖRMELİYİZ

Dünyada ve bölgemizde yaşanan olaylara itina ile yaklaşılması gerektiğinin altını çizen Karamollaoğlu, şöyle devam etti: “Özellikle ABD ve İsrail’in hedeflerini gözden ırak tutmamalıyız. Bu sadece bizim bildiğimiz bir husus değildir. Bütün dünyanın bildiği bir konudur. ABD ve İsrail, Ortadoğu üzerindeki planlarını açık bir şekilde ifade ediyor. İsrail bunu Arz-ı Mev’ud olarak duyuruyor. Bölgede küçük devletler oluşturmak istiyor. ABD ise bu plana Büyük Ortadoğu Projesi diyor. İki konuyu bu bölgede işlemek istiyorlar. Birincisi ırkçılık, diğeri de mezhep farklılığıdır. Geçmişe baktığımızda bu bölgede ırkçılık üzerine bir devlet inşa edilmemiştir. Türk, Kürt, Çerkez, Boşnak, Arnavut ve Laz hepimiz biriz. Hepimiz bu ülkenin evlatlarıyız. Bu farklılıklarımızı zenginlik olarak görmeliyiz.”

KÜRT İLE TÜRK ETLE TIRNAK GİBİDİR

Emperyalist ülkelerin yeni planları devreye koyduğunu dile getiren Karamollaoğlu, “Özellikle gençler savaşın acılarını yaşamadıkları için çok farklı eğilimlerin içine giriyor. İster YPG ister PYD deyin ama biz, bunları Kürt kardeşlerimizin temsilcisi olarak görmüyoruz. 1071’de Alparslan’a en büyük desteği Kürtler vermiştir. Sultan Abdühamid Han döneminde kurulan Hamidiye alayları Kürtlerden oluşmuştur. Güvenliği onlar sağlıyordu. Hemen onun arkasından da İstiklâl Harbi Kürt kardeşlerimizle birlikte yapılmıştır. Bu süreçten sonra birtakım hatalar yapılmış olabilir. Ancak bu noktada Kürt ile Türk etle tırnak gibidir. Artık oynanan oyunda son perdeye geldik. Bu oynanan son perdede Ortadoğu yeniden şekillenecektir. Kimse düşünmesin burada kurulan küçük devletler tek başına hareket edecek. Artık İsrail eski politikalarını unuttu. Kendi sınırlarında bile kalmak istemiyor. Bizim aklımızı başımıza almamız gerekiyor. Heyecanla devlet yönetilmez. Evet, heyecan önemli ancak kararlar sükûnetle alınmalıdır” ifadelerini kullandı.

AKINCI’NIN AÇIKLAMALARI BİZİ ÜZMÜŞTÜR

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın Suriye’nin kuzeyinde devam eden Barış Pınarı Harekâtı ve Kıbrıs’a huzur getiren Kıbrıs Barış Harekâtı’yla ilgili skandal sözlerine tepki gösteren Karamollaoğlu, “KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı’nın yaptığı açıklama talihsiz bir açıklamadır ve bizi üzmüştür. Ama onun hemen arkasından KKTC Başbakanı Ersin Tatar’ın açıklamaları Kuzey Kıbrıs halkının hislerine tercüman olmuştur. Akıncı’nın açıklamaları bize üzüntü vermiştir. Ve Akıncı, Kıbrıs’ta şehit olan Mehmetçiğimizin akan kanını yok saymıştır. Akıncı’nın bu konuşmasını anlamak gerçekten mümkün değil. 1974 Barış Harekâtı bölgemiz için önemli bir harekâttır. Kıbrıs Barış Harekâtı ABD’ye karşı tavır alınabileceğinin en büyük göstergesidir” şeklinde konuştu.

ABD İLE İSRAİL’E GÜVENİLMEZ

Türkiye’nin, ABD ve İsrail’e güvenmemesi gerektiğine vurgu yapan Karamollaoğlu, “Bugün dost, yarın düşman. Bugün düşman, yarın dost. Böyle bir ülke ile ittifak yapmak sadece boş bir hayalden ibaret. Kendi ayaklarımız üzerinde durmalıyız. Biz Kıbrıs Barış Harekâtı’nı ABD’ye karşı yaptık. Arkasından gelen ambargoya cevaben ABD’nin tüm üslerini kapattık. Ve ardından ağır sanayi hamlesi başlattık. Yine aynı şekilde bizim bir ağır sanayi hamlesine ihtiyacımız var. Kendi ekonominiz kendi ayağının üstünde durmak zorunda. Size parçaları vermedikleri takdirde siz o makineyi veya silahı kullanamazsınız. Ağır sanayi hamlesinin önünü kesemedikleri için darbe yaptılar. Alenen söylüyoruz. Kim ne dersin desin. Ne oldu 1980’den sonra, her şey kesildi. Kim destekliyordu o kargaşayı, yine dış güçler. Ne oldu da bir ihtilalle her şey düzeldi. Onun ardından ağır sanayi hamlesi bir anda bitirildi. Bu noktada şahsiyetli bir dış politika izlenmesi gerekiyor. Evet, şartlar zor ancak ama esas olan zoru başarmaktır. Siyonist mihraklar bir araya gelmemiz için şartları zorlaştırıyorlar.  Bu mücadeleyi kısa sürede başarışa ulaştırmalıyız” değerlendirmesinde bulundu.

ANCAK O ZAMAN “BANA NE AMERİKA’DAN” DİYEBİLİRİZ! 

Karamollaoğlu, Milli Görüş Hareketi’nin 50’nci yılını idrak ettiklerini hatırlatarak, şunları kaydetti: “Milli Görüş bugünlerde 50’nci yılını yaşıyor. Erbakan Hoca bundan 50 sene 4 gün önce 12 Ekim günü TBMM’ye girmişti. Milli Görüş davasının ilk tohumu toprakla buluşmuştu. Şunu unutmamalıyız ki, bizim Milli Görüş davamız, Sultan Alparslan, Selahaddin Eyyubi, Fatih Sultan Mehmet ve Sultan Abdülhamid Han ile Çanakkale, Sarıkamış, Kıbrıs’ta verilen şehitler bu hareketin geçmişini yansıtır. Bunun sonu da Milli Görüş Hareketi’dir. Bu sebeple biz bu süreci iyi anlamalıyız. Biz Milli Görüşçüler olarak çok büyük problemlerle karşı karşıya kalsak bile ülkemizin mayasını Milli Görüş’ün temsil ettiğine inanıyoruz. Bir gün bize görev verildiğinde manevi değerlerimizin ihya edilmesi, maddi kaynakların ağır sanayi ve yüksek teknoloji ile taçlanması, şahsiyetli bir dış politika izlenerek kendi haklarımızı savunacak bir oluşumu kuracağız. Eğer biz bunu gerçekleştirirsek, o zaman Erbakan Hoca’nın elini kürsüye vurup ‘bana ne Amerikan’dan’ sözünü söyleyebiliriz.”

ABD KAYPAK BİR POLİTİKA İZLİYOR

Karamollaoğlu, basın toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin ABD Başkanı Donald Trump’ın Türkiye’ye yönelik yaptırım tehditlerine ilişkin sorusuna Karamollaoğlu, “Trump bu konularda ABD’nin ne kadar kaypak politika izlediğinin en açık delili. Ne dediği sanki anlaşılmıyor gibi gözükse de aslında anlaşılıyor. Trump, Ortadoğu’da bir kargaşa istiyor. Bu kargaşa da birtakım çatışmaların ortaya çıkmasına neden oluyor. Arkasından bu çatışmaların bitmesi için de ayrı bir çabanın içine girmiş gibi gözüküyor. PYD ile ilgili görüşleri nasıl oraya buraya gidiyor. Bugün Türkiye ile ilgili attığı fikirlerde bir istikrar var mı diye sorarsanız, yok. Bazıları bu bölgede ABD politikalarının başarılı olmadığını söylüyor. Benim tam tersi ABD’nin bu politikaları bu bölgede tam olarak gerçekleşiyor. ABD, şu anda burada bir kargaşa çıkmasını istiyor çünkü ileride kendilerine direnecek bir güç istemiyor. Onun için ateşkes istemiş istememiş hiç önemli değil” dedi.

MEHMETÇİK HUZUR VE BARIŞ İÇİN BÖLGEDE

Barış Pınarı Harekâtı’nda şehit olan askerlere ve sivillere Allah’tan rahmet dileyen Karamollaoğlu, Mehmetçiğin bölgede huzur ve barışın gelmesi noktasında çok hassas ve kararlı olduğunu ifade etti.

Dünyada ve bölgemizde yaşanan olaylara itina ile yaklaşılması gerektiğinin altını çizen Karamollaoğlu, şöyle devam etti: “Özellikle ABD ve İsrail’in hedeflerini gözden ırak tutmamalıyız. Bu sadece bizim bildiğimiz bir husus değildir. Bütün dünyanın bildiği bir konudur. ABD ve İsrail, Ortadoğu üzerindeki planlarını açık bir şekilde ifade ediyor. İsrail bunu Arz-ı Mev’ud olarak duyuruyor. Bölgede küçük devletler oluşturmak istiyor. ABD ise bu plana Büyük Ortadoğu Projesi diyor.”

ABD, KAYPAK BİR POLİTİKA İZLİYOR

Trump’ın söylemlerinin ABD’nin ne kadar kaypak politika izlediğinin açık bir delili olduğunu ifade eden Karamollaoğlu, “Türkiye, ABD ve İsrail’e güvenmemeli. Bugün dost, yarın düşman. Bugün düşman, yarın dost. Böyle bir ülke ile ittifak yapmak sadece boş bir hayalden ibaret. Kendi ayaklarımız üzerinde durmalıyız. Biz Kıbrıs Barış Harekâtı’nı ABD’ye karşı yaptık. Arkasından gelen ambargoya cevaben ABD’nin tüm üslerini kapattık. Ve ardından ağır sanayi hamlesi başlattık. Yine aynı şekilde bizim bir ağır sanayi hamlesine ihtiyacımız var” dedi.



Anahtar Kelimeler: İTTİFAK TÜRKİYE OLMALI

Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


YAZARLAR

Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz

HABERLER