Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz

Hızlı düşünün çünkü Taliban çok hızlı

Bir süredir Taliban devlet gibi çalışıyor. Avrupa’yla, Amerika’yla görüşüyor, müzakereler yapıyor. ABD kendi yerine Taliban’ı mı bırakıyor? Vekaleten?

Hızlı düşünün çünkü Taliban çok hızlı

Yusuf Ziya Cömert yazdı;

Taliban, uluslararası siyasette sevilen bir ‘marka’ değil. Baskıyı, şiddeti, kısıtlamaları çağrıştırıyor.

Kadınların okumasını, seyahat etmesini yasaklıyor. Belki abartıyorlardır, kadınların bakkala bile gidemediğini bir yerlerde okudum. Erkeklere sakalı, sarığı mecbur ediyor. Bilgisayar, internet yasak.

Yine de kötü şöhretinin önemli bir kısmını ABD’ye borçlu.

İkiz kulelere yapılan saldırılardan sonra ABD gözünü Irak’a ve Afganistan’a dikti. Afganistan’a saldırırken Taliban’ın bütün günahlarını saydı döktü.

Zaten birinci günahı el-Kaide’yi saklamaktı. Gerisi, yasaklar, kol kesmeler, idamlar.

Taliban’ı kısa sürede saf dışı ederek Afganistan’da yeni bir devlet kurdu.

Şimdi de Afganistan’da kurduğu yeni devleti Taliban’ın insafına bırakarak çekiliyor.

Taliban’ın Afganistan’da kontrolü sağlayacağını tahmin ediyordum.

Afganistan’da ikinci Taliban döneminin başlayacağını da yazmıştım.

Fakat bu kadar çabuk olacağını düşünememiştim.

Taliban Pul-i Alem’i ele geçirdi. (Pul-i Alem, ‘dünya malı’ veya ‘dünya parası’ gibi bir anlama geliyor. Çok önemli değil anlamı, fakat şehrin ismini anlamıyla birlikte düşündüğüm için Taliban’ın dünya parasını eline geçirmesine mim koydum.)

Taliban Kandahar’ı ele geçirdi.

Mezarışerif’i ele geçirdi. (General Reşit Dostum’un evine bile girmişler.)

Gazne’yi ele geçirdi.

Sınır kontrol noktalarının tamamını ele geçirdi.

Bunların hepsi son birkaç günün haberleri.

En son dün, Taliban Kabil’e girdi.

Yahu bekle biraz, Amerikan askerleri bir çıksın bu ne hız?

Sonra Taliban sözcüsünden nazik açıklamalar.

İntikam almayacağız. Herkesi affettik. Askerleri bile affettik.

Biraz da reform yapmış. Taliban sözcüsü Süheyl Şahin Taliban yönetimi altında kadınların çalışabileceğini, okula gidebileceğini ve siyaset yapabileceğini fakat bunları yaparken başörtüsü takmaları gerekeceğini söylemiş. Kadınlar yanlarında mahremleri olmadan evlerinden dışarı çıkabilecek demiş. Kontrol altına aldıkları bölgelerde okul ve üniversitelere faaliyetlerinize eskisi gibi devam edin diye talimat vermişler.

Fetret dönemi sırasında Taliban imaj çalışması mı yaptı?

Sanki ABD Taliban’ı saf dışı etmemiş, nadasa bırakmış.

Sanki rutin bir devir-teslim yapıyorlar.

(Bu arada, devir-teslime fırsat kalmadan veya ben şu yazıyı bitiremeden Cumhurbaşkanı Eşref Gani ülkeyi terk etmiş.)

Ya da, Taliban, ABD’ye karşı emsali görülmemiş bir zafer kazandı.

Bir süredir Taliban devlet gibi çalışıyor. Avrupa’yla, Amerika’yla görüşüyor, müzakereler yapıyor.
ABD kendi yerine Taliban’ı mı bırakıyor? Vekaleten?

‘Olsa olsa öyledir, ABD Taliban’ı kullanacak’ demek kolay.

Kolay ve ucuz.

Bazı konularda Biden yönetimiyle uzlaşmış olabilirler. Ama sanki Taliban ne yaptığını biliyor.

Mesela Çin Dışişleri iki hafta önce bir fotoğraf yayımlamış. Sakallarıyla, sarıklarıyla, entarileriyle 9 Taliban delegesi. Aralarında üç Çinli.

Urumçi’de tıraşı gelmiş erkeklerden rahatsız olan Çin, Taliban heyetiyle güzel güzel poz veriyor.
Çinlilerden biri Çin Dışişleri Bakanı Vang Yi. Taliban heyetinin başında Katar’daki siyasi büronun başkanı Molla Abdülgani Birader. (Aynı zamanda geçici Taliban Hükümetinin başkanı.)

Hiç de ‘Afgan delegesi’ gibi durmuyorlar. Pasif, etkisiz değiller.

Taliban Afganistan topraklarının hiçbir yabancı ülkeye karşı kullanılmayacağı konusunda teminat vermiş.
Bunun tercümesi, ABD Afganistan üzerinden Çin’e sataşmayacak.

Çin’in dışişleri sözcüsü, Taliban’ın, Doğu Türkistan İslami Hareketi’ne karşı mücadele etmesini umduklarını da söylemiş.

Şu halde, Taliban, şimdiden hepimizin içinde bulunduğu ‘İslam ülkeleri’ sırasına girmiş diyebilir miyiz?
Hepimizin müştereği, Doğu Türkistan’ı görmemek!

Rusya tedirgin. BM Güvenlik Konseyi’ni acil toplantıya çağırdı.

Bundan sonra ne olur?

Ezberler üzerinden gitmek yanıltabilir. Ekranlarda sık sık çuvallayan uzmanlar görüyorum.

Herkesin, Taliban’ın dünya siyasetini nasıl etkileyeceğini enine boyuna yeniden düşünmesi gerekiyor.
En çok da İran’la Türkiye’nin.

Çünkü İran Taliban’a sınır.

Avrupa’ya İran’dan daha yakın olmamız bizi de Afganlılarla içli dışlı hale getiriyor.

Üstelik elimizi çabuk tutmamız lazım. Taliban çok hızlı.

Baksanıza, biz Kabil Havaalanı’nı nasıl yönetiriz diye hesaplar yaparken atı alıp Üsküdar’ı geçtiler.

 



Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


YAZARLAR

Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz