Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz

Göç ve Göçmenler

Altan Tan Yazdı;

Göç ve Göçmenler

İnsanoğlu, ilk yaratıldığı günden bu yana göç ediyor. 

Semavi dinlere göre ilk göç cennetten dünyaya oldu ve halen de yeryüzünde hız kesmeden devam ediyor.

Göç ve göçmenlikle ilgili söylenecek çok söz var.

Göçün en önemli nedenlerinden biri güvenlik, ikincisi ise ekonomik; daha kısa bir ifade ile fakirlikten zenginliğe kaçış.

Daha onlarca, yüzlerce sebepten bahsedilebilinir.

Bu konu öylesine önemli bir konu ki, Avrupa’nın bazı ülkelerinde “göçmen bakanlıkları” bile var.

Konunun sosyolojik yönü yanı sıra, felsefi boyutları da çok önemli.

Bu konuya kafa yoran aydınlar arasında yer alan İranlı sosyolog merhum Ali Şeriati’nin analizleri ufuk açıcı.

Ali Şeriati’ye göre medeniyet tarihi, aynı zamanda göç eden kavimler tarihidir. Yerinde kalan, göç etmeyen halklar, etkili bir medeniyet kuramamışlardır.

Benim bugün irdelemek istediğim, derinlemesine sosyolojik analizler değil.

Allak bullak olan Ortadoğu, Kafkaslar ve Orta Asya coğrafyasından, özellikle son on yılda dünyanın dört bir yanına yayılan ve Türkiye’yi de oldukça etkileyen göç dalgasından bahsetmek istiyorum.

Bu dalganın ne kadar korkunç boyutlarda olduğunu anlamak için 22 milyonluk nüfusunun 8 milyonu ülke dışına göç etmek zorunda kalan Suriye’ye bakmak yetiyor.

Yüz yıllık bir mücadeleden sonra Irak içinde Kürdistan Bölgesel Yönetimi adı altında bir statü elde eden ve uzun yıllar bunun coşkusunu yaşayan Kürtler bile, bir türlü düzelmeyen kötü yönetimlerden bunalmış durumda.

Son beş yılda en az 300 bin Kürdistanlı genç Kürdistan’ı terk etti.

Bölge halklarının önemli bir kesimi, özellikle de gençler kendi ülkelerinde bir gelecek görmüyorlar.

Bölge için korkunç bir durum.

Diyarbekir’deki evim şehrin doğusunun en uç noktasında; bürom ise tam aksi istikamette batı ucunda, şehirlerarası büyük otogarın yanında.

Evimle bürom arası 15 kilometre.

14.kattaki bürom, otogarın avlusuna bakıyor. Gün boyu gelip gidenleri seyrediyoruz.

Sizin anlayacağınız, şehre karadan gelip gidenler kontrolümüz altında!

Son iki yıldır her sabah evden işe giderken yol boyu, onarlı on beşerli gruplar halinde şehre yaya olarak giden gençlerle karşılaşıyoruz.

Gün boyu otogarda ve çevredeki boş dükkanlarda bekleyen bu gruplar; yazın artı 45 derecede, kışın eksi 10 derecede bir iki gün bekledikten sonra Diyarbakır’ı terk ediyorlar ve gidenlerin yerine yenileri geliyor.

Fukaraların çektikleri rezillik ve perişanlığın bini bir para!

Kim bunlar, nereden gelip nereye gidiyorlar, bunları kimler organize ediyor, neden şehrin girişinde bırakılıyorlar, ne yiyip ne içiyorlar, devlet neden bunlara müdahale etmiyor…?

Cevap bekleyen bir yığın soru var.

Hamiyetperver Diyarbakırlılar ellerinden geldiğince bu gariplere yardım etmeye çalışıyor, taziye ve düğün yemeklerinin bir kısmı bunlara gönderiliyor, bazı günler ise Belediye ve Kızılay kumanya dağıtıyor.

Devanı >>>



Anahtar Kelimeler: Göçmenler

Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


YAZARLAR

Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz