Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz

Çarpıcı araştırma: Virüs neden bazı kişilerde daha hafif seyrediyor?

Koronavirüs salgınınındaki en büyük soru işareti virüsün bulaştığı bazı insanların hastalığı neden daha hafif veya tamamen belirtisiz, bazılarının ise neden daha ağır geçirdiği yönünde oldu.

Çarpıcı araştırma: Virüs neden bazı kişilerde daha hafif seyrediyor?

Koronavirüs salgınının başlangıcından itibaren 7 ay geçti. Tüm bu süreçte ise virüsün insan vücuduna etkisi üzerine çok sayıda bilimsel araştırma yapıldı. Ancak en büyük soru işareti ise virüsün bulaştığı bazı insanların hastalığı neden daha hafif veya tamamen belirtisiz, bazılarının ise neden daha ağır geçirdiği yönünde oldu. Araştırmacıların ise bu sorunun yanıtını bulmak için vücudumuzdaki "T hücresi" aktivitesine yoğunlaştığı öğrenildi.

Salgının başlangıcından bu yana, obezite, 60 yaş üstünde olma, kanser, akciğer ve böbrek rahatsızlıkları gibi çeşitli kronik rahatsızlıklar risk faktörü olarak sıralandı. Peki virüsün bulaştığı bazı kişiler, neden hastalığı daha hafif geçiriyor?

CNN International'ın hazırladığı bir habere göre, ABD'li bilim insanlarının yaptıkları son araştırmalarda, virüse maruz kalmamış insanların yaklaşık yarısının T hücresi reaktivitesine sahip olduğu ortaya çıktı. Peki nedir T hücresinin işlevi?

"İKİ AYRI BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ İNSAN VÜCUDUNU KORUYOR"

Buna göre kişileri, bakteriyel, viral, fungal, parazitik ve diğer istilacılar karşısında sağlıklı tutmakla görevlendirilen insan bağışıklık sisteminin iki ana bileşeni bulunuyor. Bunlar, doğuştan gelen bağışıklık sistemi ve adaptif yanı sonradan kazanılan bağışıklık sistemi. Doğuştan gelen bağışıklık sistemi ilk savunma hattı olarak tanımlanıyor.

Bazı bölümleri, istilacı virüslerin içeri girmesini fiziksel olarak durduran cilt ve mukozal özellikler taşıyor. Ayrıca, iltihaplanma ve istilacı hücreleri yok etme gibi durumları gerçekleştiren belirli hücreleri, proteinleri ve kimyasalları içeriyor. Doğuştan gelen bağışıklık sisteminin hızlı ve spesifik çalışmadığı durumlarda adaptif bağışıklık sistemi devreye giriyor.

 

"ENFEKTE OLMUŞ KONAKÇI HÜCRELERİ AVLIYOR"

Araştırmacılara göre, enfeksiyonu atmak için kullanılan tek silah antikorlar değil. Bu noktada T hücresi ön plana çıkıyor. Üç çeşitteki T hücreleri, bir enfeksiyondan sonra vücut tarafından oluşturuluyor. Enfekte olmuş konakçı hücreleri avlayıp yok ediyor.

Araştırmacılar T hücresinin işlevini ise, "Faydalı olup olmadıklarını bilmiyoruz, ancak faydalı olabileceklerini düşünmenin makul olduğunu düşünüyoruz. Bu, herhangi bir enfeksiyona karşı tamamen koruma yapacaklarını düşündüğümüzden değil. Zaten bazı hücreler, virüsle daha hızlı savaşabilirler ve bu yüzden hastaneye gitmek veya yoğun bakım ünitesine girmek yerine sadece kötü bir soğuk algınlığına yakalanabilirsiniz" şeklinde değerlendiriyor.

Öte yandan araştırmacılar, asemptomatik bazı kişilerin bağışıklık sistemlerinin T hücresi reaktivitesi sayesinde virüsü hızla temizleyebileceği tahmininde de bulunuyor. Peki nüfusun büyük bir bölümünün koronavirüse karşı bir tür T hücresi reaktivitesine sahip olduğu düşünülürse, bu aşı çabaları için ne anlama geliyor?

Araştırmacılar bu soruyu da, "Aslında enfeksiyona karşı koruma sağlamazlar, ancak enfeksiyonları o kadar asemptomatik hale getirebilirler ki, bunu fark etmezsiniz bile. Hatta vücudunuzda başka birine iletmek için yeterli virüse de sahip olmazsınız. Bu tabi şu anda bir varsayım" şeklinde yanıtlıyor.



Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


YAZARLAR

Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz

HABERLER