Hürriyet gazetesi yazarı Abdulkadir Selvi, 15 Temmuz darbe girişimi akşamı yaşadıklarını bugünkü köşesinde yazdı. Selvi, "Başbakan Yardımcısı aradı, 'Kimseden haber alamıyorum, ne oluyor' diye sordu. 'Bir tuhaflık var bu işin içinde. Bir kalkışmaya benziyor' dedim. Ne olduğunu anlamak için Genelkurmay’a doğru yola çıktım" ifadesini kullandı.
Selvi, Hürriyet’in önüne geldiğimde CNN Türk’ten aradılar. Yayına almak istiyorlardı. CNN Türk Ankara Temsilcisi Hande Fırat o sırada, “Görüntü gelmedi” diyor, karşısındaki “Görüntüyü aktarıyorlar” diye karşılık veriyordu. Cumhurbaşkanı’nın Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan’ın, “Biz söyleyelim, siz yayına aktarın” dediğini duyunca Hande Fırat’a destek olmak için, “Halk bizim ne düşündüğümüzü merak etmiyor. Cumhurbaşkanını görmek istiyor, onun ağzından duymak istiyor” dedim. Bunun üzerine Hasan Doğan, FaceTime’daki görüntüyü kastederek “Bu konuşmayı yayına aktarın” dedi. Teknik servise sorduk. FaceTime’ı doğrudan yayına aktaramayacaklarını söylediler." değerlendirmesinde bulundu.
Selvi, "Hande Fırat’a, 'Bu şekliyle yayına alalım' dedim. Hande Fırat o sırada İstanbul’a 'Yayına giriyoruz' dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, FaceTime’dan darbeye karşı direnme çağrısı yaptı, halka “Sokaklara çıkın” dedi. Tarihi bir yayın oldu." düşüncesini dile getirdi.
Selvi, "15 Temmuz birçok ilkin yaşanmasına neden oldu. İlk kez cemaat görünümlü bir yapı darbeye kalkıştı. İlk kez millet ölümü pahasına sokaklara çıkıp darbeye direndi. İlk kez bir cumhurbaşkanı darbeyi önledi. Ama bir halka eksik kaldı. 15 Temmuz’un arkasında ABD’nin olduğu çok belliydi ama bu ilişkiler ağı bir türlü aydınlatılamadı." görüşünü savundu.
Yazının devamı için tıklayın
